İyi Okumalar
Bölüm Şarkısı; Adele - Lovesong
Bölüm On üç; 'Nefes'
Tilki ameliyathanenin önünde sinirine hakim olamayarak yürümeye devam etti. Bir sağa bir sola dönmeye devam ederken onun bu halini izleyen Acar oturduğu yerden kalkıp Tilki'nin önüne geçti ve derin bir nefes vererek mırıldandı.
"Otur artık şuraya oğlum, sağ salim çıkacak. Hadi." Tilki'nin bakışları karşısındaki adamı bulurken ellerini saçlarından geçirip sorgulayıcı bir şekilde konuştu.
"Aklım almıyor, yeri bizden başka kimse bilmiyorken o adam nasıl buldu?" Acar kaşlarını çatıp sıkıntılı bir nefes verdikten sonra kafa salladı. O da aynısını düşünüyordu. Ama adamlarının arasında kendisini satacak kimse olmadığına da emindi.
"Her adımımızı izliyor olmalı. Daha dikkatli olmalıydık. En azından, Vera'ya zarar vermeyeceğinden eminiz." Tilki duraksadı ve göz ucuyla adama bakıp alayla konuştu.
"Cihangir uyandığında ne diyeceğim ben abi? Vera'yı aldı ama korkma zarar vermeyeceğinden eminiz mi? Bırak Allah aşkına. O adam manyak. Vera'nın yanında kaldığı her dakika daha da tehlikede olacak." Acar anlayışla kafa sallayıp elini Tilki'nin omuzuna yasladı ve bir kaç kere vurup telkin edici bir ses tonuyla konuştu.
"Her yerde aratıyorum, eninde sonunda bulunacak." Tilki Acar'dan bakışlarını çekerken kafa sallayıp yanaklarını şişirdi. O sırada ameliyathanenin kapısı iki yana aralandığında doktorun çıktığını gördüklerinde ikiside ona doğru yöneldi.
Doktor elindeki eldivenleri çıkartırken önüne gelen iki adama baktı.
"Cihangir Bey'in yakınısınız sanırım." Tilki kafa sallayıp adamın konuşması için beklediğinde doktor derin bir nefes verdi.
"Elimizden geleni yaptık. Şuan durumu kritik, yoğun bakıma alıp uyanmasını bekleyeceğiz." Tilki derin bir nefes verdikten sonra kaşlarını çatıp tereddütle konuştu.
"Peki, ne zaman uyanır?" Doktor dudak büküp kafasını iki yana salladı.
"Bu hastaya bağlı. Ve sizin de polise ifade vermeniz gerekiyor. Kurşun yarasını bildirmek zorundaydık." Doktor konuştuktan sonra koridorun sonundaki polislere eliyle işaret yaptığında Tilki omuzunun üzerinden kendilerine doğru gelen polislere baktı ve doktora dönüp kafa sallayarak mırıldandı.
"Teşekkürler." Doktor yanlarından ayrıldığında Tilki elini cebine atıp cüzdanını çıkardı ve yanlarına gelen polislere kimliğini gösterdi. Polisler Tilki'ye selam verdikten sonra konuştular.
"Rapor yazmalıyız komiserim, nasıl oldu olay?" Tilki olanları anlatmaya başlayacakken koridorun başında Emir'i gördüğünde yanındaki Acar'a döndü. Acar'ın omuzuna elini yaslayıp polisleri işaret etti.
"Sen anlatırsın olayı abi." Acar anlayışla kafa sallarken Tilki onları arkasında bırakıp Emir'e doğru ilerledi. Emir koştuğu için nefes nefese bir şekilde duvara tutundu ve yanına gelen Tilki'ye bakarak telaşlı bir sesle konuştu.
"Cihangir vurulmuş, durumu nasıl?" Tilki elini ensesine atıp sıkıntıyla kafasını iki yana salladı.
"Belli değil." Emir yavaşça kafa salladıktan sonra göz ucuyla polislere bakıp mırıldandı.
"Vera'nın da kaçırıldığını duydum." Tilki suratını buruşturup ne kadar berbat bir durumda olduklarını bir kez daha farkederken arkasındaki duvara yaslandı ve kafa salladı çaresizce.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TANIK (DURAKLATILDI)
RomanceYolları kesişen iki insan. İntikam için birbirine güvenmek zorundalar. Birbirlerine yaslandıkça, bir daha birbirinden uzaklaşamayacaklar. Bu onların birbirine tutunup hayatta kalış hikayesi. Komiser Cihangir; iş arkadaşlarının intikamını almak içi...