Bir dışarıyı izleyerek kantinde oturuyordum. Paldır küldür karşıma birisi oturdu. Kafamı çevirmeme gerek kalmadan kokudan anlamıştım.
"Naber ?"
Bundan bir hafta önce yüzüme bakaöyan kız şimdi hatrımı soruyordu. Bir gariplik olmalıydı.
" Hayırdır?"
"Hafta sonu tanışma partisi düzenliyoruz , gelir misin?"
"Aslına bakarsan ben pek hoşlanmam öyle şeylerden Buse."
"Hadi be sende amma süt çocuğu çıktın."
Neyin kafasını yaşıyordu bu kız. Hiç dönüp kendine bakmışmıydı? Anormal olan ben olamazdım.
"Tamam öyle olsun bakalım. Nerede ve ne zaman ?"
"Pazar gecesi, Taksim'de bizim kafede. Ben sana adresi yazarım. "
Kafe gayet sade ve şıktı. Ben bu kızdan biraz şatafatlı bir ortam beklerdim doğrusu. Sarı , loş ışıklar insanın gözünü rahatsız etmiyordu. Kırmızı rengindeki koltuklar, üzerinde beyaz örtüler bulunan masaların iki tarafına konulmuştu. Etrafta fazla kişi yoktu, anlaşılan erken gelmiştim. Garsonlar bir o yana bir bu yana koşturuyorlardı. Anlaşılan durumları iyiydi Buselerin.
Hemen kapıda karşıladı beni . Üzerinde lila rengindeki kısa elbisesi ile çok şık görünüyordu. Uzun kahverengi saçlarını tepesinde toplamıştı. Şanslıydım ki gömlek giymiştim. En azından gömleğim ortama ayak uyduruyordu.
" Aa .. hoşgeldin Sedatcım." Dedi yapmacık bir gülüşle.
Sonra beni aldığı gibi geçenlerde tanıştırdığı zibidinin yanına götürdü. Selamlaştık. Anlaşılan sevgililerdi. Her zaman yan yana olduklarına göre.Tabi ki de soramazdım. Aman her neyse bananeydi.
Ortam içkiliydi. Buse'nin ısrarlarıyla bende içmek zorunda kalmıştım. Ona ilk defa içtiğimi söylediğimde ise gülme krizine girmişti.İlk içişim olduğundan ertesi gün beni büyük bir baş ağrısı bekliyordu.
Gecenin ilerleyen saatlerinde ,gürültülü müzikten sonra çalan romantik şarkı kulağımı dinlendirdi. Adını bilmiyordum ama bana huzur veriyordu. Etrafta dans eden çiftler vardı. Bense onları seyrediyordum. Aniden Buse 'nin bize doğru yaklaştığını gördüm. Her halde Oğuz'u dansa kaldıracaktı. Oğuz'un onu kaldırması gerekmez miyidi?Ama sandığım gibi olmadı.
" ..Şeyy Sedat dans edelim mi?"
Oğuz'a baktım. Omuz silkti ve içkisine döndü. Sevgilisi dururken bana düşmezdi.
"Hadi amaaa.."
Çekiştirmeleriyle kalkmak zorunda kaldım. Ben daha önce hiç dans etmemiştim ki. Şaşkın şaşkın ona ayak uyduruyordum.
Birden yeşil gözlerini bana dikti.
"Pardon ayağına mı bastım?"
Hayır anlamında kafasını sallayarak başka yöne çevirdi.
Müzik bittiğinde ikimizde yerimize yöneldik. Sevgilisiyle dans etmiştim ve hala sakin görünüyordu. Ne kadar da rahattı.
"Ee.. beğendin mi partiyi?" dedi Buse.
"Ah tabi çok güzel. Burası sizin mi?"
"Evet annem işletiyor. Bu yüzden işim pek de zor olmadı."diye etrafa gülücükler saçtı.
Gecenin sonunda beni Oğuzla birlikte bırakmak istedi. Nasıl diye düşünürken kafamın karıştığını anladı ve bana dışarıda duran dönemin en iyi arabalarından birini gösterdi.
"Ne yani ? Sen mi süreceksin?"
" Beğenemediniz mi?" diye sordu şakayla karışık.
" Hayır .. Yani biraz fazla içmedin mi?"
"Korkma bişey olmaz ." diye güldüler Oğuzla.
Anlaşılan alışkındı.Yaşına göre güzel kullanıyordu. Üstelik sarhoş sayılırdı. Evimin önüne geldiğimizde herşey için teşekkür ettim ve arabadan inecekken kolumdan tuttu.
" Rica ederim. "
Sınıfta Okanla sohbet ediyorduk. Kadir henüz gelmemişti. Haftasonu bana yerleşeceklerdi. En azından kafa dağıtırdım, benim içinde iyi olurdu.
Kafam resmen çatlıyordu. Okan'a dün geceyi anlattığımda çok gülmüştü. E sonuçta beni azda olsa tanıyordu. Sonra kendisinin nasıl içmeye başlamasını anlatmaya başlamasıyla muhabbet oldukça uzadı. Hocanın girmesiyle herkes yerlerine süzüldü. Bugün ders mers çekemiyordum. Tamam! Sonunda bende İstanbul'a ayak uydurmuştum. Kabul ediyorum!
Öğle yemeğinde direk bir kahve almıştım. Başka türlü olmayacaktı. Her zaman oturduğum yere oturdum ve düşüncelere daldım.
Daha bundan bir hafta önce yüzüme bile bakmayan o havalı kıza neler olmuştu?
Yanındaki o garip tip ise ayrı bir düşünce konusuydu.
![](https://img.wattpad.com/cover/31594190-288-k360554.jpg)