17' Bana Güven Tamam Mı? '

210 29 66
                                    

İyi okumalar Hatalarım varsa özür dilerim 💜




Ne diyeceğimi bilemeden ayakta dikiliyordum. Mark öfkesinden hızlı hızlı soluklanıyordu. Arkasında kalan koltuğa oturmuştu. Junmyeon ve Yoongi bir Mark'a bir Jaebum'a bakıyorlardı. Ben de sinirden çenesi öne çıkmış, gözleri seğirip duran adama bakıyordum yaklaşık bir dakikadır.

"Jaebum, Jinyoung ile ne alakan var senin?" Yoongi çatık kaşlarıyla aklımda dolanıp duran soruyu sorduğunda Mark güldü. Sinir ve alayla karışık bir gülmeydi bu. Jaebum Mark'a sinirli bir bakış atmış ardından yere indirmişti bakışlarını. Hiçbir şey söylememişti.Kaşlarım çatıldı hafiften. Neden cevap vermiyordu? Neden bakışlarını kaçırmıştı?

"Jaebum? Bir soru sordum." Yoongi'nin sesi bu sefer sakin çıkmamıştı ve Mark o sırada eliyle kırmızı saçlarını karıştırıp konuştu. Gözlerim bir Jaebum'a bir de ona bakıyordu.

"Konuşurdu aslında. Jackson olmasaydı çok güzel konuşurdu." Mark söylediği zaman tekrar ona dönmüştüm hızla. Kaşlarım daha da çok çatılmıştı. Jaebum'un bana baktığını hissediyordum.

"Mark, ne demek istiyorsun?" ağzımdan zorla çıkan soruyla Mark gözlerini gözlerime dikti. Gözlerindeki ifadeden hoşlanmamıştım. Hiç ama hiç hoşuma gitmemişti.

"Bunu sana anlatması gereken kişi Jaebum. Benim anlatmamla olmaz." dedikten sonra ağzımı açtım bir şeyler demek için ama o sırada biri konuşunca kapattım ağzımı usulca.

"Bakın burada neler oluyor bilmiyorum ama Jinyoung'u kurtarmaya odaklansak?" Junmyeon koltuğa oturmadan söylemişti bunları. Kim olduğunu bilmediğim kişinin kurtarılması şu an sorularımdan daha önemliydi fakat nedense sorularımı bir kenara atamıyordum. Olmuyordu. Jaebum böyle sessiz duruyorken o sorular kafamda milyonlarca kişi tarafından soruluyordu aynı anda.

"Junmyeon haklı fakat ben hala neden  Do Ha'nın  Jinyoung'u kaçırdığını anlayamadım." Yoongi sakince söylemişti fakat gözlerinde çok büyük bir öfkeyle Jaebum'a bakıyordu. Kapı  çalınınca Junmyeon gidip kapıyı açtı ardından çok geçmeden Jimin koşar adımlarla içeri girdi. Arkasından da Junmyeon geldi.

"Yoongi! Neler oluyor, aşırı sinirlisin?"Jimin bunları söylediğinde aklımda Jaebum'un bana mühürlenmeyle ilgili anlattığı şeyler dolandı.

"Sen mutluysan ben mutluyum. Sen üzgünsem ben de üzgünüm. Sen ne hissediyorsan ben de onu hissediyorum."

Jimin Yoongi'yi oturtmuş kendi de yanına sokulmuştu. Yoongi'nin büyük elini minik ellerinin arasına almıştı. "Hisseder hissetmez bir terslik olduğunu anladım."Jimin böyle söylediği zaman içimde kıpırdanan bir şeyler oluştu. Ben de Jaebum ne hissederse gerçekten hissedecek miydim yani? Bu öyle tuhaf hissettiriyordu ki...

Jimin Yoonginin elini öptükten sonra bizde gezdirdi gözlerini.
"Burada neler oluyor? " gözleri Jaebum'un üzerinde gezinirken sormuştu. Bedenim titrerken konuşmuştum pürüzlü sesimle.

"Ben de bilmiyorum Jimin. Nedense sadece Jaebum ve Mark biliyor. Ama Jaebum ağzını açıp da tek kelime etmiyor!" son cümlemi söylerken sesim çok yükselmişti. Başıma ağrı girmişti. Biraz  önce öpüştüğüm adamı şimdi dövmek istiyordum. Bakışları bana varlığını hissettiriyordu fakat bu sefer ona bakmayı reddetmiştim. Odadan çıkarken arkamdan birinin geldiğini hissettim ama bunun Junmyeon ya da Jimin olduğunu düşünmüştüm. Suyu içerken gördüğüm bedenle şaşırmıştım.

"Jackson. Her şeyi açıklayacağım ama bana güven tamam mı?" ellerini yanaklarıma koymuş ve fısıldamıştı sakince. Gözleri öyle değildi ama sesi öyleydi işte. Gözlerinde korku, sinir, endişe ve daha benim göremediğim duygular saklıydı. Onu hissetmek istemiştim o an. Deli gibi oracıkta mühürlenmek istedim. Dudaklarımı yalayıp kafamı salladım yavaşça. Gözleri dudaklarımda dolaşırken kendimi tutmayıp istediğim şeyi yaptım ve aramızdaki az olan mesafeyi kapatıp dudaklarımızı birleştirdim. Dudakları anında istediğimi kabul edip bana karşılık vermeye başlayınca orada kısa bir süre her şeyi unutup öpüştük sadece. Diğerlenin yanına gittiğimizde Jaebum derin bir nefes aldı. Elimi tuttuğu zaman elini sıktım destek verircesine.

I Won't Let You Go / Jackbum ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin