O T U Z Ü Ç

6.1K 510 36
                                    

[Multi: Olivia Kadın Voleybol Takımı (sağ üst köşedeki üçlü Eda-Nazlı-Alvina)]

Karşı takımın kaçırdığı servis sayesinde skorumuz 13-13 olduğunda hepimiz stresli bir nefes aldık. Bir sayı daha kaybetmemiz demek, maçı kaybetmeye çok yaklaştık demekti.

Bu sezonda oynadığımız en zor maçlardan birine ev sahipliği yapıyorduk bugün. Aslında başta her şey güzeldi, 2-1 öndeydik lakin bir önceki sette yaşadığımız şanssızlık sonucu Laura sakatlanınca içinde bulunduğumuz psikolojiyle seti vermiştik. Nihayetinde Laura bugünkü hücum silahlarımızın en kuvvetlilerinden biriydi ve maçın geri kalanında olamayacaktı. Şimdi de kenarda ayağına buz tedavisi yapılıyordu.

Sayı aldıktan sonra sahanın ortasında toplandığımızda "Derin bir nefes alsın herkes," diye mırıldandı Ceyda abla. Kaptanlık görevini yerine getiriyor ve bizi sakinleştirmeye çalışıyordu. "Sadece iki sayımız kaldı, bunu başarabiliriz. Yeter ki pes etmeyelim."

Hepimiz kafamızı sallayarak onu onaylarken o da Eda'ya döndü.

"Hadi yap şovunu, Eda."

Eda gözlerini kapayıp açtı ve servis sırası onda olduğu için yanımızdan ayrılarak servis köşesine geçti. Oldukça stresli ve yorgundum. Maç süresi neredeyse iki buçuk saati geçecekti ve maç boyunca başa baş giden çekişmeli mücadele iki takımı da fazlasıyla zorlamıştı.

Yine de bizim kazanmamız gerekiyordu. Bu sene kupa bizim olmalıydı. Bu yüzden yenilgisiz oynamaya devam etmek zorundaydık.

Karşı takımdaki oyuncu değişikliğinin ardından hakem işaret verince Eda harika bir servis gönderdi karşı sahaya. Rakip takımın liberosunun güç bir şekilde karşıladığı topu pasörleri orta oyuncu için kaldırdığında Naz'la ikimiz bloğa kalktık ancak top ikimizin arasından süzülerek bizim tarafa geçti. Neyse ki Büşra hazırlıklıydı. Harika defans yapıp topu bana gönderdiğinde koştum ve zıplayarak Josephine'ye pas attım. Josephine paralele vuracakmış gibi yapıp topu smaç plaseyle karşı takımın havuzuna düşürdü.

Ve sayı!

14-13.

Yalnızca bir sayıya daha ihtiyacımız vardı.

Büyük bir sevinçle ve havaya kaldırdığımız yumruklarımızla ortada buluşup birbirimize sarıldık.

Büyük bir sevinçle ve havaya kaldırdığımız yumruklarımızla ortada buluşup birbirimize sarıldık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ha gayret kızlar, bir sayı kaldı. Sadece bir sayı!"

Ceyda ablanın gazlayıcı konuşmasının ardından rakip takımın antrenörünün son molasını almasıyla kendi teknik ekibimizin yanına yürüdük.

Bakışlarım babasının biraz arkasında duran Serkan'ı bulduğunda dudaklarımın hafifçe kıvrılmasına engel olamadım. Aslında ilk başta dün gece mesajlaşırken dediği gibi seyircilerin arasında durarak en önden bizi izliyordu ancak bir önceki set gidişatı görünce tribünden inerek yanımıza gelmişti. Yıldırım abinin ve diğer kızların varlığı ona karşı biraz çekimser durmama neden olsa da Serkan teteddütsüzce yanıma sokulup maçla ilgili taktik vermeye başlamıştı. Onun oldukça rahat ve her zamanki gibi olan tavırları beni de biraz rahatlatmıştı doğrusu. Zaten maç sırasında oyuna odaklı olduğumdan izleyen gözlerden tamamıyla soyutlanıyordum, sadece molalarda biraz çekiniyordum; alnımda Serkan'la mesajlaştığım yazıyormuş gibi...

KISA PAS ~ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin