Anlatılmamış Gerçek • Taekook

Bölüm 13

Başlamadan önce yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayınnn

Yorum istiyorum🥺🥺

İyi okumalar :)

**************

"Komutan Choi sen ve askerlerin Park Krallığın arkasındaki gardiyanları sessizce alacaksınız. Biz ön kapıdan bir grup yaşlı insanı öne süreceğiz, bağırmalarıyla öndeki gardiyanları ileri sürdükten sonra siz arka girişten girip saklanacaksınız, bir süre sonra ön kapıda ki dönmeyen askerleri içerdekiler kontrol ederken gelenleride önden sessizce alacağız"

Prens Kim'in gözü görünmemiş nefret bürümüştü. Park Bogum'un, bebeğini almasını ona krallığıyla ödetecekti.

Ciddi bir ifadeyle ayakta komutanlarına görevini anlatan Prens Kim kendinden ilk kez bu kadar emindi.

"Albay Kai, siz de 50.000 kişilik ordumuzu savaşa tam olarak başladığımızda ortaya çıkaraksınız, aynı zamanda Yarbay Hoseok tepedeki 20.000 kişilik okçularımız hazır diye düşünüyorum?"

Prens Kim'in söylediği şeyle Yarbay Hoseok soğuk kanlılıkla kafasını salladı

"Güzel"

Arkasında duran hizmetkarına seslendi

"Juang yeterli zırh ve ganimetler depodan geldi mi?"

Juang hızla elindeki kağıtları yokladı

"Kim Namjoon'ların krallığından gelen 75.000 askeri ordu ve 70.000 cephane yola çıkmıştı efendim, bugün burada olurlar. Min Krallığından gelen 150.000 askeri atlı ordusu ve 100.000 cephanede bugün gelecek efendim"

Prens Kim sinsilikle gülümsedi. Olacakları sabırsızlıkla bekliyordu.

************
Amelda'nın güzel oğlu

Açlıktan bayılacak gibiydim, karnım çok acıkmıştı iki gündür yemek yemiyordum.

"Jungkook bebeğim bak sana yemek getirdim"

Bogum yanıma gelerek ağzıma yemek vermeye çalıştığında kafamı yana çevirdim

Bozulduğunu fark etsemde umursamadım. Onun elinden yemek yemek istemiyordum.

"Yemeyeceğim"

"İki gündür açsın kes sesini ve ye."

"Yemeyeceğim."

Sinirlenmişti. Hızla ipleri çözüp bileğimden tutarak çekiştirmeye başladı

Ne yapıyordu bu?

"Ne yapıyorsun?!"

"Nadide parçam, hangi koleksiyonda olacağını görecek sadece."

Ne demekti bu??

Ellerimi kurtarmaya çalıştım,korkuyordum. Bütün gücümü kullanarak kaçmaya çalışırken daha odadan çıkamadan beni yakaladı.

Hızla ellerimi sıkıcı tutarak zorla yürüttü,

"Kaçmaya çalışırsan erken ölürsün bebeğim"

Olduğum yerde donakalırken o bni bulunduğum odadan çıkıarınca yoğun rutubet kokusu peşimi bırakmamıştı