''
''
Ciyaklayan Ses
Bir kaç gün geçmişti. Harry, o andan sonra tekrar Draco'nun peşindeydi fakat platin saçlı dün kapıya gelen adamı eve almamıştı.
Bundandır ya özel bakıcı buraları bilmediğinden, kendisi ekmek almak için çıktığında kapıda donup kalması.
Evin merdivenlerinde, montuna sımsıkı sarılmış kafası demirliklere yaslı ve kendisine sırtı dönük olan bir Harry ile karşılaşmıştı.
Özellikle Harry'nin çok çabuk hasta olabilen bir potansiyeli vardı. Düğün günü bile bir saat konukları gönderirken o daha on beş dakikada burnunu çekmeye başlamıştı bile.
Tabi Draco hemen bunu fark edip içeriye götürmüştü onu fakat işte gel gör ki... Draco gözleri dolu dolu ilerlemiş ve eşinin yanına oturmuştu.
Harry'nin elinde sımsıkı tuttuğu birde pamuk şeker vardı. Draco'nun en sevdiğinden... gri gözlünün kirpikleri sislendiğinde, gözleri de bulanıklaşmıştı.
Eşinin kulağına fısıldadığında, Harry baya huylanmış refleks olarak omzunu kaldırmıştı. Uykusu çok hafifti. Hemen gözlerini araladığında yanında ağlayan bir Draco beklemediği için eli ayağına dolanmış en sonunda pamuk şekerin paketini açıp anlık saflıkta çocuğun göz yaşına bildiğimiz pamukmuş gibi sürüp "Ağlama, ağlamasana ya!" Diye resmen gözlerine emir verme çabasına girmişti.
Pamuk şekerin pembeliğinden, Draco'nun göz yaşı ile temas edince oluşan koyu pembe veya kırmızımsı renkle Harry'nin uyku sersemi bakışları büyümüş "İmdat!" Diye haykırmıştı.
Arada da burnunu çekiyor, sesini yükseltmeye çalışıyordu. O kalın ses gitmiş, yerine ip incecik hatta bağırınca ciyaklayan bir ses gelmişti.
Draco ağlamayı kesmiş, şaşkınca etrafına bağırmaya çalışan eşine bakmıştı. Özel bakıcı da nefes nefese kapıda bitmiş, gülmemek için dudağını dişliyordu.
Tabi daha fazla dayanamayıp yere serildiğinde, kahkahaları tüm çevre villalarda yayılmıştı. Bir kaç kişi de kapının önünde kıkırdayarak Harry'e bakıp ne kadar tatlı olduklarını söylüyordu.
Harry sessizleşip, karşısındakine bakınca ki uykulu halinden tam olarak sıyrılmıştı. Avcunu alnına vurmuş tekrar kahkahalar yükselmişti. Harry oturduğu yerden kalkıp yavaşça eve girmişti.
Draco ise hâlâ gülüyordu. O günden sonraki bir hafta boyunca her zaman Harry'nin ciyaklamaları villada yankı etmiş. Malum hastalanmıştı. Draco ise onu rahat bırakmayarak her zaman konuşturtmaya çalışmış. Ses kaydı dahi almıştı.
Günlerin özetiyse;
Ses kaydı.
"Hayri Hayri!!*hışırtı sesleri*
BAŞLARIM HAYRi'n-
*koşma / ayak sesleri ve anlaşılmayan bağırışlar*"
- kiraz kız
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fucking boss | drarry
Short Storyiş adamı harry james potter, yalnızca eşine zaman ayıramıyordu.