Ölüm son uyku değil, son uyanıştır. Artık zamanın sizin için bir değeri yoksa yaşamak için bir sebebiniz kalmamış demektir. Her şey anlamını yitirmiş bir boşluktan oluşur. Hayat ve ölüm arasında ki çizgi yok olmuş, zamanın bitmiştir. Ve ben, zamanın karanlığında sıkışan zavallı, sakat bir ruhtum. Yaşamak için bir sebebim yoktu, kim bilir belki de yaşarken ölmeyi seçenlerdendim. Şimdi ise bir ölü olarak yaşamayı seçiyordum. Karanlık, şimdi bana kalan tek şeyin peşindeydi. Ruhumun. Beni ona mahkum kılmış, kara bir lanetle kendisine mühürlemişti. Kurtuluşumun hikayesi gece kadar siyah bir ruha sahip o variste yatarken yapabileceğim çok fazla bir şey yoktu. Tabi planlarım arasında onun evcil hayaleti olmak da öyle. Bu kaçışın hikayesi, bu cesede hapsolmuş sakat bir ruhun kalp atışlarıydı.