Yepyeni bir bölümle geldim biraz gecikti ama değdi. Ben hem ağladım hem güldüm umarım siz de beğenirsiniz. Yorumlarınız benim en büyük motivasyon kaynağım eksik etmeyin. İyi okumalar sizi seviyorum <3 Şarkımız da "Kalbi kendinden de esmer" olan birine gitsin madem :')
Azer acı haberi duyduktan sonra gözlerinde gördüğüm ateş önce beni yaktı. Ben onun kardeşini vuranların soy ismini taşıyordum bu sayede acının altından parlayan öfkesi beni de hedef alıyordu. Bana bağırıp, benden hesap sormasını istedim. Benden çıkarsın acısını istedim. Gözlerinin içine bakıyordum ama beni görmezden geliyordu. İŞTE BU YÜZDEN diye bağırıyordu içimdeki ses. Neden olmaz demiştin ya Karaca. İşte tam da bu yüzden senin adın, senin soy adın, senin yaşadığın yer birilerinin ciğerini söküp alıyor her seferinde. Sen hiçbir şey yapmasan da hatta evinden bile çıkmasan bir yerlerde senin ismin can alıyor. Bu gerçekle bu kadar yüz yüze gelmemiştim daha önce.
Bana bir şey söyle Azer. Senin ailen yüzünden kardeşim ölüyor de. Bir şey de. Hiçbirini yapmadı. Bu daha çok canımı yaktı. Kapıdaki adamlara bizi bırakmasını söyleyip gittiler. Peşinden gidecek ne cesaretim ne yüzüm vardı. Duygu yanımda yürürken hiç sesini çıkarmadı. Arabanın arka kapısını açtığımda garipsedim. Bir insan bir insana iki günde nasıl alışabilirdi bu kadar ? Ben ki 23 senedir oturduğu evi bile sahiplenememişim, şimdi iki gün içinde bir adamın bakışlarını, gülüşünü hatta arabasının ön koltuğunu bile sahipleniyordum. Çok yoruluyordum...
Düşünceler beynime sığmıyordu artık. Sadece eve gidip uyumak istiyordum. Mahalleye girmeden arabayı durdurmak için arabayı kullanan çocuğa seslendim.
"Buralarda durabilirsiniz. Daha ileri gitmeyin lütfen." Başını sallayarak beni onayladığında " Biliyorum yenge merak etme abim söyledi." Dedikten sonra bizi mahallenin girişinde bıraktı. Hızlıca yürüyüp bir an önce eve gitmek istiyordum. Duygu kolumdan tutup beni durdurana kadar, "O sana yenge mi dedi ? N'oluyo Karaca ? Bilmediğim bir şey mi var ?" Senin bilmediğin bir konu olabilir mi Duygucum. Sen benim hakkımda benden daha çok şey bilirsin.
"Ne olabilir Duygu ? Genel anlamda yenge demiştir o." Normal bir günde bu sözün üstüne beş gün beş gece düşünürdüm ama şimdi zamanı değildi. Bambaşka olaylar araya girmişti. Şu an muhtemelen evde olan aile fertlerimden birinin açtığı yara gibi. Bu öyle bir yaraydı ki asla kabuk bağlamayacaktı. Artık bununla yaşayacaktık. Duygu bu konuyu uzatmadan kapattı. Bir elini omzuma koyarak konuştu.
"İyi misin Karaca ? Sakın yine başkalarının suçunu kendi suçunmuş gibi sırtlanma." Benim en iyi bildiğim iş buydu zaten. Başkalarının işlediği günahların cehenneminde ben kalırdım. Hepsine tamamdı ama bu sefer...
"Başkaları değil Duygu biliyorsun ailem. Ailemden birine yapılmış her şey bana da yapılmış sayılır ve onların işlediği her günahı ben de işlemiş sayılırım." Beni şu an bu ateşten alamayacağını anladığında sıkıca sarıldı. " İstersen seninle kalabilirim Karaca, ister misin ?" Benim değil en çok onların yanında duracak birine ihtiyaçları vardı. Ben gidebilseydim eğer bir dakika bile durmazdım ama onun karşısında durup gözlerinin içine bakarak "Geçecek." Demeye yüzüm yoktu. Ama Duygu gidebilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURTULUŞ
Fanfiction" Vur Karaca ! Bitsin !" Elleri titreyerek tuttuğu silahı sevdiği adama doğrultmak her geçen saniye daha da zorlaşıyordu.Omuzlarında dünyanın yükü vardı sanki. Aşkı ve dünyada onu seven tek insanın intikamı arasında kalmıştı. Gözleri dolarken sevdi...