-6- "Pİ" Kerem Bursin Hayır Çağrı Hayır Ker.....

76 6 0
                                    

Karanlık olan odada ilerleyip filmi çıkardım banyo yaptırdıktan sonra özenle asıp kurumaya bıraktım nerdeyse iki saatimi almıştı bu işlem ve karnım zil çalıyordu. Mutfağa gidip birşeyler atıştırdım. Koltuğa kurulup televizyonda neler olduğuna bir göz gezdirdim. En sonunda 'Şeref Meselesi' adlı diziyi izlemeye başladım.

-Kerem Bursin kadar yakışıklı birini görmemiştim hayatımda.

+ Hakkını yeme Çağrı da çok karizmatik.

-Ama Kerem Bursin kadar değil

+Ondan hoşlanıyorsun.

"Ahh lanet iç ses çeneni kapatmayı denesen ne hissettiğimi bende biliyorum" kendimle kavga ederken "Kızım iyi misin?" dedi annem. Siktir ben son cümleyi içimden söylememiş miydim. İç sesimle bile kavga edemeyecek miydim?
"İyiyim" diye mırıldandım. Keyfimin kaçmasıyla televizyonu kapatıp odama girdim.

***

Uyandığımda saat altıydı. Yerimden fırlayıp çalışma odama gittim ve ortaya çıkan şahane fotografları incelemeye başladım. Kendi fotoğrafımı görünce durdum. Duru, sade ve güzel. Kendimi hiç böyle incelememiştim. Ciddi anlamda güzel bir kızdım. Yaşlı çiftin fotoğrafını elime alıp odamdaki masanın üzerine bıraktıktan sonra bir çerçeve almayı aklımın bir köşesine not ettim. Pembe bir etek üstüne de kolsuz beyaz bir gömlek seçip üzerime geçirdim. Hafif bir makyaj yaparak açık kahverengi saçlarımı düzleştirdim. Vanilya ağırlıklı parfümümü sıkıp vişneli parlatıcımı sürdükten sonra tam bir afet olmuştum. Tost ve portakal suyumu bitirip pembe çantamı elime alıp beyaz vanslarımı giyerek evden çıktım. Hafta sonu olduğu için Karamel'in gelmesini bekledim kapının önünde gelmesiyle birlikte yürümeye başladık. "Hayırdır" dedi imalı bir biçimde. "Derken?" dedim saf ayağına yatarak.

"Bu güzelliği sarışın taş bir çocuğa mı borçluyuz" diyerek kıkırdadı.

"Kes sesini" diye tıslayarak kolunu çimdikledim.

"Tamam tamam sustum" diyerek ciyakladı. Hıh ben o odun kendini beğenmiş egoist için mi süslenecem kıçımın kenarı. Hadi ama kimi kandırıyorum bal gibi de onun için hazırlanmıştım beni beğenmesini istiyordum. Ah bu çocuk cidden başımı döndürüyordu. Beni değiştiriyordu. Pastaneye girip düşüncelerden sıyrıldım. Masaları düzenledim ve pasta yapmak için mutfağa girip önlük taktım. 3. Pastayı bitirdikten sonra hızımı alamadım ve bir pasta daha yapmaya karar verince malzemeleri plastik kabın içine koyarak hızla çırpmaya başladım. Oysa bu kadar pasta yeter de artardı bile. Birşeylerle uğraşınca kafamdaki düşüncelerden uzaklaşıyordum. 4. Pastayı da yaptıktan sonra tatmin olmuştum önlüğü çıkararak içeri girdim aşırı kalabalıktı. Bu kalabalık bir çift yeşil-mavi karışımı gözleri görmeme engel olamamıştı. Baştan aşağı süzdükten sonra gözlerim de sabit kaldı. Masadaki herkes bana bakınca içeriye geri dönüp iş kıyafetlerimi giydim ilgi odağı olmaktan nefret ederim. İlgilenecekse sadece o ilgilensin. İçeriye girip "Bunlarda buraya abone" oldu diye homurdandım. Karamel masaya gözlerini çevirerek "Neden acaba" diye imada bulundu." "Ufaklığın biri gece parklarda buluşunca sonuç ortada" dedim sırıtarak yanakları hemen kızarmıştı. Açıklama yapmak için doğru kelimeleri seçmeye çalışıyordu. Ona yardım ederek "Açıklama yapmak zorunda değilsin ne yaptığını bil yeter" diyerek göz kırptım. "Teşekkür ederim" diyerek tebessüm etti. Çağrı eskisi gibi bakmıyordu. Gözlerinde belli belirsiz bir öfke vardı. Arka kapıdan dışarı çıkarak merdivenlere otururp sigaramı dudaklarıma koydum. Tanıdık sesi duyunca irkildim. Gözlerimi devirdim. Pişkin bir şekilde yanıma oturdu. Gözlerimi devirerek sigara uzattım. Sigara her erkeğe yakışırdı. Ama Çağrı'da çok farklıydı. Çekici, sempatik, seksi ve tatlı. Hayran hayran bakarken dumanı suratıma üflemesiyle yerimde irkildim.

"Böyle bakmaya devam edersen sanırım seni öpeceğim" dedi piç sırıtışıyla. Kaşlarımı çatarak "Aklından bile geçirme" diye tısladım. Ellerini havaya kaldırarak "Sadece şakaydı" çarpık gülümsemesiyle. "Bugün çok güzel olmuşsun" diye devam etti. Cevap verme gereği duymadan omuz silktim. Lanet olası neden bu kadar ilgileniyor ki ben kendi dünyam da sakin yaşayan bir insanım yaralı bir insan. Çok çabuk kırılıp yıkılabileceğimi bilmiyor. Güçlü olamadığım için kendime bir kez daha lanet ettim. Neden benimle uğraşıyordu ki. Ah tabi tipik erkek kız zoru oynar erkek ise zoru elde etmeyi kafaya koyar. Ama unuttuğu bir şey var ben zoru oynamıyordum. Ciddi anlamda zorum.Yerimden kalkıp içeriye doğru yürürken "Heyy baksana" sesiyle ona döndüm ve tek kaşımı kaldırdım. Daha doğrusu kaldırmaya çalıştım ve pek başarılı olduğum söylenemez.
"Numaranı verir misin" dedi. "Halayık kadar şanslı değilsin" diyerek sırtımı döndüm. Arkamdan bağırarak "Bu lafını sana hatırlatacağım" diye haykırdı. Egoist, kendini beğenmiş budala.

***

Psikoloğumdan yarına randevu almayı ihmal etmedim. Uzun zamandır ihmal ediyordum ve hayatım baya değişmişti. Sanırım tavsiyeye ihtiyacım var. Anne ya da arkadaş tavsiyesine değil uzman birinin tavsiyesine ihtiyacım vardı. Eve gitmeden önce diğerlerinin aynısı olan bir beyaz çerçeve aldım. Eve gider gitmez duvara bir çivi çakıp fotoğrafı yerleştirdim. Memnun bir ifadeyele süzdüm ve gayet hoş olmuştu.

Parmak İzleri(Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin