üç, beraber çalışalım

152 28 2
                                    

sınıf gayet sakindi. her kes kendi işleriyle meşguldü. bazıları sohbet ediyor bazıları uyuyor bazıları ödevler ile meşguldü.

han jisung uyuyanların arasındaydı. sınıfa ilk geldiğinden beri bir sürü kişiyle arkadaş olmuştu ama yine de yalnız takılmayı seviyordu.

lee minho ise kendi sırasında telefonuyla ilgileniyordu. jisung'un hafızasını kaybettiğini biliyordu. bir kaç dersten sonra şoku atlatmış ve en iyisinin-bunun kendisinin kalbini acıtacağını bilse bile-hiç bir şey olmamış gibi devam etmek olduğu sonucuna varmıştı. zaten kendisiyle de pek konuşmamıştı. bu yüzüne bile bakamıyor olduğundan kaynaklanıyor olabilirdi de.

sınıfa giren sınıf öğretmeni ile her kes kendi sırasına geçmiş ve elinde kutu olan öğretmenlerine bakmıştılar.

"çocuklar, ingilizce ödeviniz için bir şey hazırladım. bu kutunun içinde bazılarınızın ismi var. ben çağırdıklarım bu kutudan bir kağıt seçecek ve o kişi ile birlikte ingilizce sunumunu hazırlayacak. böyle daha eğlenceli olabileceğini düşündüm."

tüm sınıf öğretmenlerinin dediği gibi yapmış ve birbirleri ile eşleşmiştiler.

sıra minho'ya geldiğinde çocuk eline geçen ilk kağıdı aldı ve açtı. gördüğü isim ile kısa süreli bir şok geçirmiş-hatta bunun bir kamera şakası olduğunu bile düşünmüş- sonrasında hemen toparlamıştı.

"han jisung."

____________________________________

____________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
kelebekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin