|Ten|

411 23 81
                                    

"Süregelen bir efsaneye göre bir zamanlar sanatın gözbebeği olan Roma'da, üç yolun kavşağına görkemli bir çeşme inşa edilmiş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Süregelen bir efsaneye göre bir zamanlar sanatın gözbebeği olan Roma'da, üç yolun kavşağına görkemli bir çeşme inşa edilmiş. İsmi Fontana di Trevi olan bu çeşme birbirinden göz alıcı heykellerle hem yerli halkın hem de tüccarların ilgisini fazlaca üzerine çekermiş.

Bir gün Asya'dan varlıklı bir tüccar çokça methedilen bu çeşmeyi ve heykelleri görmek için ülkesine dönmeden hemen önce buraya uğramaya karar vermiş. Her zaman sanata ve sanatçıya saygı duyan bu adam göreceği şeyler karşısında oldukça heyecanlı bir bekleyiş içindeymiş.

En sonunda dileği yerine gelerek kendini orada bulmuş. Açıkçası gördüğü şeyleri çok fazla beğenmiş fakat heykellerin arasından bir tanesine deyim yerinde ise tam anlamıyla vurulmuş ilk görüşte.

Hemen sorup soruşturmuş bu heykelin kimin ustaca ve ince elinden çıktığına dair. Çok merak ediyormuş bu kusursuz heykele ilham edinilen güzel insanı. Çeşmede çalışan mimarlar ve sanatçılarla bizzat görüşmüş bulabilmek fakat eline geçen tek bilgi anonim bir sanatçı tarafından açılışı kutlama amacıyla buraya verilen bir hediye olduğuymuş.

Yaklaşık iki ay geçmiş ardından. Evini, yurdunu, ailesini unutup gitmiş kendini aşkını bulamaya adamış sadece. Onun sefil çabasına acıyan çeşmenin baş mimarı en azından bir teselli olması için heykeli ona vermeyi teklif etmiş. Ardından baba sıcaklığını andıran bir bir tavırla elini omzuna yerleştirip konuşmuş onunla;

'Oğlum, peşinde harap olduğun bu yol yol değildir. Geri dön evine, bırak bu amansız sevdanın peşini.'

En sonunda pes etmiş genç adamda. Yüreğinin en derinine kattığı amansız aşkıyla son kez bir ziyarette bulunmuş çeşmeye. Sızlamış içi sevgilisini bulamadığı için, ölümün kıyısında dalgalarla mücadele ederken bile dökmediği gözyaşlarını ilk defa ana kucağından sonra sevgilisi için dökmüş.

Ayrılmadan hemen önce, geldiği diyara ait bir inançla üç altın para çıkarmış kesesinden. Birinci parayı buraya tekrar gelmeyi dilerek atmış çeşmeye, ikinci parayı eğer tekrar gelirse buraya biricik aşkını bulabilmek için atmış ve üçüncü parayı ise onunla kaderlerinin bağlanmasını dileyerek atmış.

Ardından günümüze kadar iki rivayet ulaşmış, ilkinde adam yıllar sonra buraya tekrar ayak basmış ve ilk ziyaret ettiği yer yıllardır unutamadığı güzel sevgilisini ilk gördüğü o çeşme olmuş. O sırada havuzun kenarında oturup suyun akışını izleyen bir kadın çekmiş dikkatini. Farkına vardığında ise gözyaşlarına boğulmuş, o yıllardır beklediği kişiymiş. Kader bu ya kadında ilk görüşte aşık olmuş adama. En yaygın hikayeye göre de sonunda evlenip ölüm onları buluncaya kadar huzur dolu bir yaşam sürmüşler.

İkinci rivayete göre ise adam bir daha Roma'ya dönememiş. Bunun acısıyla öyle yakınmış ki sonunda tanrılar onun haline acıyıp heykelin mermerden olan soğuk kalbini sıcak ve canlı bir kalple değiştirmişler. Ve yine bu versiyonun sonunda da ikisi sonsuza kadar mutlu yaşamış.

Fake Idol [Durduruldu] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin