Başı Olmayan Bir Başlangıç

2.5K 96 165
                                    

Hikayem aslında burda başlamıyor....

Yani en azından ben böyle hatırlıyorum...

Unuttuğum bi şeyler mi var... evet kesin yine unutum...

Herkes koşuşturuyo... bi o tarafa, bi bu tarafa....

Devler... evet devler saldırdı... bekle, Eren'in sesi bu... bağırıyo mu?

-Ben senin çocuğun veya küçük kardeşin değilim tamam mı?! Kendime bakabilirim artık!!

Ne oluyo ki? Kesin yine Mikasa ana rolune girdi... Eren de bi büyümediki...

Tam onlara yönelicektim ki başka bir ses duydum... korkutucuydu...

-NAAPIYORSUN KÜÇÜK VELET!! KAÇMAK VATANA İHANETTİR. ÖLMEK Mİ İSTİYOSUN SEN?!

İrkilip arkama döndüm. Bu bizim keltoş komutandı. Gözleri her zamankinden daha fazla açılmıştı ve her zamankinden daha korkunçtu. Titrediğimi farkettim. Her zaman ürkek olmuşumdur zaten...

-H-hayır efendim!

-HEMEN GİT VE HAZIRLIĞINI BİTİR! YARIM SAAT SONRA SİZİ GÖNDERİCEZ!!

-E-emredersiniz efendim!

O keltoş gider gitmez ellerimi kafama koydum ve başımın döndüğünü hissettim. Neler oluyodu hiç bi fikrim yoktu.

Yere çömeldim. Birisine ihtiyacım vardı. Yanımda birisi olmalıydı şu anda...

Yine hafızamı kaybetmiştim...

Gözlerimin dolduğunu farkettim. Komutan bana hazırlanmamı söylemişti ama ne yapıcağıma dair zerre fikrim yoktu. Anılarım sanki avucumda tutmaya çalıştığım birazcık su gibi akıp gidiyodu ve bi türlü olayların oluş sırasını toparlayamıyordum.

-Gaya?

Sanki çok uzun zamandır yumuşak bi ses duymamışım gibi hızlıca başımı kaldırdım. Belki şu anda yanımda görmeyi en çok istediğim siyah gözleri burda görünce hayatımın en mutlu saniyelerini yaşamış olabilirim...

Yani daha mutlularınıda yaşamışımdır ama hatırlamıyorum...

-Mikasa, diye bağırıp onun kucağına atladım. Aslında onunda gözleri yaşarmış gibiydi. Az önce duyduğum Eren'in sesi ile ilgili oluğunu düşünüyorum. Yine ne halt yemişti bu Eren?!

-S-senin bu-burda ne işin var?! sakın kaçak girdim deme!!

-Ha-hatırlamıyorum...

Gözlerimin yeniden dolduğunu hissettim. gerçekten yeniden askeri alana izinsiz mi girmiştim..?

Gerçi bu mantıksız olurdu çünkü zaten ben bi askerdim. Yani tam değil...

Kaç ay olmuştu ki eğitime başlayalı....?

Sekiz.... dokuz...? Belki daha az...

-SANA ORADA NE YAPIYORSUN DEDİM!!!ACKERMAN, JEAGER KAÇMAYA NİYETİNİZ VARSA BUNU ANLARIM!!!!!!

İrkildim ve refleks olarak Mikasa'ya sarıldım. Artık gözyaşlarım yavaş yavaş gözlerimden süzülmeye başlamıştı.

Hep böyle olmuştum zaten.... ezik, yardıma muhtaç, ağlak...

-Efendim, Gaya'nın burda olmaması gerekiyor, dedi Mikasa kolların ona yapışmış olan bana dolarken, o daha 13 yaşında. Daha eğitimini tamamlamadı.

Mikasa yarı suçlar, yarı sorgular gözlerle keltoş çukur gözlü komutana bakarken, komutan hiç ses tonunu değiştirmeden cevap verdi;

- ÖZEL DURUMLARDA SORGULAMA OLMAKSIZIN BEN KİME SAVAŞ DERSEM O SAVAŞIR ANLIYOR MUSUN?! İSYAN ETME SUÇTUR!! SENİ İDAM EDEBİLİRİM ŞU ANDA ACKERMAN!!

İsimsiz// AOT FanficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin