Yetimhanedeki Canavar Kız

353 47 40
                                    

*LEVİ'NİN DİLİNDEN*

-YEMİNLE O KIZ HAKKINDA HİÇ Bİ ŞEY BİLMİYORUM!! GİDİN LÜTFEN!!

Kimliğimi gösterince kadın kapının arkasından çekilmişti ama bu onun çığlıklarını dahada yüksek sesli hale getirmişti. Gözlerinden gözyaşları yavaş yavaş dökülmeye başlamıştı.

-Buranın sorumlusuyla konuşmak istiyorum! Beni ona götür, dedi o kadının buranın sorumlusu olmaması için bildiğim tüm duaları içimden sıralayarak.

Kadın irkildi. Durdu. Sanki ikilemde kalmış gibiydi. Sonra bana sağ tarafı işaret edip önümden yürümeye başladı. Bende onu takip ettim.

Evin içinin hijyen olarak dışından zerre farkı yoktu. Duvarların her yeri nemli lekelerle ve çatlaklarla doluydu ve yerlerde de bi sürü leke vardı. Tavanla duvarları bağlayan kenarlarda küflenmeye başlamıştı. Biz yürürken arada bi odalardan ellerinde süpürge/çamaşır/kutu/yemek vb şeyler taşıyan çocuklar çıkıyorlardı. Bazıları kadını görür görmez irkilip geri odaya giriyolardı. Ama kadın onları hiç takıyora benzemiyordu. Sadece hızlı hızlı üzerindeki bir yükten kurtulmak istermişçesine yürüyordu.

İkinci kata çıkıp, 'L' şeklinde olan evin kısa ucuna gelmiştik. En uçtaki kapıya gidip kapıyı tıkladı kadın.

-Ba...bayan Madheleine, bir beyefendi sizinle görüşmek istiyormuş.

Sessizlik oldu. İçerdeki Bayan Madheleine her kimse ya beyni bu cümleyi çok yavaş algılayacak kadar IQ'suzdu yada bunu duyamayacak kadar sağırdı.

Ama anlaşılan cevap birinci seçenekti çünkü içeriden cevap geldi.

-Ne istiyormuş o beyefendi?

Önümdeki sarışın kadın şiddetle titredi. Sanki söyleyeceği tartıyormuş gibi bi surat ifadesi oluşmuştu suratında.

-O....o Gaya Yeager hakkında konuşmak isti-

Bu sefer ki cevap kadın cümlesini tamamlayamadan geldi.

-ONA ONUN BURDA OLMADIĞINI SÖYLE!!

Gözlerimi kıstım. Nooluyodu be?! Niye bu iki manyak karı Gaya'dan bu derece korkuyolardı.

-O...o keşif birliğinden efendim!

Sessizlik oldu... ilkinden de uzundu bu seferki.

-Gi..girsin, dedi Bayan Madheleine en sonunda.

Sarışın kadın kapıyı açıp girmem için yana çekildi. Sonra ben girer girmez arkamdan kapıyı kapattı ve hızlıca ordan uzaklaştı.

Girdiğim oda normal dikdörtgen şeklindeydi. Klasik bi iş odası gibi, pencerenin önünde masa, masanın önünde iki tekli koltuk, sağda bi dolap, diğer tarafta raflar ve rafların üzerinde bi kaç kitap. Mobilyaların hepsi kahverengi tondaydı ve onları klasik bi iş odasından ayıran tek şey aşırı eski olmalarıydı.

Tabi ben bütün bunları çok sonra farketmiştim. Odada ilk önce farkettiğim ve bütün bu binadan koşarak ayrılma isteği uyandıran şey, kadının oturduğu masanın pisliliğiydi. Üzerinde hep yemek kırıntıları vardı. Kağıtlar düzensiz bi şekilde masanın her tarafına dağılmıştı ve üzerlerinde mürekkep lekeleri vardı.

Allahım... bu odanın elimden geçmeye ihtiyacı var!

Bayan Madheleine ise öküz kadar göbeği olan bi kadındı. Yaşlı görünüyordu ve siyah saçlarına hiç uymayan yeşil gözleriyle bana "s*ktir git" dermişçesine bakıyordu. Bende ona tiksinmiş bi ifadeyle karşılık verdim.

-Ne hakkında konuşmak istiyorsun. Gaya denen kız bi yıl önce s*ktirip gitti. Artık onunla bağlantımız yok!

-Aslında, dedim buz gibi bir sesle, sadece onun sağlık raporlarını almaya gelmiştim. Ama işe bak ki, artık daha fazla şey öğrenmek istiyorum.

İsimsiz// AOT FanficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin