Gökalp mahallesinde satırlara dökülen aşkların hız kesmeden devam etmesinin hemen ardından... Yıllar yılı içinde biriktirdiği o büyük aşkı daha fazla kaldıramayan Meryem için hayat, zorlu mücadelelerle geçip gidiyordu. Kalbini demirden pençelerle sıkıştıran o aşk için canını dişine takarak savaşmasına rağmen yine de hiçbir çaba elde edememek genç kadını çılgına çeviriyordu. Biliyordu, aşkı karşılıksızdı; sevdiği adam ona karşı bir şeyler hissetmiyordu ve muhtemelen de hiçbir zaman hissetmeyecekti. Bu gerçek Meryem'in yüzüne her gün bir tokat gibi çarpıyor ve onu hayal alemine dalmaktan son anda kurtarıyordu. Öte yandan Gökalp mahallesinin en korkulan adamı unvanına sahip Mert için de hayatın pek kolay olduğu söylenemezdi. Mert genel olarak hayatını sınırlarda yaşamayı seven bir adamdı. Agresif ve hoyrattı. Kendisi istemedikçe hiç kimse onun alanına giremezdi. O namı diğer Kasımpaşalı'ydı. Lakabının anılması bile çevresine korku salmasına yetiyordu. Mert bir gün, yüreğinin derinliklerinde bir yara olarak taşıdığı o büyük sırrın kendisini yiyip bitirmesine dayanamayıp yaşadığı yerden ayrılmak zorunda kaldı. O mahallede son gördüğü şey ise Meryem'in gözlerindeki o yakıcı ifade olmuştu. Bunu, ondan ayrıldığı dakikadan itibaren asla unutamamıştı. O, sevdiği kadın için yanmayı göze almış cesur bir adamdı ama aynı zamanda, sevdiği kadını ardında bırakıp gidebilecek kadar da korkaktı aslında. Yıllar sonra geri döndüğünde ise... Her şey değişmişti. Ya da aslında her şey yeterince değişmemiş miydi?.. Bilinen tek bir şey varsa o da bu kez aşkı için çabalayanın Kasımpaşalı olacağıydı... Kaderi baştan yazan iki karakterin, birbirleri için nasıl savaşlar verdiklerine şahit olacağınız bir aşk romanı!
62 parts