Baby×Taekook ✓

-3.0-

Bugün bebeğimizin cinsiyetini öğrenecektik.

Ve çileğimizin neden ritim bozukluğu olduğunu, umarım, anlayacaktık.

Heyecandan yerimde duramıyordum, bacaklarım titriyordu ve Jeongguk ellerimi sıkıca tutup arabayı kullanıyordu.

"Sence gösterir mi cinsiyetini? Beş aylık oldu resmen, şaka gibi."

"Geçen gittiğimizde göstermedi, inatçı ya, bacaklarını ayırmıyor bir türlü."

Dudaklarını büzüp sızlandığında bakışlarımı karnıma çevirdim. Artık rahat oturamadığımdan bacaklarımı iki yana ayırmak durumunda kalıyordum ve sırtımı iyice geriye yaslamıştım. Yirmi haftalık olmuştu ve yolun yarısına gelmiştik. Jeongguk tuttuğu elimin üzerine küçük bir öpücük bırakıp karnıma elini bıraktığımda bir hareketlenme hissetmiştim.

Bebeğimin hareketini ilk kez hissediyordum.

Jeongguk da elinin altındaki hareketi hissetmiş olacak ki put kesilmişti. Arabayı kenara çektiğinde dolan gözlerimle tek elimi karnıma bırakmıştım.

Ve tekrar hissetmiştim onu.

Dudaklarımdan önleyemediğim bir hıçkırık kaçtığında Jeongguk'a baktım. Benden bir farkı yoktu, onun da gözleri dolmuştu. Kemerini çözüp bana uzanmıştı ve karnıma küçük bir öpücük bırakıp alnını yasladı.

"Merhaba çileğim, ah Tanrım, ne kutsal bir duygu bu böyle.. Güzel bebeğim benim, nasıl mutlu ettin bizi bilemezsin. Babişin ağlıyor..."

Gözlerini bana çevirdiğinde kıkırdayıp gözyaşlarımı sildim. Çileğimi ilk defa hissediyordum, bu çok muntazam bir duyguydu. Jeongguk dudaklarını karnıma bastırıyor, içimin kıpır kıpır olmasına sebep oluyordu. Parmaklarımı sarı saçlarına sarıp hafifçe okşadığımda bakışları yine beni buldu ve yüzü buruştu. Başını boynuma saklayıp beni sıkıca sardı.

"Bana bir mucize veriyorsun, seni seviyorum, çok seviyorum. Taehyung, Taehyung ben çok mutluyum, benim ailem olacak. Benim çekirdek ailem olacak, ben anlatamıyorum duygularımı ama sen anlıyorsun değil mi beni? Benim anlatamadığım her şeyi anlarsın sen çünkü, çok seviyorum sizi. "

" Ben biliyorum ki. Ben de seni çok seviyorum, biz de seni seviyoruz. Şimdilik çileğimizin adına da konuşuyorum, ileride kendi ağzıyla söyleyecek sana. O gün, bugünü hatırlayıp duygulanacağız. Bak, senin dokunuşuna tepki verdi, seni sevmemek mümkün değil."

Dudaklarını alnıma bastırıp burnunu çekti ve geri çekilip kemerini tekrar bağladı. Parmaklarımızı kenetleyip heyecanla hastaneye gidiyorduk. Çileğimiz umarım ki bu sefer cinsiyetini gösterecekti.

°°°

" Nasılsınız bakalım çaylak babalar. "

Bayan Jen bizi yine tüm sevimliliğiyle karşılaşıp bize kısaca sarıldı ve parmaklarını karnımda gezdirdi.

"Yirmi haftalık bebek yaklaşık bir muz büyüklüğünde olur ama bakalım. Bu çilek biraz büyük gibi."

Ben dikkatlice sedyeye yatıp üzerimdeki kazağı sıyırdım. Eylül ayının sonlarındaydık ama hava soğuktu. Tenim pürüzsüzdü ve parlıyordu, çatlak oluşmasın diye her gün hindistan cevizi yağı sürüyordu Jeongguk. Vücuduma narince dokunmasına bayılıyordum, her gün elimde kavanozla yanına gidiyordum ve beni öyle gördüğünde kahkahalar atıp bir güzel öpüyordu. Karnım büyüdüğünden beri bana hiç dayanamıyordu. Yanımdan ayrılmıyor, bir ihtiyacım varsa eğer kalkmama izin vermeden hallediyordu. Bazen benim yerime tuvalete gidecek diye korkmuyor değildim.