"I'll help you."

878 114 151
                                    


"Geç otur,Miya."

Günden güne hayranlık duymaya başladığı adamın karşısına geçip oturdu Atsumu.

"Size de merhaba."

"Merhaba merhaba. Ee, nasılsın?"

İki elini masanın üzerinde birleştirip, yüzüne aslında umursamadığını ve bir an önce konuya gelmek istediğini belli eden bir ifade takındı.

"Pek merak etmiyor gibisiniz."

"Sen benim hastamsın,elbette merak ediyorum."

"Neyse. İyiyim."

Yeniden,her zaman olduğu gibi önündeki kağıda bir şeyleri not alıyordu.

"Son zamanlarda kustun mu?"

"Yalnızca bir kez. Dün."

"Olsun. Bu güzel bir ilerleme. İlaçlarını kullanıyor musun?"

"Kullanıyorum... Ama antidepresana ihtiyacım yok?"

Sakusa, önüne düşen siyah saçlarını geriye yatırdı. Koltuğundan kalkıp sarışına daha yakın olmak için onun yanına bir sandalye çekti.

"Atsumu."

Elini omzuna atarak,kendisine biraz daha yakınlaşmasını,en azından biraz da olsa güven duymasını umdu. Hiç kimseyle bu konuda sorun yaşamamış olsa dahi, Atsumu'nun tek sorunu kusması değildi. O ilgisiz kalmıştı. Bunu sorun etmiyor gibi bir tavır takınması, diğer insanları kendisinden daha da fazla itmesine sebep olmuştu hatta.

Omzuna konan el ile irkildi. Sakusa'nın fiziksel temastan nefret ettiğini düşünüyordu.

Ediyordu da zaten.

Ama arada bir istisna olabilirdi.

Kahverengi gözlerini,kendisini ilgiyle süzen siyah gözlere çevirdi.

"Ben her zaman yanında olacağım. Ben seni anlayabiliyorum. Biliyorsun değil mi?"

"Evet,sana para ödediğim sürece yanımda olacaksın."

Yanlış bir düşünce değildi. Sonuçta onu hastası olarak kabul etmişti. Fakat daha ikinci seanstan, Atsumu'ya karşı başka bir yakınlık hissetmişti. Ne kadar temiz olup olmadığından emin olamayarak dokunmuştu ona. Maskesini çıkarmıştı. Bunlar büyük ilerlemeler değil miydi?

"Bir yere kadar haklısın. Ne desem bilemedim."

Kalkıp odanın içerisinde baştan aşağıya volta atmaya başladı.

"Geçen gün kustuğunda yanında biri var mıydı?"

"Hayır,Osamu duymuştur belki... Ama o derin uyur. Sanmıyorum duyduğunu."

"Neden beni aramadın?"

"Gecenin köründe rahatsız etmemek için?"

Sandalyeye geri oturdu.

"Rahatsız etmezsin. Geçen sefer ne dediğimi unuttun mu?"

"Hayır,ama o kadar kaba olamıyorum."

Gözlerini kapatıp derin bir nefes çekti içine Sakusa.

"Atsumu. Senin iyi olmanı muhtemelen senden bile fazla istiyorum. Neden bana böyle davranıyorsun?"

Atsumu'dan bir cevap bekledi fakat cevap alamayınca devam etti.

"Lütfen. Kendine kötülük yapıyorsun. Ben her zaman senin için uğraşmaya devam edeceğim,ama lütfen. Kendine bunu yapma."

"Sigaran var mı?"

"Ne?"

Söylediği o kadar şeyden sonra kendisine yöneltilen sorunun yalnızca sigara ile ilgili olması sinirini bozsa da sakinliğini koruması lazımdı.

"Sigaran var mı dedim?"

"Var."

"Versene bir tane."

"Saçmalama. Yaşın bile tutmuyor dah-"

"E sikerler yaşını. Onu yapma Atsumu,bunu yapma Atsumu. Ne yapsın bu Atsumu?"

İstemeye istemeye de olsa, askılığa yönelip asılı olan ceketinin cebinden çıkardığı sigara paketinin içinden bir sigara alıp dudakları arasına yerleştirdi ve siyah renkli bir çakmak yardımıyla yaktı.

Bir nefes çektikten sonra, ciğerlerine dolan dumanı dışarıya üfledi. Neyse ki Atsumu'dan sonra başka hastası yoktu. Odayı havalandırması gerekecekti.

Atsumu ise, karşısında bir tablo varmışçasına izliyordu onun dumanı dışarıya bırakışını.

Sigarayı dudakları arasından çıkardıktan sonra, Atsumu'nun dudakları arasına bıraktı.

O da bir nefes çekip dumanı dışarıya bıraktığında, sigaranın yarısı bitmişti bile.

Gülerek Sakusa'ya doğru döndü.

"Seni de delirteceğim kendim gibi."

"Ben zaten deliyim."

❀●•♪.。‧:❉:‧

Pek içime sinen bir bölüm değil ama artık klasik Sakusa yazmaktan biraz sıkıldım. En azından bu kitap için biraz romantikleşsin ve kendini garip bir ilişki içinde bulsun istiyorum

Sevgiyle kalın ♥️

ᵇˡᵘᵐᶦᶜ|| ˢᵃᵏᵘᵃᵗˢᵘHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin