3. BÖLÜM

12 1 0
                                    

"İdil sus da gidelim emniyete bak sonra Doğan müdürümüz kızmasın bize" dedi imalı imalı  yüzündeki muzip ifadeyle.

Tabi o normale dönünce bende kıkırdamaya başladım. Barlas alnımdan öpüp elimi tuttuğu gibi beni peşinden çekiştirmeye başladı. Nereye gidiyoruz diyip boşu boşuna güzel çenemi yoramam, tabi ki de emniyete gidiyoruz...

Yazardan

Her zaman ki gibi el ele girdi.
İdil ve Barlas  emniyete. Onların girmesiyle aynı anda Doğan'ın kapısı sert bir şekilde açıldı. Elinde telefon ekrana sinirle bakıp burnundan soluyan bir adet Doğan Yenilmez.

Barlas kayınbiraderinin burnundan soluyan halini onların  geç gelmesine yormuştu. Ama İdil bir şeylerin ters gittiğini anladı.

Aldığı haber yüzünden hem endişeli hem de sinirli olan Doğan kardeşi İdil ve sevgilisi Barlas'ı görünce  sert ve endişeli bir şekilde onların üzerinde dolaştırdı.

İdil bu bakışlardan fazlasıyla şüphelenmişti.

Abisinin bakışları araştırmacı ve soruşturmacıydı. Sanki bişeyler arıyordu onlarda.  Ne aradığını bilmiyordu ama biraz tırsmıştı açıkçası.

Doğan kardeşine  ve Barlas'a son defa bakıp İdil'e bakarak ona hitaben konuştu.

"İdil bir gelsene seninle konuşmamız gerek de ÖNEMLİ  bir konuyla ilgili" dedi

Barlas Doğan'ın neden böyle davrandığını anlamadı ama İdille neden konuşmak isityordu ki hemde ÖNEMLİ.

İdil abisinin çok endişeli olduğunu anladı ortamı gevşetmek amaçlı biraz saçmalaması gerekiyordu ve şimdi tam olarak onu yapıcaktı.

"Abi daha yeni geldik ya azcık oturalım öyle gelirim ben senin yanına" dedi kaş göz işareti yaparak.

Doğan sinirlerini kontrol altında tutmaya çalıştıkça sinirlerini bozacak birşey oluyordu. Doğan imalı imalı ama bir o kadar da sert ses tonuyla

"İdil odama gel dediysem odama hadi" dedi.

Bu gerginliğin nedenini halen çözememiş olan Barlas'ta zavallım masum masum  tenis maçı izlermişcesine sevgilisi ve kayınbiraderine bakıyordu.

Aynı zamanda  ekipteki diğer polislerde mesai öncesi çaylarını içip tam emniyet mutfağından çıkıyorlardı ki bu gergin ortama şahit olmuşlardı.

İdil'de arkadaşlarının şaşkın bakışları altında gergin ortamı dağıtmak için ufak bir kıkırtı kaçırdı dudaklarından.

Barlas'sa sevdiği kadının o naif kıkırtısını duyunca başını İdil'in olduğu tarafa çevirip çatılmış kaşlarını düzeltip yumuşattı suratını.

Zaten yanında İdil olunca pek de olumsuz duygular içerisinde kalamıyordu. Yumuşatıyordu bu kadın onu. İdil'de hemen ortamın yumuşadığını farkedip  Barlas'ın yanında küçücük kalan elini  çekti o koca elden.

"Tamam müdürüm sinirlenmeyin konuşalım siz istiyorsanız. dedi.

" Evet İdil gel konuşalım ODAMDA. dedi odamda kısmını bastırarak. Zaten o ses tonunu duyan herkez özel bir konu konuşacaklarını anladı.

Doğan biraz sakinleşip kapattığı odasının kapısını tekrar açıp ilk kendisinin sonrasında ise İdil'in geçmesi için yol verdi.
İdil'de odaya girdiğinde Doğan kapıyı kapatıp volta atmaya başladı.

İdil abisindeki siniri, gerginliği ve çaresizliği gördü.
Abisinin duygularını birtek kendisi ve abisi çözebiliyordu zaten.

"Bu gün bir haber aldım ama öncelikle İdil  sana sormam gereken bir  şey var. Yolda gelirken garip birşey oldumu. Yada  ters giden bişeyler farkettinmi, hissettin mi?" dedi.

Namlunun Ucundaki Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin