Kırmızı Dokunuş

8.Bölüm - Eddy

Nefes nefese uyandım, demek hepsi rüyaymış. Yanımdaki sandalyede oturan kişi kolumu tuttu.

"İyi misin Suzy?"

Kim olduğuna bakmadım bile.

"Geçmiş." dedim fısıltıyla. Sonra da Nora'nın sözleri geldi aklıma. "Bir daha sözümü kesme. Eve filan dönmeyeceksin. Hafızan tamamen silindi, tabi geçmişe dair bir anı veya insan görürsen tekrar hatırlayabilirsin. Her neyse, şimdilik konumuz bu değil."

"Hey" diye hafifçe bağırdı. "Neyden bahsediyorsun sen?"

"Boşversene, gitmem gerek."

Kapıdan içeriye birisi girdi. Bella'ymış, ben ona gidecekken o bana gelmişti ne tesadüf ama.

"Yeterince iyiysen derse girmeliyiz."

"İstemiyorum, seninle konuşacaklarım var Bella."

"Peki, anlat."

"Rüy-" Sözümü kesen ne yazık ki Bella'nın cebinde öten bir aletti. Bella, hızla aleti cebinden çıkarıp baktı.

"Kahretsin, acil durum çağrısı. Gitmem gerekiyor."

"Hey, kime anlatacağım şimdi?"

Kapıdan çıkarken cevap verdi.

"Eddy sana yardımcı olabilir."

Çıkıp gittiğinde yanımdaki sandalyede oturan Eddy'ye baktım.

"Kahretsin!" diye bir söz çıktı ağzımdan. Yavaşça yattığım yatakta geriye gitmeye başladım. Bana yaklaşıyordu. "Uzak dur benden."

"Suzy, korkma lütfen, sana birşey yapmayacağım."

"S-sen, rüyamda g-gördüğüm.."

"Rüyanda beni mi gördün? Hadi ama, bana bundan korktuğunu söyleme."

"Sen.. Sen çok kötüsün."

"B-bunu da nerden ç-çıkardın?" Kekelemiş miydi?. Bu yalan söylediğinin kanıtıydı. Eddy kötü birisiydi.

"Git burdan!" diye cırladığımda sakin bir sesle cevap verdi. Sakin olması beni daha da korkuturken, giderek bana yaklaşması kalbimin hızını artırıyordu. "Hadi ama Suzy, ben kötü değilim."

İçeriye birinin girmesiyle kafam kapıya çevrildi. Aria'nın burada ne işi olabilirdi? "Aria!" diye bağırıp ona koştum. Sarıldığımda bana karşılık verdi. Geri çekilip Eddy'yi gösterdim.

"Eddy?" diye şaşkın bir ifadeyle baktı ona. Eddy herkese kötü mü davranmıştı? Eddy'ye baktığımda gözleri koyulaşıyordu. Bir kan kokusu almış olmalı diye geçirdim içimden. Eddy kocaman bir kahkaha attı. Alayla bir adım yaklaştı .

"Aria, Aria. Herşeyi bozdun!" yüzündeki alay korkunç bir ifade almış, kaşları çatılmıştı.

"Eddy git burdan." diye cırladı Aria. Neden Eddy bana iyi yaklaşmasına rağmen şuan böylesine kötüydü?

Eddy bana yaklaşıp saçlarımı okşadı ve boynuma eğildi. Boğuk ses tonuyla konuştu. Nefesi boynuma üflüyordu. "Bu küçük tatlı kızın tadına bakacaktım sadece." gözlerimden bir damla yaş düştü bu konuşmasıyla. Bir vampir tarafından ikinci defa ısırılmak istemiyordum.

Aria beni kolumdan çekip arkasına sakladı. "Sakın ona dokunma!" Beni savunması hoşuma gitse de, Eddy'nin ona da zarar vermesini istemiyordum. "Aria, gidelim burdan." sakince konuştuğumda Eddy güldü. "Bak Aria, yazık korkmuş." Aria'nın kolundan tutup onu odadan çıkarmaya çalıştığımda, Eddy onu kolundan tuttu ve boynuna doğru birşeyler konuştu.

Aria dan

"Aria, yine benim olacaksın. Bebeğim, yoksa." Bu tavırları hiç hoşuma gitmese de, Suzy'yi korumak için katlanmalıydım.

Suzy'nin duyamayacağı bir ses tonuyla konuştum. "Yoksa ne yaparsın?" güldüğünü hissedebildiğimde tekrar konuştu. " Suzy'ye bir zarar gelsin istemezsin değil mi?"

Suzy'den

Eddy'nin son söylediğinden sonra sadece Aria'nın söylediği bir sözü duyabildim. "Kahretsin! Tamam, kabul." Sonra Eddy güldü ve Aria ondan çabucak kurtulmak istercesine hızla yürüdü. Ona yetişmek için hızla yürüdüm.

"Aria, bana olanları anlat." merdivenlerde durdu ve bana döndü. Gözlerini kıstı ve işaret parmağını hemşirelerin yaptığı gibi yaptı

"Ona sakın yaklaşma Suzy."