ANTÍ ÍLLUMÍNATÍ

İlluminati'de Sembolizm

Kavramlar ve semboller bir öğretinin, bir toplumun kalbidir. Çünkü öğretinin, dinin veya ideolojinin en büyük özelliği yayılmak ve insanlara ulaşmaktır. Bunu da kavram ve sembollerle insanın kafasına kazırlar. Siz bir sembolü gördüğünüz zaman sadece şeklini değil aynı zamanda manasınıda aklınıza getirirsiniz. Elbette İlluminati'nin de kendine göre kullandığı simgeleri ve bu simgelerin kendilerine göre anlamları ve enerjileri var. Şunu da bilmek gerekir; İlluminati, popüler kültürün ortaya çıkarttığı yeni birşey değil. Tarihin her döneminde illuminati zihniyeti insanlığı takip etmiştir. İsmi İlluminati olmamıştır da efendime söyleyeyim balotelli olmuştur ya da başka birşey. Önemli olan sistemin kendisi çünkü modernitenin getirdiği bazı değişikliklerin haricinde bu gizli oluşumun ritüelleri ve amaçları hiç değişmemiştir. Biraz bunları irdeleyelim bakalım;

Mısır medeniyeti her haliyle insanın ilgisini çeken bir medeniyet olmuştur. Bu medeniyet bugün bile bir muamma olarak görülüyor. Bugün İlluminati diye bildiğimiz elit örgüt simgelerini, öğretilerinin kökenini Antik Mısır'dan alıyor. Demek ki Eski Mısır'ın bu herifler için bir önemi muhakkak var.

Şimdi malumunuz Mısır'ın o dönemde ki kavimlerden her yönden üstünlüğü yadsınamaz bir gerçektir. O dönemde ki kavimlere üstünlük kurmalarını her ne kadar anlayışla karşılasak da bizim çağımızdaki teknolojiyi yakalamalarını hatta geçmelerini asla kabul edemeyiz. Mısır medeniyetiyle ilgili bugün elimizde ki bilgilere bakarsak bunu söyleyebiliriz. Bugün hala biz mısırlıların bu teknolojiye nasıl eriştiklerini anlayabilmiş değiliz. Şimdi bu toplumun bunca bilgiyi kim tarafından, nasıl edindiği sorusunun cevabı bilinmemekle birlikte bazı çevrelerce mısırlıların uzaylılar tarafından yardım aldığı(ya bi çekin gidin abicim ne uzaylısı) kabul edilir. Bazılarıysa mısırlıların zeki bir millet olduklarını ve bütün bunları tamamen kendi kendilerince bulduğunu söylerler. İyide kardeşim bizde mi bir mallık var yoksa bu heriflerin hepsinin IQsu 140'tan fazla olduğundan dolayı mı tıptan mimariye, astronomiden matematiğe v.s hepsine hakim olabiliyorlar. Neden adamların bulduğu bi pisagoru, bi kuzey eksenini biz bunlardan çok sonraları icat ediyoruz?

Tamam ağzımda ki baklayı çıkarıyorum. Bu heriflerin büyüyle efendime söyleyeyim medyumlukla ve olmazsa olmazları bir sürü fizikötesi yaratıklarla alakası var. Ee tabi büyüyle de bu kadar haşır neşir olan bir toplum bu gibi şeyleri kimden öğrenecek? Tabi ki cinlerden-şeytanlardan öğrenecek başka kim bilir böyle şeyleri. İlluminati ve illuminati gibi okült örgütlerin temelinde de büyücülük vardır. Bak dostum şayet maneviyatla işi olmayan biriysen bu cevabım seni tatmin etmeyebilir ama ilerki yazılarımı da okursan bana hak vereceksindir. Günümüz elitlerininde bu kadar güçlü, bu kadar ele avuca sığmaz olmalarının nedeni senelerden beri devam ede gelen gizli ritüelleri, Şeytan'la olan işbirliğidir. Eğer Kur'an'ı türkçe okuyorsanız göreceksiniz ki Kur'an'da Firavun ve Mısır hakkında geniş bilgilere yer verilir. İyi ama Kur'an pek çok helâk olmuş sapkın kavimlerden bahsederken neden özellikle Mısır üzerinde bu kadar yoğunlaşmış? Yok kardeşim yok bu mısırlılarda var bi bit yeniği...

Mısırda yapılan büyüler elbette ki halk tarafından da biliniyor ve insanları etkiliyordu. Firavun kıssasını Kur'an'da ki anlatımıyla biliyoruz demi ve bu Firavun'u ikna etmek için Hz.Musa(a.s) da Allah'ın izniyle büyücüleri yenmiştir(bak dikkatini çekiyorum yine büyü var) ve israiloğullarının mısırdan göçü başlamıştır. Kur'an'da anlatılan bu hikayede dikkatinizi çekecek şeyler şunlardır;

# Firavun kendisini tanrı ilan etmiş ve herşeye hakim olmaya çalışıyor tıpkı günümüz firavunları gibi.

# Büyücülük çok yaygın ve pekçok insan bunun gizeminden dolayı etkileniyor, ilgileniyor.

Bu iki durum bugün ki İlluminati'nin felsefesi gibi birşey. Hikaye devam ediyor; Bu İsrailoğulları, Mısır'ın okült kültürünü iyice benimsemişler anlaşılan. Öyle ki Musa Aleyhisselam ile Mısır'dan çıktıktan sonra Kızıldeniz mucizesini görmelerine rağmen ilk fırsatta altından buzağı yapıp tapmaya kalkışmışlardı ki putu yapan kişi olan Samiri " Ben onların görmediklerini gördüm "(1) demiştir. İşte Mısır'da öğrendikleri bu öğretileri kendi kültürleriyle yoğurarak ilerde Kabala(Kabbalah) ilmini ortaya çıkardılar. İlerde Süleyman peygamber(a.s) zamanında da bu Kabala ilmini dahada geliştireceklerdir. Kabalanın her ne kadar Museviliğin tamamlayıcısı olduğunu iddia etseler de aslında kabala büyücülüğün, Şeytan'a tapınmanın yol ve yöntemi haline gelmiştir.

Konuyu toparlamak gerekirse; Yıllardan beri devam ede gelen büyü, sihir gibi bir sürü gizemli şeyin kökeni Mısır'da yatıyor ve o dönemlerdeki büyücülük belkide tüm tarih sahnesinde ki zirve dönemini yaşıyor ve günümüzde ki İlluminati'nin asıl güç kaynağı da okültizm olduğu için bir nevi atalarının izinden gidiyorlar. O İsrailoğulları'nın öğretileri günümüzde de devam ediyor. Hani o Yahudi Aileler varya heh işte onlar bugün rastgele piramitin tavanında değiller. Görüldüğü üzere kabalanın aslında Yahudilik'ten daha eski Antik Mısır'a dayalı bir öğreti olduğu görülüyor. Günümüzde de kabala Antik Mısır'da ki büyücülüğün bir nevi devamıdır, volume II'sidir.

---------------------------

1-) Taha suresi 96.ayet