"Annemden özür dilemeni istiyorum Lisa."Araba evimin önünde durduğunda sinirden gözüm seğiriyordu.
"Jimin be-"
Jimin sözümü kesip devam etmişti.
"Ne olduğu ile ilgilenmiyorum."
Dudaklarım aralanırken ona ciddi misin der gibi bakmıştım. Beni dinlemeyecek miydi?
"Ama-"
Jimin yeniden sözümü kesmişti.
"Hem biz seninle ne konuştuk bu kılık ne?"
Jimin oraya gidene kadar benimle konuşmamıştı ama gözleri hep eteğimin bittiği yerdeydi. Şimdi ise rahatsızlığını dile getiriyordu.
"Ailenle tanışırken ne giymemi bekliyorsun Jimin."
Sadece kısa bir etek giriyordum. Bunda abartılacak bir şey göremiyordum.
"Giymeyeceğim demiştin."
Ellerimi saçlarıma koyarken dudaklarımın arasından bir "Tanrım!" İfadesi kaçmıştı.
"Yirmi birinci yüzyıldayız biliyorsun değil mi?"
Keşke ilişkimizin ilk senesine geri dönebilseydik. Son iki buçuk senedir, birkaç ay sonra dördüncü yılımıza girecektik, Jimin'de üst düzey bir sahiplenme ve kıskançlık oluşmuştu. Nedenini ise asla anlatmıyordu.
"Biliyorum. Ama ben giymeni istemiyorum."
Yeniden Jimin'e dönüp bakmıştım. Şu an ciddi olmamasını o kadar çok isterdim ki.
"Eğer kısa giyinmeyi istediğini başta söyleseydin şu an bu konuşmayı yapmazdık."
"Sorun ne zaman söylediğim mi?"
Jimin cümlem biter bitmez cevap vermişti.
"Evet?"
İnsanların bir günü bir gününü tutmazken o benim yüzüme iki buçuk sene önce söylediğim şeyi mi vuruyordu.
"Pekâlâ..."
Söyleyecek bir şey bulamıyordum. Jimin benim dumur olmama neden oluyordu.
"Ayrıca eve gider gitmez annemi aramanı istiyorum."
Tanrım! Yine aynı konuya geliyorduk.
"Asla!"
Haklı olan bendim. Ne diye özür dileyecektim?
"Ne demek asla? Zorundasın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Never Forgive Me | lizkook⁵
FanficBelki bir hataydı ama bu hatayı her seferinde tekrarlamaktan yorulmamıştım. Şimdi ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Ruhani hisler dört bir tarafımı sarıyor. Kaçmak istiyorum ama bir o kadar da kalmak. Ölüyorum, hissettiğim duygular gözlerimi kör edi...