buz tutmuş o ıssız eski park içinden,
iki hayaletti demin kayıp geçen.
gözleri sönmüş, gevşemiş dudakları,
güç duyulur neler fısıldaştıkları.
buz tutmuş o ıssız eski park içinde,
geçmiş günlerden söz etti iki gölge;
"Eski coşkumuzu anımsıyor musun? "
"Ne diye anımsayayım istiyorsun?"
"Yüreğini yine titretir mi adım, yine girer miyim düşüne?"
"Yok canım!"
"Ah o dudaklarımızın birleştiği anlatılmaz mutluluk günleri!"
"Belki."
"Gök masmaviydi, umut koskocaman."
"Umut kaçtı kara göğe darmaduman."
böyle geçtiler yoz yulaflar içinden,
yalnız geceydi sözlerini işiten.
[paul verlaine]
ar'01:00