Ayşegül'den
- Ozan bir rahat dur!
Yarım saattir skeç yazmaya çalışıyordum ama sağolsun ya saçımla oynuyor ya yüzüme dokunuyor dikkatimi dağıtıyordu.
- Sevgilim ama sende hiç benimle ilgilenmiyorsun.
- Ya senin tuzun kuru tabi yazdın skecini ama ben henüz yazmadım ve sen rahat durmadığın için de yazamıyorum Ozan!
- Tamam, kızma bak rahat duruyorum.
- Sevgilim, hadi Evo'nun yanına git sen.
- Kovuyor musun beni yoksa ben mi yanlış anlıyorum? Bence yanlış anlıyorum ben değil mi civciv?
- Ya Ozan yanımda durman güzel evet ama yine rahat durmayacağını biliyoruz ikimizde hadi canım. Evo bekliyor zaten seni. Ayrıca yanımda dururken odaklanamıyorum ben.
Bana güzel gülümsemelerinden birini sunarken saçlarımı öpüp kalktı yanımdan ve Evliya'nın yanına gitti. Bende yazdığım, daha çalışma aşamasındaydım, skece geri döndüm.
***
BKM'de işimiz bitmiş, gitmek için hazırlanıyorduk. Telefonumu koyduğum yeri hatırlamaya çalışırken Ozan yanıma geldi.
- Civciv var mı bir planın akşama?
- Yok Ozi'cim beraber bir şeyler yapabiliriz, senin var mı?
- Benimde yok. Bize gidelim, sana güzel bir yemek hazırlayayım sonra da bir dizi buldum onu izlemek istiyorum, eğer tamam dersen onu izleriz. Olur mu?
- Mükemmel olur. Ama çıkmadan önce beni bir arasana Ozan bulamıyorum telefonumu.
- Tabii dur arıyorum.
Umarım sessizde kalmamıştır yoksa bulmamız çok zor olur. Of Ayşegül yani ne diye bırakıyorsun orada burada? Hadi işin yoksa ara her yeri.
- Civciv buldum telefonu, gidelim hadi.
- Çok sağol Ozan ya.
Eve geldiğimizde İrem de evdeydi sanırım çünkü içerden bir kadın sesi geliyordu.
İçeri girdiğimizde tahminim ne yazık ki doğru çıkmıştı. Karşımda yine samimiyetten yoksun bir ifadeyle bana bakıyordu. Aynı şekilde karşılık verip konuştum.
- Selam tatlım, İlayda'ydı değil mi?
- Yok canım, İrem ben.
- Ah kusura bakma ya, isim hafızam yok da benim, çok gereksiz şeyleri unutuyorum hemen.
- Yok önemli değil.
Değişen suratı beni keyiflendirirken Ozan'a dönerek konuştum bu seferde.
- Sevgilim, ben çok acıktım. Hani yemek yapacaktın bana?
