2. Bölüm: "Haesoo'yu Görmemeli"

1.6K 125 64
                                    

"Evet Min Yoongi." Dedim bacaklarımı kendime çekerek. Niye ağızları açık şekilde bana bakıyorlardı? "Biz onu neredeyse 2 yıldır tanıyoruz." Dedi Jungkook. Anlamadım? O 2 yıl mı demişti? "Namjoon Jin hyung ile yeni tanıştığı zaman bizi de onunla tanıştırmak için bir yer de buluştuk ve o gün Yoongi hyung da gelmişti." Jimin şaşırarak konuşurken kaşlarımı çattım. Hangi ara Yoongi ile bu kadar yakın olmuşlardı?

"Ama sen nasıl hiç onunla karşılaşmadın anlayamadım hyung." Ellerini saçlarına götürdü Jimin. "Haesoo ile ilgilendiği için bizimle hiçbir yere gelmiyor. O yüzden Yoongi hyungu da görmemiş olabilir." Dedi Jungkook. Yoongi ile resmen kardeş olmuş bunlar. Neyse bu beni ilgilendirmezdi. "Mümkünse onunla olan ilişkinizi kesin. Haesoo'dan haberi olmamalı." Dedim. Onun kızımdan asla haberi olmamalıydı. "Merak etme hyung. Ondan size bahsetmedik ve bahsetmeyeceğiz de." Jungkook'a sadece baş salladım.

"Yoongi'nin kızımı görmemesi gerek. Gördüğü an da kendi kızı olduğunu anlar." Haesoo ona çok benziyordu. Minik burnu, küçük gözleri, dudakları ile tam bir Min Yoongi'ydi. "Tamam hyung endişelenme. Yoongi Haesoo'yu görmeyecek." Dedi Jimin.

"Her neyse bu konuyu kapatmak istiyorum." Dedim. Çok fazla uzamıştı ve ben huzursuzlanmıştım. "Ben biraz Haesoo'nun yanına gideyim. Sonra da çıkarız." Dedi Jimin. O Haesoo'nun yanına giderken Jungkook'ta ayağa kalkmıştı. "Hyung lütfen kendine iyi bak. Canını sıkma." Kısa bir sarılma sonrası Jimin de gelmiş ve o da Jungkook gibi aynı şeyleri söyleyerek evden çıkmışlardı.

Yine tek başıma kalmıştım. Kendi ayaklarımın üzerinde durabiliyordum ama ufak bir esinti beni yerle bir etmesinden korkuyordum. Yıllar boyunca hem okumuş, hem çalışmış, hem de Haesoo'ya bakmıştım. Kendim ile büyütmüştüm onu. Jungkook ve Jimin de elinden geleni yapmıştı. Onlar olmasaydı asla bugünlere gelemezdim. Şimdi ise mesleğimi alalı 1,5 yıl olmuştu. Kızıma daha iyi bakıyordum aldığım yüksek maaşla.

Akşam olduğunda Haesoo'yu yatırırken alnını öpmüştüm. "Neden bu kadar heyecanlı görünüyorsun?" Dediğimde gülümsedi. Benim minik prensesim çok tatlıydı. "Yarın öğretmenimiz bize çikolata verecekmiş baba. O yüzden çok heyecanlıyım." Bir çikolata için ne kadar da mutlu görünüyordu. "Neden verecek peki?"

"Ben ve birkaç arkadaşım sorduğu soruyu bildiğimiz için." Evet bunu söylemişti sanki. "Aferin sana ve iyi geceler." Dedim. Aklımda bir şey tutamamak beni deli ediyordu. Yoongi'yi düşünmekten kızımı ihmal etmiştim. "Sana da iyi geceler baba." Odasının ışığını söndürerek kendi odama geçtim.

#Yoongi'den

Sabahtan beri bitmek bilmeyen dosyaları imzalamakla meşguldüm. 2 gündür kafamı kaldıramıyordum. Herkes yemek yerken ben hala şirkette iş bitirmek ile uğraşıyordum. Bunlardan nefret ediyordum. Genç yaşımda gezip tozmak varken ben her günümü burada öldürüyordum. Son dosyayı inceleyip imzamı da attıktan sonra arkama iyice yaslanmıştım. Artık eğilmekten belim ağrıyordu.

Kapı tıklanmış ve gel dememi beklemeden Jin içeri girmişti. Kendi kafasına göre oturmuş ve elindeki dosyaları önüme koymuştu. "Bunlar da mı imzalanacak?" Diye sorduğumda o "Hayır." Demişti. E o zaman neden önüme koymuştu ki? "Yarın ilkokula gidiyoruz Yoongi. Bu gideceğimiz okul hakkında bilgi." Neden gidiyoruz diye sormayacaktım çünkü biliyordum. "Bunu yer yıl yapmaktan bıktım."

"Ama baban bıkmamış. Ben alınacak oyuncaklar listesini hazırladım. Dosyanın içinde duruyor. Sen de bir göz at istersen." Babam eskiden her yıl ilkokullara gider ve küçük öğrencilere hediye alarak onları mutlu ederdi ve bunu benim devam ettirmemi istemişti. Her ne kadar saçma bulsam da kabul etmiştim.

"Bence çok eğlenceli. Hepsi çok küçük ve tatlı. Sıkıp sıkıp yiyesim geliyor onları." Jin gözlerimin önüne geçen yılı getirirken yüzümü buruşturdum. Gereksiz şeylere ayrı bir merakı vardı. "Lütfen oraya gittiğimizde en azından çocukların başlarını okşa." Dediklerini duymazlıktan gelerek "Git yemeğini ye ve beni rahat bırak." Dedim kravatımı düzelterek. "Namjoon daha gelmedi. O gelince yiyeceğim." Saatine bakarak yüzünü düşürdü.

Encounter |Sope✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin