1.Bőlűm

1.7K 62 24
                                    

Öncelikle herkese merhaba.

Multimedya:Bağzıları, zaten kırılmış bir kızsın

Umarım karakterlerimle çıktığımız bu yolculukta bizi yalnız bırakmazsınız.

Buraya başlama tarihinizi alayım.

Buraya da güzel kalbinizi bırakmanızı istiyorum.❣


Keyifli okumalar!

Pırıl pırıl soğuk bir kasım gecesiydi; saatler biri vuruyordu.Dondurucu soğuktan korunmak için kalın yün yorganımı çeneme  kadar çektim ve böylece soğuğun etkisinin biraz kırıldığını hissettim.

Her ne kadar kapağı kırık düştü düşecek gibi duran fındık kahvesi dolabın yanındaki elektrikli sobayı yakmak istesem de bu ay gelecek olan elekrtik faturasını düşününce bundan vazgeçtim.

Bazı geceler silah sesleriyle sabahlıyorduk, burası Kuzey Irak ile Türkiye sınırında bir kasabaydı.

Teröristler gençleri silah zoruyla dağa kaldırmaya çalışınca devlet bölgedeki güvenliği sağlamak için sürekli asker yollamaya başladı.

Bir süre sonra da buraya karakol ve askerlerin kalabilmeleri için askeri lojmanlar yaptırdı.
Artık adım başı asker görmek burada ki  insanlara olağan gelmenin dışında güven de aşılıyordu.

Bir sağa bir sola döndüm, her dönüşüm de eskimiş yatağın raylarının gıcırtısı sessizliği yararak çıt çıkmayan odada kendine yer edinmeye çalışıyordu.

Sonunda uyuyamayacağımı  anlayınca, annemi kontrol etmek için gıcırdayan yataktan yavaş bir şekilde kalkarak kapıya doğru adımladım.
Kapıyı açarak kendimi odanın dışına attım.

Annemin  yine her zamanki gibi kırık bej çekyatta uzanmış ağrılarından dolayı uyuyamadığını görünce içime acı dolu bir soluk çektim.

Annem beni fark edince sanki az önce acıdan kıvranan o değilmiş gibi sahte bir gülümseme takındı suratına.
"Hüzün kızım sen misin?"


Adım bile kaderimi yansıtıyordu.Bir insanın adıyla kaderi bu kadar mı örtüşürdü.
Kaderin cilvesi ya adım  kadar hüzün, acı doluydum.

Annemin salonun loş ışığında göremeyeceğini bildiğim halde kafamı salladım, yorgun bedenimi annemin yanına kadar taşıyıp onun dibine oturdum.
İçerinin soğuğuna tezat sıcacık ellerini avuçlarına alıp koklayarak öptüm.


Annem yanımda olduktan sonra çekeceğim hiçbir zorluktan korkmazdım.

Yeter ki annem yanımda olsun, bu lanet hastalığı yensin.
Eski günlerimize dönsek, annem bir yele gibi sırtıma dökülen uzun sarı saçlarımı saatlerce bıkmadan tarasın. sonrada o büyülü sesiyle her zaman yanındayım güzel kızım desin.

Çok mu şey istiyordum şu hayattan annemin sesiyle daldığım düşünceleri hızla kovdum aklımdan.

Annem "Neden uyumadın kızım." Mavi-gri karışımı harelerimi ona doğru kaldırarak "Uyku tutmadı."dedim, konuyu geçiştirmek için hızlı bir şekilde ayağa kalkıp anneme bakmadan
"İçerisi buz gibi olmuş, ben gidip dışarıdan biraz odun getirip sobayı tekrar yakacağım."
Annem çok üstelemeden "Dikkattli ol."dedi.

ACININ HEDİYESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin