[Multi: Alvina Louisa Eroğlu ❤️]
"Louisa?"
Annemin bana seslendiğini duyduğumda gökyüzündeki yıldızlarda olan bakışlarımı indirdim ve üzerimdeki ince şala daha sıkı sarılarak saniyeler sonra yanıma oturan anneme baktım.
"Efendim anne?"
Annem yeşil gözlerini kısıp yüzümü uzun denebilecek bir müddet izledi. Ardından da derince iç çekti.
"Bir derdin var anneciğim," diyerek başını salladı. "Bugün kızlar gittiğinden beri çok durgunsun. Aslında onlar varken de durgundun ancak onların enerjisi senin huzursuzluğunu biraz olsun gizliyordu. Aslında senin gelip anlatmanı beklemeliydim ama seni bu halde görmeye daha fazla dayanamadım. Neyin var güzelim?"
Bakışlarımı bir süre annemin güzel yüzünde gezdirdim. Sonra ondan aldığım yeşil gözlerimi gözlerine diktim ve o an bir şey oldu, gün boyunca biriktirdiklerim daha fazla içimde kalamadılar ve gözyaşı olarak özgürlüklerine kavuştular.
Hıçkırarak ağlamaya başladığımda annemin de gözleri doldu ve "Ah, Louisa," diyerek beni göğsüne çekti. Ona sımsıkı sarılarak ağlamaya devam ettim. Bir günde öyle çok şey yaşamıştım ki duygusal çöküntü yaşıyordum. Yalnızca patlamam uzun sürmüştü.
Hıçkırıklarım dinen kadar beni sarıp sarmaladı annem. Tek eli sırtımda okşarcasına geziniyordu. Anlatmam için ağlayarak biraz olsun rahatlamamı bekliyordu, bunu bildiğim için doyasıya ağladım.
Nihayetinde hıçkırıklarım kısa süreli iç çekişlere döndüğünde annem hafifçe gerileyerek ellerini yüzüme çıkardı ve yanaklarımı kuruladıktan sonra beni tekrar göğsüne yatırdı. Bu beni dinlemek için hazır olduğunun göstergesiydi.
Usulca yutkundum ve ağlamaktan çatallaşan sesimle anlatmaya başladım. Bir maç çıkışı telefonuma gelen mesajı, Yekta'yla olan konuşmamı, Hasan abinin yerine gelen Serkan'ı, bana olan tavırlarını ve son olarak da bugün yaşadıklarımı....
"Benden haber bekleyeceğini söyleyerek gitti. Eğer onu reddedersem bir daha karşıma çıkmayacakmış anne."
Derince iç çektiğini işittim annemin. "Kızım epey olaylı ve bilinmeyenli günler geçirmiş de haberim yokmuş meğer."
"Söylemeye gerek duyduğum bir şey yoktu ki bugüne kadar," diyerek başımı geriye çektim ve annemin gözlerine baktım. Annem benim en yakın arkadaşımdı, çocukluğumdan beri her derdimi onunla paylaşırdım. Beni dinler ve dertlerime derman olurdu.
Annem buruk bir gülümsemeyle bana uzandı ve ağlarken dağılan saçlarımı elinin tersiyle okşayarak omzumdan geriye attı.
"Seni asıl kıran şey ne, Lou? Serkan'ın seni kandırmış olması mı? Yekta'nın Serkan çıkması mı, yoksa Serkan'a karşı bir şeyler hissediyor olduğunu düşünmen mi?"
"Bilmiyorum," diyerek omuz silktim. "Belki de hepsi... Gerçi ben Serkan'a karşı bir şey hissedip hissetmediğimi de bilmiyorum ki. Kızlar sürekli hoşlandığımı ima edip durdukları için kafam karıştı."
"Kızlar neden böyle bir imada bulunuyorlar peki?"
"Serkan, antrenmandayken birkaç kez bana bakıp gülümsemişti. Yani diğer kızlara nazaran biraz daha farklı bakıyordu bana, biraz daha yakından ilgileniyordu, tabii bugüne kadar bu davranışlarının bir mantığı olmadığı için bizim yanlış anladığımızı düşünüyordum ama gerçek buymuş meğer."
"Gerçekten seven insan, sevgisini öyle kolay kolay gizleyemez, Louisa. Serkan da saklamak için kendini kastıkça daha çok belli etmiş demek ki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KISA PAS ~ Tamamlandı
Teen FictionOlivia Kadın Voleybol Takımı'nın pasörü Alvina Louisa Eroğlu'nun hayatı, maç dönüşü aldığı bir mesajla değişir. Alvina, mesajda kendisini sevdiğini söyleyen kişiyle ne yapacaktır? 🏐🏐🏐 ? : Bugünkü maçta bir kez dah...