Rebel | Daddy Issues

18

..."Sen çok, çok yaramaz bir kızsın, Asya."...
***

"Ee, yaramaz kızlara ceza falan vermiyor musun?" Yüzümü yüzünden uzaklaştırıp yatağın üstüne oturdum ve ellerimi iki yana yasladım. Erdem'in gözleri irileşti. Bunu muhtemelen o bile beklemiyordu.

"Ne?"

"Daha açık nasıl söylenir bilmiyorum." Erdem gülerek başını iki yana salladı.

"Kaç yaşındaydın?"

"Bir ay sonra on dokuz." Erdem gülerek yatağın diğer köşesine oturdu.

"Senin gibi genç ve güzel bir kızın beni..." doğru kelimeleri arıyor gibi duraksadı. "Her neyse, teşekkür ederim, gururum okşandı."

"Sence güzel miyim?" Erdem şaşırmış gibi kaşlarını kaldırdı ve yüzüme baktı.

"Ne?" Bu adam gerçekten ne kadar yakışıklı olduğunun farkında değildi. Her güzelin bir kusuru oluyordu işte.

"Sence güzel miyim?" Bu sefer daha yavaşça sordum. Erdem dudaklarını yalayıp kaşlarını hafifçe çattı ve gözlerini kıstı. Vay.

"Evet."

"Evet, ne?"

"Evet, güzelsin." Sırıtıp popomu yatağın üstünde kaydırdım ve Erdem'e yaklaştım.

"Sen de fena değilsin." Gülerek konuştuğumda Erdem başını geriye atıp kahkaha attı. Kahkahası da iyiydi, kimse can çekiliyor gibi bir ses çıkmıyordu.

"Teşekkürler." Popomu biraz daha kaydırıp tam yanına geldiğimde gülümserken kaşlarını kaldırdı.

"Artık bir adım atacak mısın? En azından kafanı yaklaştırsan?" Erdem tekrar güldüğünde ellerimi bacaklarına koydum ve ona tutunup gövdemi ona çevirdim, ayaklarımı yatağa çıkardım. Hiç de bir adım atacak gibi durmuyordu ama geri de çekilmiyordu. Ayrıca odamda da öpüşmüştük, biraz nazlı biriydi. Yüzümü yüzüne yaklaştırıp burunlarımızın değmesini sağladım. Erdemin eli belime çıktığında dudağını kısaca öptüm ve o da karşılık verdi.

Dizlerimin üstüne çıktım, o da oturduğu yerden üstüme eğildi ve ellerimi boynuna çıkarırken onun elleri de sırtımda geziniyordu. Alt dudağı dudaklarımın arasına geldiği anda dişlerimin arasına aldım, bastırmadım ama bu yaptığım belimi tutuşunu sıkılaştırdı ve üzerime biraz daha eğilip beni yatağa yatırdı. Bir saniye gibi kısa bir anda tişörtünü çıkardı. Hah, istediğim olmuştu. Gerçekten insanüstü bir şekilde iriydi ve kaslı gövdesine bakınca, göğüslerinin benimkilerden büyük olma ihtimali oldukça yüksekti.

Çağan Erdem Arslan gerçek anlamda üzerimdeydi! Her an bayılabilirdim.

Kollarına tutundum, abartısız bir şekilde hayatımda gördüğüm en kocaman kollardı, tutunmak bile zordu. Eteğimin tamamen açıldığından zaten emindim ama Erdem'in rahatlığını düşünerek bacaklarımı araladım. Erdem dudaklarını çekip yüzüme yarım saniye gibi bir süre bakıp çenemi öptü ve oradan boynuma indi. Otomatik olarak başımı geriye attım ve sakallarını boynumda hissettiğim anda inlememi durduramadım. Dudakları değdiğinde gözlerimi kapattım ve ağzım artık tamamen açıktı. Erdemin parmağı dudaklarımın etrafında dolaşırken diğer eli belimden aşağı iniyordu ve dudakları hala boynumdaydı.

Gerçek anlamda, cennetteydim.

Gözlerimi açtığımda kafası boynumdan aşağı inerken bir eliyle çenemi tutuyordu ve bir parmağı dudağımın üzerindeydi. Dilimi dışarı çıkardığımda beklemeden parmağını ağzımın içine sokmuştu. Diğer eli kalçama inerken kendimi ona doğru kaldırdım ve o da kafasını kaldırıp yüzüme baktı. Yani, parmağı ağzımdaydı ve neredeyse bulanık görüyordum, yani harika görünmediğime emindim ama o parmağını ağzımdan çekip avcunu çeneme koyarak yüzümü tuttu ve dudağımı öptü. Bir eli hala kalçamdaydı ve altındaki kot yüzünden tenlerimiz birbirine değse de hiçbir şey hissetmiyordum. Sevmiş miydi sevmemiş miydi? Gözlerimi kırpıştırıp net görmeye çalıştım, zaten görüşümün neden bulanıklaştığını da bilmiyordum. Netleştiğinde hala gözlerime bakıyordu ve hala üstümde olduğuna inanamıyordum.