Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~
O günün üzerinden haftalar geçmişti. O mesajın üzerine hiçbir şekilde mesaj gelmemişti. Neden gittiğine ise az çok anlam vermeye başlamıştım artık, o günkü kötü adamlar da Jaehyun'u sormuştu ama görmediğimi söylemiştim. Onlar da bana bitecek bir işlerinin olduğunu söyleyip gitmişlerdi. Bir daha da görmemiştim onları.
Şimdi ise hazırlanıyordum, o partiye gidecektim. Aklımda mı kurmuştum bilmiyordum ama orada bir şeyler olacaktı, hissediyordum bunu. Çantamı alıp dışarıya çıktığımda Arin'i beklemeye başladım. Doyoung ile beraber gelip beni alacaklardı. Birkaç dakika bekledikten sonra evin önüne bir araba gelmişti. Arka koltuğa geçtiğimde kapıyı kapattım. Arin "Nasılsın?"diye sorduğunda başımı salladım.
"İyiyim. Eğleneceğim için çok heyecanlıyım hatta."
"O zaman bugün güzelce vakit geçirelim!"
Gece kulübünün önünde araba durduğunda bir yere park edip aşağıya inmiştik. Etrafıma bakıyordum ama değişik hiçbir şey yoktu. Aynı yüzler, aynı insanlar.. Telefonuma baktığımda da hiçbir şey yoktu. Arkadaşım koluma girdi, "İçeriye girelim o zaman."
Doyoung da yanımıza geldiğinde karşı yola geçmek için bekliyorduk. Onlarla konuşurken anlamadığım bir şekilde önümüzden tanıdık bir araba geçmişti. Plakasına bakayım derken de hemen uzaklaşmıştı. Doyoung "Kızlar hadi."dedi yürümemiz için. Ben hâlâ boş yola bakıyordum, Arin de konuyu dağıtmak için beni konuşturuyordu. İçeriye girdiğimizde ise büyük bir kalabalık vardı. Tüm okul buradaydı ve herkes kendi hallerinde takılıyordu. Minjoon'u gördüğümde karşıma geçmişti. Doyoung önümüze geçecekken onu durdurdum. "Bir şey yapmaz herhalde herkesin içinde?"
Minjoon gülümsedi. "Hâlâ onu bekliyorsun değil mi? Beni asla görmüyorsun, bir şans bile vermiyorsun. Benim yanımdayken bir kez bile gülümsemedin."
"Seni gördüğümde neler oldu peki? Sana istemediğin kadar şans da verdim ama sen bana her defasında bok gibi davrandın. İşte bu yüzden gülümseyemedim. Bana hiçbir zaman izin vermedin gülümsemem için."
"O dönmez-"
"Dönmezse seni ilgilendirmez artık. Dönerse de zaten hayatımıza devam ederiz."
"Seni terkedip giden piçi bekliyorsun farkında mısın? Başından beri ben senin yanımdaydım."
"Niye gittiğini anladığım için onu affedebilirim belki. Dönüp dönmemesi seni hiç ilgilendirmez artık. Dönmezse sana geleceğimi düşünüyorsan yanılıyorsun."
Arin yanıma geldiğinde "Doyoung'un sınıfıyla takılacağım biraz. Gelirsin tamam mı?"dedi kulağıma. Başımı salladığımda Minjoon'a baktım. Konuşmaya devam etmişti.
"O gece beni öldürüyordu. Sen de sadece izliyordun. O benden de kötü."
"Sen onu sinirlendirdin. O konuda konuşmaya hakkın yok. Ve sen onu hiç tanımamışsın."