{°~ Böyle Olması Gerekmiyordu~°}

291 10 1
                                    

Kim bilir belkide böyle olması gerekiyordu. Bitmesi gerekiyordu. Ama aklım almıyor. Beni o kadar çok severken ne oldu da bitti. Neden beni bıraktın Kai. Kendi içimde bunlarla uğraşırken Lisa ve Rose yanıma geldi. Rose benim minik bebeğim. Canımdan çok sevdiğim kardeşim Lisa da bizim kuzenimiz Jisoo unnie en büyüğümüz.

Lisa: Unnie neden bu kadar dalgınsın.
Rose: Evet abla ya noldu?

Kafamı yerden kaldırıp yüzlerine baktım. Gözleriyle gözlerim buluştuğu anda gözlerimden yaşlar süzüldü. Kızlar şok içinde yüzüne bakarken, kollarımı iki yeni açtım ve bana sarılmalarını istedim. İkisi de bana sarıldı ve biraz olsun iyi oldum. Birbirimizden ayrıldığımızda bir açıklama yapmamı bekler gibi yüzüme baktılar, bende yarı ağalar bir şekilde anlatmaya başladım.

Jennie: Beni her zaman gittiğimiz yere çağırdı. ‘seni gerçekten çok seviyorum' dedi. Ben bir şeylerin ters gideceğini anladım ve yüzümdeki o aptal aşık gülümsemesi sönüverdi. ‘ama olmuyor’ dedi ve en acıtanı ne biliyormusunuz. Bana ‘ senin annen baban başında değil’ dedi.

Daha fazla dayanamadım ve gözlerimden tekrar yaşlar süzüldü.

Lisa: Unnie tamam yeter.
Rose: Abla biliyor musun iyi olmuş aslında. O pislik seni gerçekten sevmiyormuş.

Biraz düşündü ve devam etti.

Rose: Sen onunla konuştuğunda o sana nasılsın diye sormadan nerdesin, napıyosun diyordu. O seni sevmemiş onun için çok iyi oldu abla.

Rose’nin söyledikleriyle birlikte aklım başıma geldi. Haklıydı o bena hiç nasılsın diye sormadı, nerdesin napıyosun diye soruyordu. Başımı dikleştırdim. Elimin tersiyle gözlerimi sildim. Ve evet haklısın ablacım dedim. Yeni bir başlangıç yapmak zorunda olduğumu biliyordum.

°~~∆~~°

Kızlarla otururken birden kapı çaldı Lisa hemen koşturup kapıyı açtı.

Lisa: Jisoo unnie gelmiş!

Lisa’nın sesi mutluluktan o kadar fazla çıkmıştı ki bir an komşular rahatsız olurmu diye düşünmedim değil. Jisoo unnie uzun süredir Amerika’da olduğu için onu çok özlemiştik.

Hızlıca yerimden kalkıp girişe gittim. Rose’ de arkamdan geliyordu. Jisoo unnienin yanına gidince ona sıkıca sarıldım ve daha sonra aramıza Lisa ve Rose da katıldı. Dördümüzde birbirimizden ayrıldığımızda gözlerimin şiş olduğunu fark eden Jisoo unnie yüzümü ellerini arasına aldı. Hemen koltuğa oturduk ve o sormadan herşeyi anlattım.

Jisoo: Jennie gel buraya.

Kollarını iki yan açtı ve bende hemen ona sarıldım. Jisoo unnieye sarılınca kendimi çok rahat ve güvende hissediyorum. Bu çocukluğumdan beri böyle.

Lisa: Ooo saat baya geç olmuş en iyi ben gideyim.

Rose uykulu bir şekilde kafasını salladı. O sırada Jisoo unniede gitmeye karar verdi ve ikisi birden kalktılar. Onları uğurladıktan sonra ev yine iki kişi için oldukça boş bir hâle gelmişti.

Rose: Abla benim çok uykum var, ben yatıcam.
Jennie: Bende yatıcam ablacım. İyi geceler.
Rose: Abla sana bişi sorcam.
Jennie: Şöyle sincabım.
Rose: Seninle uyuyabili miyim?

Dudaklarımı büzerek yüzüne baktım. Kafamı olumlu anlamda salladım. Ve uyumak için odama geçtik. Rose eskidende yaptığı gibi koşarak yatağa atladı ve soğuk yarganın altına girdi.

Bu yaptığına sırıtarak yanına geçtim. Rose ile en son annem ile babam bizi bırakmadan önce uyumuştuk. Gerçekten bana ruhsal olarak çok iyi gelmişti.

|ו~|ו~|ו~|

İşte karşınızda ship kitabııı🎉🎉👏👏.
İlk olarak Rose neden Jennie ye abla diyor ama diğer kızlar birbirlerine unnie diye sesleniyor bilmiyorum. Mantık olarak Jennie de Rosenin unniesi ama bilmiyorum işte. Lütfen oy vermeyi unutamyın ve umarım beğenmişsinizdir.

|°Winter Break°|{ taennie}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin