BİR VAMPİRİN GÜNLÜĞÜ

Jacooob!

Jacob'un kokusunu takip ediyordum.Bir ormanın içinden geçtim,daha sonra üzerinde hiçbir bitki olmayan boş bir arsaya geldim.Çok uzakta büyük,kırık dökük harabeye dönmüş bir yer gördüm.Sanırım Jacob ordaydı.

JACOB*****

Bir sandalyede bağlı oturuyordum.Üzerimde kalınca bir mont vardı,onlar girdirmiş olmalılardı.Hava güneşli olduğu için bayağı terlemiştim.Bir adam bana doğru geldi.

-Selam Jacob,iyi misin?

-Sen de kimsin?

-Sevgili ablanın terk ettiği eski sevgilisi.

-Ne!Benim ablam asla öyle bişey yapmaz.

-Emin misin?

-Benden ne istiyosun?

-İntikam.

-Saçmalama.

-Ablam seni seviyosa asla terk etmez.

-Ama yaptı işte.

İçimden

-Abla sen naptın?

ELSA*****

Nihayet önüne gelmiştim. Jacob konuşuyordu,duyuyordum. Onu bulmuştum.Şu an o kadar mutluydum ki anlatamam.Gizlice camdan içeriyi seyretmeye başladım.Bir adam Jacob'a okkalı bir tokat atmıştı.Canım çok yanıyordu,ama bu acıdan ziyade öfkeydi,o adama çok sinirlenmiştim ki duygularım havaya yansımıştı bile. Karabulutlar geliyor yağmur yağıyor,şimşekler çakıyor,gök gürüldüyordu.Umarım birşey çaktırmam.

JACOB***** 

Attığı tokattan sonra başımı yavaşça kaldırdım ve o lanet suratındaki bana olan iğrenç imalı bakışlarına aldırmamaya çalıştım.

-Ooooo, elektrik prensesin seni kurtarmaya gelmiş.Baksana şu havaya onu da ağırlayalım bari sevgilisine on numara misafirperverlik gösteriyoruz kendisine de aynı ilgiyi göstermek lazım.

-Bırak lan onu!!!

-Emredersin.

-Kes dalgayı senin sorunun benle bırak onu!

-Sorunum ablanla ama ben seni istedim çünkü sen onun herşeyisin. O kız da senin.

Ardından bağırışlarıma aldırmadan hızlıca çıktı ve Elsa'nın çığlıkları kulaklarıma büyük bir basınç uygularken canımın yanmasına engel olamadım.

Hemen sonra Elsa karşımda belirdi.En azından insaflı davranıp onu hemen arkamdaki sandalyeye bağlamıştı,arkamda derken onun yüzü benim sırtıma değil;sırtlarımız birbirine bakıyordu.Kısa bir süreliğine yanımızdan ayrıldı,gidince hemen söze başladım.

-Elsa,iyi misin?

-Evet,sen?

-İyiyim.

-O adam sana bir şey yaptı mı?

-Hayır,endişelenme.Ben iyiyim.

-Yalan söyleme,camdan her şeyi gördüm.Sana tokat attı.Seninle derdi neymiş?

-Bak,bunları sonra konuşalım,tamam mı?Şu an yanımdasın ve önemli olan da bu.Beni nasıl buldun?

-Bulurum ben.Jacob!Sana çok önemli bir şey söylemem gerek.

-Dinliyorum.

-Jacob sen element vampirisin.

-O ne ya?

-Normal vampirlerde mutlaka güçlerinin yanında bir element olur,ama sende 4 element de var.

-Peki nasıl kullanıcam?

-Bilmiyorum.

Arka odadan ayak sesleri duyuldu ve ardından yanımıza o şerefsiz geldi.

-Ne konuşuyorsunuz fısır fısır?

-Seni alakadar etmez!

-Benimle düzgün konuşmayı bir öğretemedim sana.

-Sen kimsin de ben senle düzgün konuşucam!

Arkama geçti ve Elsa'nın iplerini çözüp aniden kaldırdı.Hemen ardından bir tekme attı ve Elsa hızla duvara yapıştı.Duvarın çarpılan kısmı kırılmıştı.

-Elsa!

diye bağırdım.Ama o durmadı ve bu sefer de bir yumruk geçirdi o kusursuz yüzüne.Elsa acıyla inlerken sandalyeden kurtulmaya çalıştım.Ama olmuyordu.Elsa tam ellerini onun boynuna yaklaştırmıştı ki o birden bütün yeri toprakla kapladı.Kahretsin toprak Elsa'nın elektriğini alıcaktı.İşimiz daha da zorlaşmıştı.O bir Morby'di. Ve vampir avcıları asla yenilemezdi.Gözüm birden onun boynundaki boşluğa takıldı.Eğer bir vampir avcısıysa boynunda mutlaka dövmesi olmalıydı.O bir vampir avcısı değildi.

                                                                      ...

Vampir avcısı değilse o zaman neydi?Bir dakika ya,benim ablamın hiç sevgilisi olmadı ki!O zaman o Norb'du!

-Kaç! diye bağırdım Elsa'ya. Çünkü o bir canavardı.Hem de vampir kanıyla beslenen bir canavar.

Bir anda gözleri kırmızıdan mora döndü ve vücudu genişleyip pençeleri ortaya çıktı.

O anda bağlı olduğum zincirlerin yanma kokusuyla arkama baktım.Demirler eriyordu.Galiba buna içimdeki ateş neden olmuştu.Hızla koştum ve  Elsa'nın önüne geçtim. Elsa arkama saklanmış bir şekilde canavara bakıyordu.Korktuğu her halinden belliydi,çünkü birazdan kolum Elsa'nın uyguladığı kuvvete daha fazla dayanmayacak ve iflas edecek gibi görünüyordu.

ELSA***

Ellerimi yere koydum ve odaklanmaya çalıştım.Doğanın varlığı bana güç veriyordu.Bir süre daha böyle kaldıktan sonra ellerimi canavara doğru Jacob'un arkasına saklanarak ittirdim ve toprakta canavara doğru bir hareketlenme oldu.Ardından yerden devasa sarmaşıklar çıktı ve canavarı etkisiz hale gelecek kadar sıktı.Sonra Jacob sarmaşıkların üzerini toprakla kapladı ve sarmaşıklar toprağa kök saldılar.Hemen sonra Jacob toprağın altından canavarın olduğu yere ateşi doğrulttu ve içeride büyük bir patlama oldu.

Bunu da başarmıştık.O yanımdayken yapamayacağımız şey yoktu.Onu çok seviyordum ve o bunu bana hep hissettiriyordu.