BÖLÜM 6: "SAAT"

143 6 0
                                    

Kalemin yere düştüğü anda çıkardığı ses sınıfın sessizliğine adeta bomba etkisi yarattı. Onu izleyen birden çok göz vardı dersin başından beri; şimdi de kalem sayesinde geri kalan gözler de ona döndü. O ise hiç istifini bozmadan frikik vermemeye dikkat ederek yavaşça yere eğilip kalemi aldı.

"Evet çocuklar, bu sene bizim için oldukça önemli. Bildiğiniz üzere gelecek yıl üniversite sınavına gireceksiniz. Bu sınava sadece bir yıl çalışmakla istediğiniz üniversiteye giremezsiniz. Bundan dolayı temeli sağlam atmaya çalışalım. Üniversite..."

Hocanın nutkunu bitirmesi yaklaşık yarım saat sürmüştü. Son on dakika kala serbest bırakmıştı.

"Eee anlat canım. Neler yaptın yaz boyu?"

Sorunun sahibi Leyla'ydı. İsmi gibi simsiyah saçlara sahip sıra arkadaşı, Mecnun'unu bulmaya çalışan; bu amaç uğruna çok sayıda erkek arkadaşı olan Leyla.

Sınıfa girdiği esnada ilk fark ettiği şey arka sıranın işgal edilmiş olduğuydu.

Oysaki bu yıl arka sırada oturmayı planlamıştı.

Neyse ki Leyla'nın ustalıkla yaptığı tehditler sayesinde cam kenarı olmasa da orta sıranın arka sırasına oturabilmişlerdi.

Derslerde uyumayı pek sevmese de Leyla için oldukça iyi olmuştu. Uykucunun tekiydi arkadaşı. Naz'ın da dersleri pek takmadığı söylenirse gayet mutlu hissediyordu.

Ta ki...

O sınıfa girinceye kadar...

Kalbinin atışının hızlanacağını sanmıştı ama sadece sanmakla kalmıştı.

Hiçbir şey hissetmemişti ona karşı.

Ne pişmanlık, ne heyecan ne de nefret...

Neden buradaydı ki?

Tam kendi kendini sorguya çekeceği sırada hoca içeri girmişti.

O çok yakınına hatta yanına kadar geldiğinde kokusu burnuna çarpmıştı.

Hoca oturun şeklinde elini havada sallayıp defteri imzalamaya başlamıştı.

Arka sıraya mı oturacaktı?

Bile bile, göre göre, isteye isteye arka sıraya mı oturacaktı?

Kendisi için değişen hiçbir şey olmadığı için umursamaz biçimde sıraya oturmuştu.

O ise ayakta beklemeye devam etmişti.

Naz başını hafifçe yukarı kaldırıp yüzüne tek bir ifade dahi yansıtmadan karşısındakini süzdü.

Leyla'nın sesini duyacağına bu kadar sevineceğini hiç düşünmemişti.

Saçlarını tek eliyle geriye doğru atarak sağ tarafına döndü.

'Şehir dışındaydım. İzmir'de, kuzenlerimin yanında geçirdim tatilimi."

Leyla'nın tatilinin nasıl geçtiğini sormaya gerek duymadı. Arkadaşını biraz tanıyorsa dönem boyunca anlatacaktı tatil anılarını.

"Tatil sana yaramış ama tatlım. Çok zayıflamışsın. Üstelik çok da güzelleşmişsin. Nasıl yaptın biraz anlatsana Naz."

Yaz boyunca sürekli bu tür sorularla karşılamıştı yeterince. Artık sıkılmıştı.

"Ben sana daha sonra ayrıntılı şekilde anlatacağım canım." sıkılgan biçimde dile getirmişti bunu.

Leyla da anlamış olacak ki pek üstünde durmadı. Yan sıraya laf anlatmaya başladı.

SADECE İZLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin