2009/ 03/ 08
Hyung,
Öncelikle Mark'tam aileme bahsetmedim. Bu hafta beni okulun arkasında arkadaşlarıyla sıkıştırıp parama aldılar. Karşı koyamadım. Çok fazla ve korkutuculardı. Aileme bahsedersem çok üzülürler ve okulda çok dikkat çekerim. Ayrıca Mark ve arkadaşları aileme birşey söylemememi istiyorlar. Eğer söylersem bana kötü şeyler yapabilirlermiş.Ve bahsettiğim arkadaşımın nerede oturduğunu bilmiyorum hyung. Sadece aynı anaokuluna gidiyorduk. Arkadaştık ama biz taşınınca onu bir daha göremedim. Çok ağladım biliyor musun hyung? Çok minik ve tatlıydı. Onu herşeyden çok özlüyorum.
Hyung, ailenin sürekli kavga etmesine üzüldüm. Belki onlarla daha çok zaman geçirmek istediğini söylemen iyi olabilir. Seninleyken kavga edemezler sonuçta, değil mi?
.
.
.2009/ 03/ 19
Felix,
Lütfen ailene Mark'tan bahset. Bu artık zorbalık oluyor. Daha fazla zorbalık görmeni istemiyorum.Ailem konusunu düşündüm ve dediğin gibi yaptım. Beraber sinemaya ve yemek yemeye gittik. Dediğin gibi benimleyken kavga etmediler ama birbirlerine çok kötü bakıyorlar ve imalı şeyler konuşuyorlardı. Ama anlamadım. Çok gergin bir ortamdı. Hatta bir ara hiç gitmemeyi bile denedim. Sonra onlara seni anlatmaya başladım. Kasvetli hava dağılıp gülmeye başladık. Uzakta bile olsan bana iyi geldin yani. Teşekkür ederim.
Benimde çok özlediğim biri var, Felix. Bizde onunla anaokulunda arkadaştık. Onu o kadar çok seviyorum ki anlatamam. Eğer hala burada olsaydı, en yakın arkadaşım hatta kardeşim olurdu. Ama o bir anda ortadan kayboldu. Onu bir daha göremedim. İleride onu görmeyi umuyorum. O zamanlar küçük ve masumdu. Ve hep mutluydu. Bir gün onu görürsem umarım hiç değişmemiş olur.
.
.
.