11. bölüm

338 17 0
                                    

Nara kendisi benim canım arkadaşımın, kocasına hazırlattığı yemekleri yerken birkaç saat önce olanları unutmamızı sağlamasını diliyordum zira kocam korkutan bir neşeye sahip olmuştu. Jong Dae ile her zaman olduğu gibi aptal aptal şakalar yapıyordu. Yine de yersiz neşesini fark etmemek imkansızdı. Yaşadığım tedirginliği anlatmaya kelime bulamıyordum. Bir hafta sonra hayallerini kurduğum sergi açılacaktı. Benim umrumda olan tek şey ise Jongin'in ileride iyi olmasıydı. Bir anda yere oturup hıçkıra hıçkıra ağlayacak gibi davranıyordu. O anı görmemek için ne yapmam gerektiğini bilemiyordum

Yemekten sonra oynadığımız oyunda Dar sonunda sormuştu

"Jongin, dostum iyi misin? Tuhaf davranıyorsun?"

Jongin belime sarıldı. Sıcak dudaklarıyla boynuma öpücük kondurdu.

"Tabi ki iyiyim. Bebeğim ilk sergisini açıyor. Mutlu olmak için çok fazla nedenim var"

Nara ciddi bir sekilde tekrar sordu

"Sence de fazla neşeye sahip değil misin?

"Bunu sen mi söylüyorsun? İlk tanıştığımızda seni boğmak istediğimi tahmin ettiğin halde sırıtarak yakışıklılığımdan bahsetmiştin. Hem ben her zaman böyleydim. Of kesin şunu Sehun'un size gelmeden önce olanları anlattığını biliyorum. İlk ve son kez söylüyorum ben iyiyim. Beni izlemeyi bırakın"

Dae

"Jongin bizimle konuşabileceğini biliyorsun dostum. Senin için endişeleniyoruz"

"İyiyim diyorum! Pazar günü kimse bir plan yapmasın sergi mekanını temizleyeceğiz"

"Tamam tamam adamım kocanın her işini bize yaptırmakta kararlısın anladık ama konu şu anda sensin"

"Tabi ki yapacaksınız. Sehun bir sanatçı, elleri ne kadar kıymetli biliyor musun?"

Ardından bana dönmüştü iyi olduğunu söylüyordu ama öyle olmadığını biliyordum

"Sen sadece resimlerine odaklan bebeğim"

"Odaklandığım şey sadece sensin Jongin!"

~~~~~

Sehun sürücü koltuğunda oturan esmer adamının arkadaşlarının yanında olduğundan çok farklı olduğunu biliyordu. Sessiz ve düşünceli şekilde arabasını sürerken tek yaptığım kafamı koltuğa yaslayıp onu izlemekti. "Neler düşündüğünü bilsem dünyalar benim olurdu"

"Sehun normalde insanlar camdan dışarı bakar. Dikkatimi dağıtıyorsun"

"Ne yapabilirim? Senden daha çok izlemek istediğim varlık yok"

Jongin yavaşça elimi tuttu. Yumuşacık gülümsüyordu.

"Endişelendiğini biliyorum, bebeğim. İnan bana ben iyiyim. İhtiyacım olan tek varlık yanımda"

Ondan duyduğum bu cümlelere verecek cevabım yoktu. Gözlerinde olan hüznü görüyordum ama Jongin konuşmak isteniyordu ve ben onun yarasını kanatmaktan korkuyordum

~~~~~~

Jongin duştan çıktıktan sonra çizim yapacak mıyım diye sordu. Genelde ben resim yaparken o da sanat odasının bir köşesinde kitabını okuyarak beni izlerdi. Günün en huzurlu anlarını yaşardık. Çoğunlukla da odayı aşkın alevi sarardı. Jongin boya bulaşmış vücudumu, çalışan halimi seksi buluyordu. Sonunda Jongin'i rahatlatmanın yolunu bulmuştum. Resim çizmemi seyretmek için peşimden gelmesi yeterliydi.

"Evet sanat odasında olacağım, kocacım"

Jongin beklemediğim şekilde cevap vermişti

"çok yorgunum, hemen uyuyacağım Sehun. Sakın odada uyuya kalma. Kollarıma gelmen gerekiyor"

after marriage 💒 sekai Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin