**
Bir hafta geçmişti ve babam çok iyiydi.Tabi yanımda olmadığı için Melis'e de bir hafta trip atmıştım.. O da haklıydı ama olsun.Maksat ibnelik.Şuan yanımda ve Emreyi çekiştiriyoruz.
''-Ciddi diyorum söylediklerinden bir şey çıkartamıyorum ben'' diye yakındım.
''-Çıkart o zaman Emreden'hoşlanıyorum.''
Melisin bir erkek bulduğuna mı seviniyim yoksa kuzenim Eylemin haklı çıkmasına mı üzüliyim bilemedim.Eylem demişti ulan.Yani en azından kastetmişti.Bense ciddiye almamıştım.Bana sorarsanız ikisiyle de çıkabilirdi aslında.Eylemin Emreden hoşlandığını anlaması gerekiyordu.Çünkü genelde pot kırardı.
''-Kaç senedir takılıyoruz şimdi mi hormonların coştu'' diyebildim sonunda.
Sırıtarak onayladı.
***
Bu akşam herkesi bizim evde toplayacaktım.Daha doğrusu onlar hem babamı ziyarete gelicek hemde biraz kafa dağıtacaktık.Mutluydum çünkü akşam olacaklardan haberim yoktu .
Salondan mutfağa koşuşturan Melisi bir süre izledim.
''-Kızım hergün gördüğün adam niye mal mal hareketler yapıyon''
''-Evet ama bu akşam ilk defa o gözle bakıcam.'' Diyip sırıttı.Bu aralar sürekli sırıtıyordu.Şüphelenmeli miyim? Emrenin yanında Eylem ve önceden takıldığımız Eda ve Sercan çifti de vardı.Evet çıkıyorlar.Tamam susun.Olmayanlarda var yani.Hıhı öyle.Kes.
Kapı çaldığında topuklu ayakkabılarıyla neredeyse kapıyla ilişkiye girecek durumda olan Melis'i görmemle yüzümü buruşturdum.
-''O aynayı sen saçını kontrol et diye koymadık oraya.'' Evet boy aynasından bahsediyordum.-''Ayrıca burası benim evim siye''
diyerek onu dışladım.Yaptığımız uzun kavga onun saçının bozulmasıyla sonuçlandı. "Seni sürtük" En sonunda ikimizin de poposuyla kapı açılmıştı.İçimden küfürler savururken gülümsemeye çalışan bir yüz gördüm. Aynen.Evet evet bildiniz.
Melis haykırdı.-"Ve Hakan gelip içine eder" diye göz devirme temalı konuşmasını yaptı.
Tam o sırada babam koltuktan kalkıp yanımıza gelmeye çalıştı.Niye koltuktan kısmını vurguladım bilmiyorum.
-"Gel oğlum gel bizde seni bekliyorduk."
Babama -ha birde haberimiz vardı- diye geçiştirip zırvaladıktan sonra Hakan tam adım atacakken koluna biri girdi.
Şimdi konuşma sırası bendeydi.
-"Ne sikime burdasın."
Bana göz devirdikten sonra o yanmaktan helak olmuş saçlarını arkaya attı.Leylaydı işte evet bildiniz.
-''Öncelikle bana söylediğin şeyin sende olduğunu sanmıyorum'' deyip beni kenara ittirdi.Beni? İttirdi?
-"Sadece bu akşamlık sabretsen" diye yakınan Hakana döndüm.
-"Sadece bu akşamlık sorun çıkartmasa."
Babama bir *geçmiş olsun valla bizi çok korkuttun be * fastından sonra odaya doğru ilerledik.Leyla ve babam iyi anlaşıyorlardı.Çünkü onun babası benim babamın yakın arkadaşlarındandı.Sonuçta biz de önceden yakın arkadaştık demiştim.Tabi kızının sevgilisini kapmaya çalışan bir sürtük olduğunu bilmiyordu.Hakandan sıkılıp arada başka erkeklerle yatan bir kız olduğunu da.Ah pardon kız dedim.Bahsettiğim iki sevgilinin işleri çıktığı için gelemediler.Artık ne işlerinin olduğu sizi bağlamaz.Tabiki de fesat değilim mal mısın.
Hep birlikte bir masaya oturduğumuzda ilk fikir Emre den çıktı.-Şişe çevirmece- diye piç smile yaptı.Hadi ama fazla ergence.Hakan'ın yanında oturan Leyla -ayyy eveeet- diyerek cırlamayı da ihmal etmedi.Kim bilir ağzımdan neler almaya çalışacaktı.Sürtük.Hayır bunu demekten bıkmayacağım.Her ne kadar itirazlar yükselsede en sonunda onayladık.Melis sürekli Emre'ye bakıyordu.Emre de arada fark edip gülümsüyordu.Ama Eylemin gözlerinin dolduğunu da çok net fark ediyordum.Emre de sanki bunun farkındaymış gibi hareketlerine dikkat ediyordu.Şişeyi alıp çevirmeye başladım.Buna itiraz eden Leyla kızımız-''Niye ilk sen çeviriyosun'' temalı konuşmasını yaptığında
-''Benim evim benim şişem ve benim arkadaşımın söylediği oyun'' diyerek Emre'ye baktım.Yüzünü buruşturdu.Kulağıma fısıldayarak: