TINY ✓

FİNAL

'' Gerçekten artık seni anlamıyorum.''

'' Zaten hep ben anlaşılamaz olurum.'' dişlerimi sıkıp sakin kalmaya çalıştım.

'' Sabrımı zorluyorsun Taehyung yapma.'' bana arkasını dönüp kollarını göğsünde birleştirdi.

'' Bu hareketi de yapma .'' önüne geçip yüzüne baktım. Dudakları büzülmüş gözleri dolmuştu. Oflayarak onu kollarımın arasına aldım.

'' Bir aydır bu tarz davranışları nedensizce yapıyorsun, bunun farkında mısın?'' burnunu çekip başını salladı. Sesimi yumuşak tutmaya çalıştım.

'' Neden yapıyorsun bunu? Eğer benden sıkıldıysan ve sözünü tutmak için bırakamıyorsan söyle bana. Böyle şeylere başvurmana gerek yok. Sen bırakamadığın için benim mi bırakmamı sağlamaya çalışıyorsun?'' başını hızlıca kaldırıp iki yana salladı.

'' Yok öyle bir şey. Ben seni seviyorum, hem de çok. Bu ruh hali değişiklikleri neden oluyor bilmiyorum.'' göz yaşları aralıksız akmaya başladı. Başını göğsüme yaslamasını sağlayıp saçlarını okşamaya başladım. Kapı birden açılınca kafamı oraya çevirdim.

'' Kahvaltı hazır hadi gelin.''  Yoongi'ye ters bir bakış attım.

'' Kapıyı çalmadan niye giriyorsun ya özel bir şeyler yapıyorduk. Bir daha kapıyı  çalmadan gelme.''    Yoongi sadece göz devirip odadan çıktı. Giden Yoongi'nin ardından bir şeyler mırıldanırken Taehyung yanağımı öpüp elimden tuttu.

'' Hadi Kook mutfağa gidelim ben çok acıktım.''

'' Tamam Güzelim.  Söylemeye unuttum bugün Üniversiteye uğrayacağım işlerim var akşama doğru gelir. ''

'' Tamam Kookie~''  kedi gibi yanağıma sürtündü. Kıkırdayıp Taehyung'u mutfağa doğru ilerletmeye başladım. 

Kahvaltımızı yaptıktan sonra Jimin ve Yoongi arkadaşlarıyla buluşmaya bende üniversiteye gittim. Taehyung ise bugün evdeydi.

*******

Odaya girdiğimde Taehyung bacaklarını karnına çekmiş kollarını da bacaklarına sarmıştı. 

'' Güzelim?''   dediğimde hızlıca başını kaldırıp gözlerini sildi.

'' Ne zaman geldin, hiç duymamışım.'' yanına oturup parmağımı sol elmacık kemiğinde gezdirdim.

'' Neden ağlıyorsun?''

'' Yok bir şey. Sen aç mısın? Ben sana yemek hazırlayayım.''  yataktan kalkmaya çalıştığında bileğinden tutup durdurdum.

'' Ne olduğunu söylemeden hiçbir yere gidemezsin. Biri bir şey mi dedi?'' başını iki yana salladı.

'' Sonra konuşsak şuan konuşabileceğimi sanmıyorum.''  ayağa kalkıp onu kucağıma aldım. Bie elini göğsüme, başını omzuma yasladı. Onu banyoya götürüp yüzünü yıkadım.

'' Her ne için ağlıyorsan bu konudan hiç haz etmedim. Şimdi kafanı dağıtacak bir şeyler yapalım mesela film izleyelim olur mu?''  başını sallayıp kollarını boynuma sardı. Omuzunu öpüp yatağa kadar taşıdım. Bilgisayarı alıp yanına oturduğumda başını göğsüme yasladı.

'' Vazgeçtim, film istemiyorum.''  saçlarını öpüp kollarımı sıkılaştırdım.

'' Neyin var güzelim, anlat bana.''

'' Eğer okulumuz bitmeden çocuğumuz olacağını öğrenseydik ne yapardın? Onu aldırmamı ister miydin?''  sorusu karşısında kaşlarım çatıldı.