ek bir kapı. Kimse kapalı kapıların ardında ne olacağını bilmez; loş, sessiz bir huzursuzlukla dolu bir beklenti vardır, geleceği görememenin ağırlığı içinde. O kapının açılıp açılmayacağı düşüncesi, içimde ince ince bir huzursuzluk yaratır. Beş dakika önce yanımda olan, varlığından şüphe etmediğim ve sesi hâlâ kulaklarımda çınlayan birinin o kapıdan çıkabileceğini hayal ederim. Bu bilinmez bekleyiş, beni keşkelerle iyikiler arasında bir ikileme sokar, tercihlerimi sorgulatır, pişmanlıkla doldurur. Bir kapının önünde, belki yanlış verilmiş bir kararla en güzel Kasım hikâyemi yazacağımı bilemezdim. Ve bilmediğim bir şey daha vardı: O kapının önünde doğru gibi görünen tek bir kararın, bir gün "Kasım Suçum" olacağını da bilemezdim. Bilemedim. O suç yalnızca senin değil, benim değil... Bu, bizim Kasım suçumuzdu. ﹏𓊝﹏𓂁﹏