Bölüm 6 Minnet

63 10 0
                                    




Neyse ki ilk iş günüm kazasız belasız bitmişti. Oldukça da keyifliydi aslında, Yeliz diye biri girmişti mesela hayatıma, çokta mutluydum üstelik bu durumdan. İlk günün yorgunluğuyla kendimi Holding ten dışarı atıp ilk gelen taksiyi çevirmiştim. Eve vardığımda şule ve nisa ikisi de evdeydiler. Ben bu duruma şaşırırken meğer şuşu kutlama yemeği yapmış, canımdı benim yaa. Akşam yemeklerimizi yedikten sonra kahvelerimizi alıp terasa çıktık havalar artık akşamları serin olmaya başlamıştı hırkalarımıza sarılmış halde kahvelerimizi yudumlarken aynı zamanda da bu günü değerlendirdik. Şuleye Yeliz den bahsettik, ilk günün işlerinden,  havadan, sudan derken yatma vakti gelmiş çatmıştı bile.

        Ertesi günün sabahına daha rahat uyanmıştım, akşam vakitlice yatmanın karıydı sanırım bu. Hızlıca duş alıp hazırlandım ve evden çıkıp otoparka indim. Bu gün arabamla gidecektim işe benim al kızım beni yolda bırakmazdı inşallah. Tosbiğimle yola koyulup ilk istasyonda deposunu fullemiştim. Artık para kazanıyordum ve tosbiğime gereken ilgiyi gösterebilirdim. Neyse ki hiç sorun yaşamadan holdinge varmıştım. Artık işlerin daha fazla içine girmeliydim bu gün yoğun bir gün olacaktı, saat öğleni gösterdiğinde yeliz ile  birlikte ofiste yemiştik yemeğimizi çalışmamız gerekiyordu çünkü. Yeliz'in 20 gün içinde tamamlaması gereken bir koleksiyon vardı ve Demir sürekli sorun çıkartıyordu kendisine. Yapılan çizimleri beğenmiyor sunum için yenilerini istiyordu. Bu durumdan oldukça bunalan yelizle bende kolları sıvamıştım, nedense birlikte yaptığımızda bu işi sorunsuz tamamlayacağımıza inanıyordu kendisi. bu yoğunlukla 2. günüde bitirmiş kendimi eve atmış ve yorgunluktan bayılmıştım.

       Bu şekilde yoğun tempoyla geçen bir kaç günün sonunda cuma günü gelmiş çatmıştı bile. bu gün ön sunum yapılacaktı demir beye ve  Yelizle birlikte tüm hazırlıklarımızı tamamlamıştık. Toplantı odasında Demirin gelmesini beklerken son kez üzerinden geçiyordum kağıtların, o sırada kapı açıldı,Demir içeri girip bir baş selamı verdi ve yerine geçip kuruldu. Yeliz dosyayla birlikte barkovizyona doğru ilerleyeceği sırada Demir onu durdurdu ve beni çok şaşırtan bir şey söyledi,

        " Bu günkü sunumu junior tasarımcımız olan Öykü hn yapsın istiyorum, bakalım ne kadar etkileyici çizimleri ve sunumu var. "

     Ben ağzım açık kalırken aynı anda da ellerim titremeye başlamıştı sanırım tamam çizimlerime güveniyordum ama niye ben sunum yapıyorum benim böyle bir tecrübem bile yok üstelik. Bu adam gerçekten sinir bozucuydu, kalkıp boğazını sıkasım vardı ama tabi ki de yelizin dürtüklemeleri ve gazlamasıyla kalkıp boğazını sıkmak yerine sunuma başlamak zorunda kalmıştım. Başlardım heyecanım yüzünden titreyen ellerime birde sesim eklenmişti ama sonra sonra alışmıştım sanırım, bir rahatlama geldi ve o anın ambiyansı ile tüm sunumu bir çırpıda yapıvermiştim. Verdiğim derin nefesle karşımdaki kadın ve adama bakıyordum, adam hiç renk vermezken yelizin memnun ve gururlu yüz ifadesinden anladığım kadarıyla başarılıydı sunum. Bir nebze olsa içim rahatlarken yelizin

" Eveettt neler sınavınızı geçti, neleri değiştiriyoruz, neleri bilmem kaçıncı kez yeniden çiziyoruz raporu yollarsınız demir bey, bize müsaade " deyip ayaklanan Yeliz'in peşine bende hızlıca eşyalarımı toparlayıp takıldım.  Yelizin yönetim katında da bir odası vardı yani Demirlerin olduğu katta, bu defa oraya gidip birer kahve söyledim ikimize. Gelen kahvelerimizden bir yudum aldığımda

        " Sence nasıldı sunum, yani ben hiç böyle bir sunum yapmamıştım, " dedim.

        " Çok başarılıydı tatlım sen merak etme, cevap bile veremedi Demir efendi görmedin mi ağzı bir karış açık kaldı " dedi gülümseyip.

        " O kadar da değil tabi ki ama sanırım beklediği performansın üzerindeydi çünkü gerçekten şaşkınlığı fazlaca belli oluyordu. Peki modeller için ne diyecek sence "

BUZDAN KALPLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin