21. Bölüm - Güzelim Beni Bırakmadı

3.2K 144 22
                                    

Kerem

2 saattir bu lanet olası hastanede çaresizce bekliyorum. Yoğun bakım ünitesinin önünde Zeynep'e bakıyorum. Hastaneye geldiğimizden beri baygın. Hala bir doktor çıkıp durumu hakkında bir şey söylemedi. 2 saattir o yatakta hareketsiz bir şekilde yatıyor. Onu böyle görmek bana acı veriyor. 2 saat önce Zeynep ateşin içinde kaldığında onunla beraber benim kalbimde cayır cayır yanmaya başladı.

FLASHBACK

Yazarın Ağzından

Kerem: Zeyneeeeeep!

Ateşler yükselince Kerem ne yapacağını şaşırmıştı. Zeynep'in kapanan gözlerini ve yere düşüşünü görünce gözünden yaşlar aktığını hissetti. Bir şeyler yapmalıydı. Aldığı ani bir karar ile alevlerin üstünden atladı. Zeynep'in ellerini ve ayaklarını çözüp baygın bedenini kucağına aldı. Çok hızlı hareket ediyordu. Zeynep'le beraber alevlerin yanından uzaklaştı. Zeynep'i yere bıraktı. Yanına çöküp başını dizlerine yatırdı. Yanağını okşamaya başladı.

Kerem: Geldim güzelim geldim. Kurtardım seni! Hadi aç gözlerini!

Kerem derin derin nefesler alıyordu. Zeynep'in nabızını kontrol etti. Çok yavaştı. Kerem Zeynep'in ellerini tutup öpmeye başladı. Gözünden yaşlar süzülüyordu. Zeynep'in zor nefes aldığını görünce Kerem suni teneffüs yapmak üzere dudaklarını sevdiğini kadının dudaklarına bastırdı. Kerem nefesini dudaklarına doğru yollarken Zeynep'in gözlerini açmasını bekliyordu. En sonunda Kerem Zeynep'i kucağına aldı ve depodan çıktı. Zeynep'i arabanın arka koltuğuna yatırıp direksiyon başına geçti. Son hız en yakındaki hastaneye sürmeye başladı. O sırada da Can'ı arayıp Cem'i depodan almasını söyleyerek adresi verir. Onu kendi depolarını götürmesini söyler. Can'a hastanenin adresini söyler ve telefonu kapatır. Son hız süratle hastaneye gelirler. Kerem hemen Zeynep'i kucağına alıp bağırmaya başlar.

Kerem: Sedye getirin! Doktor yok mu?

Zeynep'i sedyeye koyup hemen yoğun bakıma alırlar. Bir süre sonra Can'da hastaneye gelir ve beklemeye başlarlar.

FLASHBACK SON

Can

Kantinden döndüğümde Kerem'in hala yoğun bakım ünitesinin önünde olduğunu görüyorum. Daha 2 ay öncesine kadar kedi, köpek gibi kavga ederlerken şimdi birbirlerine aşıklar. Zeynep kaybolduğundan beri Kerem ağzına bir lokma koymadı. Elimdeki tostla yanına ilerliyorum.

Can: Doktorlar hala bir şey söylemedi mi?

Kerem: Hayır!

Yaşayan bir ölü gibi konuşuyor. Gözlerinden yaşlar süzülüyor sicim sicim. Elimdeki tostu Kerem'e uzatıyorum.

Can: Abi şu tostu ye hadi!

Kerem: Yemeyeceğim Can! İstemiyorum.

Can: Ya Kerem Zeynep kaybolduğundan beri ağzına bir lokma yemek koymadın. Bir tost ye bari! Hasta olucaksın.

Kerem: Can! Zeynep yanımda yok! Onu bulduğumda ateşin içindeydi. Ben zaten o olmadan nefes alamam! Ölürüm! Hasta olsam ne olur? Hiçbir şey.

Kerem'in bu dediklerinden sonra diyecek başka bir şey bulamıyorum. Zeynep'i o kadar çok seviyor ki onun için ölmeye bile hazır!

Can: Barış, Melis, Şirin'in burada olduğunuzdan haberleri var mı?

Kerem: Kahretsin! Haber vermeyi unuttum! Can sen haber versene, benim Zeynep'in başımdan ayrılmamam gerekiyor.

Can: Tamam.

Kerem'in yanından ayrılıp Barış'ı arıyorum.

Barış

Can'la konuştuktan sonra Şirin ve Melis'i alıp hastaneye gitmek üzere yola çıkıyoruz. İkisi de yol boyunca ağlıyor. "Zeynep iyileşecek" diye ne kadar teselli etmeye çalışsam da hiçbir işe yaramıyor. Hastaneye geldiğimizde Zeynep'in hangi katta olduğunu öğrenip hemen merdivenlere yöneliyoruz. Zeynep'in olduğu kata geldiğimizde Kerem'i yoğun bakım ünitesinin önünde görüyoruz. Belli ki ağlamış, gözleri kıpkırmızı. Kerem geldiğimizi görünce bize doğru dönüyor. Çaresizce bakıyor. Şirin koşarak yanına gidip Kerem'e vurmaya başlıyor. Bir yandan ağlıyor, bir yandan bağırıyor.

Şirin: Sen nasıl bir insansın ha!? O kıza yapmadığın kötülük kalmadı. S-sen bana söz verdin abi! Sen bana söz vermiştin! Hani hiçbirimize bir şey olmayacaktı! H-hiçbirimiz zarar görmeyecektik! Ha noldu? N-nerde Zeynep? Zeynep yok! O buz gibi odada saatlerce hareketsiz yatıyor.

Şirin her cümlesinde daha çok gözyaşı döküyordu. Sonunda kendini tutamayıp hıçkırarak ağlamaya başladı. Kerem'de aynı şekilde ağlamaktan harap olmuştu. Bir süre Şirin'e baktıktan sonra onu kendine çekip sarıldı.

Kerem: Ö-özür dilerim! Ben sözümü tutamadım kardeşim!... Ama görüceksin, Zeynep iyileşecek! Aramızda olucak yine.

Şirin: Olucak mı gerçekten abi?

Kerem: Olucak! Zeynep çok güçlü bir kız! Çok inatçı! Hemen pes etmeyecek! Edemez!

Melis

Kerem'i Zeynep için böyle ağladığını görünce anladım. Kerem Zeynep'e sırılsıklam aşık! Kendi aşkımı göz önüne koyunca benimkinin aslında aşk değil, takıntı olduğunu anlıyorum. Ben Kerem'e aşık değilim, onu sevmiyorum! Bunu anlamam Zeynep'i hayata döndürür mü bilmiyorum. Ama mutlaka ondan özür dilemeliyim!

1 SAAT SONRA

Yazarın Ağzından

Aradan bir saat geçmiş ama bir doktor gelip Zeynep hakkında hiçbir şey söylememişti. Kerem yere çömelmiş, başını ellerinin arasına almış öylece bekliyordu. Şirin ve Melis bankta oturuyordu. Şirin kafasını Melis'in omzuna yaslamış uyuyordu. Barış kantine su almaya gitmişti. Can'da ayakta bekliyordu. Kerem daha fazla dayanamayıp ayağa kalktı ve bağırmaya başladı.

Kerem: Yeter! Kaç saattir burdayım. Bir doktor çıkıp Zeynep hakkında bir şey söylesin bana!

Kerem'in bağırmasıyla Şirin sıçrayarak uyanmıştı. O sırada da Barış yürüyerek Can'ın yanına geldi. Kerem hala sabırsızca beklerken doktor Kerem'e doğru yaklaştı.

Doktor: Zeynep Hanım'ın yakınları siz misiniz?

Kerem: Evet, biziz. Söyle hadi! Durumu nasıl?

Kerem oldukça sinirliydi. Sabrı taşmıştı ve artık Zeynep hakkında bir şeyler öğrenmek istiyordu. İyi olduğunu duymak!

Doktor: İlk getirdiğinizde nabzı çok yavaştı. Zor nefes alıyordu. Gerekli müdahaleyi yaptık. Vücudunun herhangi yerlerinde yanıklar olabilir. Ama zamanla geçecektir. Serum verdik. Birazdan normal odaya alıcaz. Hepinize geçmiş olsun! :)

Doktor Zeynep'in durumunu söyledikten sonra oradan uzaklaşır. Kerem duyduğu şeyden sonra sırıtmaya başlar. Çok mutlu olmuştur. Aklındaki tek düşünce "Güzelim beni bırakmadı."

Bölüm Sonu

Ben geldiiimmm! :)) Yeni sezonla karşınızdayım. Baya bir geciktim, hepinizden özür dilerim. :(( Okuyucu sayısı azaldı mı diye de düşünmüyor değilim. :( İnşallah beğenirsiniz. Vote+yorumlarınızı heyecanla bekliyorum. Sizleri seviyorum. :)

Kanatsız MelekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin