Mavi Sis

4.Bölüm ( Hayata Uyanmak )

Arkadaşlar parenteze alınan kısımlar kişinin iç düşünceleridir bilginize, keyifli okumalar.

-Hey evlat hey 5-10 dakikadır baygınsın nasılsın şimdi iyimisin?

-şu feneri yüzümden çek lütfen.Öldüm sanmıştım.Sen kimsin?

-Ormanda odun toplarken silah sesleri duydum da geldim. Doktorum ben problemin yok şu an mermi şah damarını şans eseri ıskalamış boynun baya kanıyordu fakat hallettim. Şu an problemin yok.

-ah lanet olsun intihar bile edemedim.

-intihar mı etmeye çalıştın. Neden?

-buradaki insanları ben öldürdümde ondan tabiki, çok şey yaşadım doktor çok.

-bu dönemde herkes çok şey yaşadı bende kendi ailemi öldürdüm. Çünkü enfekteydiler.

-oww doktor asıl senin intihar etmen gerek neyse benzin bulabileceğim biryer varmı biliyormusun?

-evet var benim evimin yanında benzin depom var. Oradan sana biraz verebilirim.

-tmm, gidelim madem.

Adamla yolda giderken baya bir sohbete daldık.

-Ee senin eşin ve çocukların hayattalar mı?

-Hayır değiller sis deki ilk gün deli bir ihtiyar tarafından öldürüldüler.

-başın sağolsun.

-sağol, seninde başın sağolsun.

-Dediklerine göre bu hastalıkta bitti.Ne düşünüyorsun.

-Yani Doktor hastalık biter başka şey başlar.Bu sisin etkileri bizi bırakmayacak gibi.

-Doğru diyorsun. Şimdi ne olur kim bilir.
Kıyamet sonuçta.

-kıyamet değil bu doktor yapay bu sisler dünya nüfusunu azaltmak ve dengelemek için atılmış bir tür bomba. Şimdi bunu atanlar son seviye sığınaklarında yaşıyorlardır eminim.

-vay be ilk defa duydum. Böylesini de.

-Gerçekler bu doktor, şu gördüğüm kulübe gibi tahta yığını senin evin mi?

-evet,benim ev o, arabayla götürürüz senin araca benzini.

Adamla beraber benzini arabasına yükledik ve benim kamyonete varmışdık. Kamyona benzini yükledikten sonra adama ihtiyacın olan birşey varmı diye sordum ;

-İhtiyacın olan birşey varmı doktor?
Benim kamyon'da ne ararsan var.

-telefonumu şarj edemiyom artık şarj aletin varmı?

-olması gerek fazladan arkaya gidip bir bakayım.

-Bende geleyim mi sakıncası yoksa.

-Yok tabiki doktor gel.

-tmm.

-Aaa benim kamyon soyulmuş. Kusura bakma doktor vercem dedim ama hiçbirşeyim kalmamış kitlemiştim aracı oysa.

-tmm dert etme ben sana erzak, silah falan veririm yol nereye böyle.

-Evime frankurt'a gidicektim ama silahsız Yemeksiz nasıl giderdim.Yardımların için çok minnettarım.

-Ne demek.Sen bekle ben getiriyorum.

Doktoru erzak ve silah getirmesi için bekliyordum. Ormanın içinden yola doğru gelen yaralı bir ceylan vardı. Ceylana yavaşça yaklaşdım. Hayvana yardım edecektim,yaklaşır yaklaşamaz kafasına bıçağı sokup öldürdüm. Ölmesi beni rahatlatmıştı veteriner değildim ve hayvanın acı çekmesini istemediğim için daha fazla dayanamamıştım.
Ceylanın ölüsüne bakıp gitmişim, galiba karnım acıkmışdı. Büyükbabam ceylan etinin güzel olduğundan bahsederdi hep.
Tam o sırada doktor geldi bana erzak kutularını verdi. Çok bişi yoktu ama frankurt'a kadar yeterdi.
Doktor ceylanın neden yaralı olduğunu sordu ve mermi izini gösterdi.
Bende birisi vurmuş olsa gerek bende acısını dindirmek için öldürdüm. Dedim.
Doktor buradan hemen git oyalanma dedi.
Hiç anlamadım ceylan vurulduysa birisi yemek için yapıyordur dedim. Hiç soru sordurmadan gitmem için diretti.
Ama sormak istiyordum neydi bu acele ;