~junkook~rose üzerimde şaşkın ifadesiyle uzanırken, elimde tuttuğum telefona uzandı.elimden aldı ve üzerimden kalkacakken onu altıma aldım ve üzerine doğru eğildim.
iki elini birleştirip bileklerini başının üzerine sabitleyip tek elimle tuttum.
"yaaa!bıraksana beni!"
rose bağırırken gülümsedim ve üzerine iyice eğildim.
rosenin büyümüş gözleri gözlerime dalmışken,
"öcümü alıcağımı söylemiştim"
dedim ve dudaklarınızı birbirine kavuşmasına izin verdim.
rose şaşkın bir şekilde donmuşken onu öpüyordum.
roseninde karşılık vermesini istediğim için dudağına hafif bir ısırık bıraktım.
rosenin ağzından kısık bir inleme çıktığında gözlerini kapattı ve bana karşılık vermeye başladı.
~rose~
junkooka karşılık vermeye başladığımda gülümsediğini hissettim.
dudaklarındaki tat beni benden alırken. yavaşça benden ayrıldı. ben nefes nefese iken o gayet normaldi.
bu konuda profösyenel di sanırım.
gözlerimi yavaşça açtım ve junkookun gülümseyen ağzı,alnıma değen saç telleri ve o kaybolmaya doyamadığım gözleriyle karşılaştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
is that love? ROSEKOOK
Romanceseni herşeyden, herkesten daha çok seviyorum. (TAMAMLANDI)