BÖLÜM 1*

1.7K 86 12
                                    


İlk bölüm yayındaaaa ! Desteğinizi esirgemeyin. AzKar ilk bölüm ikinci bölümde çok yakında gelecek. İyi okumalar <3


***


"KARACA !

KARACA ! "

Aşağıdan gelen seslerle gözlerimi zorlukla da olsa açtım. Dün gece rahat bir uyku uyuyamamıştım. Çok geç kalmamak için hızlıca üzerime bir şeyler giyip odadan çıktığımda saat 08.59'du. Geç kalmamıştım. Bu evde dikkat etmem gereken en önemli şey yemek saatleriydi. Birbirine bağlı, birbirlerini seven bir aile olduğumuza kendimizi inandırmak için hepimizin zorunlu olarak yaptığımız bir şeydi bu. Şimdilerde samimiyetsiz bulsam da eskiden severdim. Birlikte yemek yediğimiz kalabalık bir ailemin olduğu gerçeği iyi gelirdi bana. Anlamını yitirmişti artık. Dedem gittikten sonra anlamsızlaştı benim için belki de. Kimsenin birbirini sevdiği falan yoktu. Ya da kimsenin beni sevdiği yoktu o yüzden böyle hissediyordum artık.


Tabağıma aldığım birkaç parça yemekle oyalanırken amcamın sesiyle bakışlarımı ondan tarafa döndürdüm. " Gözümüz aydın sofraya bir tabak daha koyabilirsin artık Sultan Hanım torunun geliyor." Annemin aniden değişen ruh haline takıldım, kaldım. Akın'ın hapisten çıkışına öyle bir sevinmişti ki. İmkanı olsa Akın'ın cezasını çekmem için bana rica ederdi de kanunlar bir yerde engelleyici oluyordu tabi. 


Babam her zamanki ifadesiyle sadece kafasını salladı. Annem duramadan sorular sormaya başladı. " Ne zaman ? Saat kaçta gelecek oğlum ? Daha önceden neden söylemediniz ? " Yamaç amcam hepsine tek tek cevap vermezdi ki. Bunu annem de biliyordu ama heyecanından doğru düzgün düşünemiyordu.


 "Bu sabah kesinleşti. Çocuklar da almaya gitti. Birazdan burada olur." Annemin heyecanına amcam da ortak olmuştu herhalde. İlk defa sabırla tek tek cevap verdiğini görüyordum. Kapı çaldığında ilk annem koştu kapıya oğlu hapisten değil de askerden dönüyormuş gibi bir gururla dolup taşıyordu. Akın'ı görünce babamın da gözleri dolmuştu.


 Akın'ın işlediği bütün günahlar tek kalemde siliniyordu da benim en ufak hatalarım dağ oluyordu. Akın amcama sarılırken belindeki silaha baktım. İnsan silaha alışıyordu. Başımıza yağan kurşunlara bile alışmıştım da bir tek sevilmemeye alışamamıştım. Annesine bile sevgi konusunda yük olan bir kızı başkası niye sevsin diye düşünmeden edemiyordum. Beni sevmesi gereken ilk adam sevmemişti. 


Sevginin gösterilmeyen haline inancım yoktu. Eğer ben uyurken okşayacaksanız başımı istemem, ben gün yüzüne çıkmayan sevgi istemiyordum. Çok çabalamıştım ama sonra anladım sevilmek için bu kadar çabalamamalı insan. Aile dediğin bu değil midir ? Her ne yaparsan yap seni seven, arkanda duran birilerinin olduğunu bilmek. Bu tanıma göre benim bir ailem yoktu.


Daha fazla bu gösteriye katlanamayacağımı hissedip odama çıkmaya karar verdim. Kimse eksikliğimi hissetmeyecekti ne de olsa. Merdivenlerden bir adım attığım anda Akın'ın bana seslenişiyle durdum. "Hoş geldin demek yok mu canım kardeşim ?


Sinirle gülüp ona döndüğümde yüzünü inceleme fırsatı buldum. Çok değişmişti. Hele de gözleri. Başka bir hırsla dolup taşıyordu. Annemin ısrar eden bakışlarıyla kendimi kötü bir şey dememek için frenledim . Şimdi değil Karaca

KURTULUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin