10, dünyayı unutmak için yanlış aşkı seçmişim

328 33 9
                                    

 ismet dede'ye. beni sevdiğin için teşekkür ederim. değerimsin. her şeyi unuttun ama beni hatırladın. senin için bir gün zeytin dalından çubuk yaptım. bileysiz çakıyla kazıya kazıya. çünkü sen de ben de doğduğumuzdan beri biliyoruz bir şeyler. kötü rüyalar. diş ağrıları. bazı haşereleri kovmanın tek yolu elimizde ince sopa, göğsümüzde korkak cesaret. ben şimdi senin için küsürüncü çubuğumu kazımışımdır. kırık zeytin dalından. ama sen yoksun. bazen seni hatırlamıyorum. hatırladığımda özlemeyi unutuyorum. yusuf dede seni rüyasında görmüş. babamı gördüm rüyamda, beraber tarladaydık ama yüzünü hiç görmedim, sadece baba diye seslendim diye anlattı. onun salyangoz sırtı ismet dede. baba yaraları. eğer bir gün rüyalarda uğrarsan ona, lütfen gülümse, onu hatırla. sevdiğini söyle. onun sırtı kabuk. ve kırık. seni hatırladığımda seviyorum. belki seksen altıncı paralelin bizi kekik çayı içiyordur dede. toprağın bol olsun.  

"Alo?" Uykulu sesi karşıladı beni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Alo?" Uykulu sesi karşıladı beni.

"Taehyung?"

"Efendim bebeğim?"

"Ben trendeyim."

"Ne? Ne ara çıktın?"

"Uyuyordun. Uyandırmak istemedim."

"Anladım." esneyişi geldi kulağıma. Uykucu koala. Camdan gördüğüm dağlar saniyelikti, yol hızla akıyordu. "Dün çok konuşamadık yola çıkacağın için."

"Öyle. O günden beri hiç konuşamadık ki zaten. Kendi meşguliyetlerimiz içinde boğulduk. Konuşabileceğim kadar öğütemedim de içimdekini. En azından gündüzlerim seninleydi Taehyung. Beni iyileştiren sensin. Bunu sağlayan."

Gülümsediğini duydum. Hışırtı sesleri, camı açtığını düşündüm. Her sabah odasını havalandırmak için yapıyor bunu. "Şahsıma münhasır, fena âşık bir adamım. Ondandır."

Kıkırdadım, telefona bir öpücük sesi attığımda bu onu da güldürdü. "Hepsi bir yana," dedi. "Gelmemi ister misin?"

"Bencil olabilir miyim?"

"Her zaman."

"Gel. Lütfen."

"Tamam. Kapat hadi şimdi, yarına tren var mı diye bakayım."

"Tamam. Teşekkürler."

"Her zaman, biliyorsun. Dikkat et."

"Sen de."

Bulunduğum boş vagonun camına kafamı daha da yaslayarak kulaklığımdaki müziğe vermeye çalıştım kendimi. Karşımdaki koltuk boştu, zaten sabahın bu saatinde uzun yol trenleri genelde boş oluyordu. Vagonun geniş penceresine yağan yağmur hızla cama çarpıyor, yüzüme değemeden yere düşüyordu.

zamanın ütüsü bozulmuş yakasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin