"Hani şu cüzdanıma basan çocuk" bu cümle beynimde binlerce kez tekrarlanıyordu. Çocuğa çok bakmış olmalıyım ve dalmış olmalıyım ki çocuğun sesiyle birden irkildim.
-"Bir şey mi oldu?" dedi çocuk merakla. O an kalbim yerinden çıkabilirdi. Ne diyebilirdim ki çocuğa?Kekeleyerek:
-"Eee, y-yok bi-bi şey" dedim. Çocuk da:
-"Peki." dedi soğuk bir şekilde. Odun gibi.
Kafamı çocuktan cama doğru döndürdüm. Camdan dışarı bakmaya zorladım kendimi. Bükre'nin ne yaptığına bakmak istiyordum, ama çocuk yine yanlış anlar diye bakamıyordum. Çünkü çocuk esmerle konuşmaya başlamıştı. Şarkıyı dinlemeye başlamıştım. Çok hoş bir şarkıydı.
"I didn't want to anymore (Artık istemiyorum )
And we will never be alone again (Ve bir daha asla yalnız olmayacağız)
'Cause it doesn't happen every day (Çünkü bu hergün olmaz)
Kinda counted on you being a friend (Arkadaş olma konusunda sana az çok güvendim )"
Şarkı bitince kafamı bir kaldırdım ki esmer çocukla diğeri servisten inmişti. Ve neredeyse bizim eve gelmiştik. Ne yakın oturuyoruz, diye geçirdim içimden. O sırada Bükre'nin sesiyle kendime geldim:
-"Bugün markete ve kırtasiyeye gidelim mi? Alacaklarım var." dedi.
-"Peki." dedim.
-"Çiğ köfte de yer miyiz?" dedi.
-"Peki." dedim.
Şoför:
-"Geldik gözlükgiller!" dedi.
-"Peki." dedim.
-"Ne oldu kız alındın mı?" deyip güldü.
-"Yok Yiğit abi, dalmışım" dedim.
-"Peki." dedi şoför.
Bükre ile eve doğru ilerledik. Üstümüzü değiştirmeye gerek yoktu. Çantaları bırakıp biraz daha para alıp markete doğru yürümeye başladık. Markete girince Bükre kek almak istedi. Keklerin satıldığı yere gittik.
-"Aa 'Peki' alalım Masaal?" dedi.
-"Peki 'Peki' alalım." deyince ikimiz de güldük. Garip bir cümle olmuştu. Resmen çocuk bana 'Peki hastalığı' bulaştırdı. Anneme gideceğimizi söyleyince o bile "Peki." dedi.
Marketten sonra kırtasiyeye gittik. Orada da biraz oyalandıktan sonra alışverişimiz bitmişti.Geri dönerken basket sahasının oradaki banklardan birine oturmayı teklif etti Bükre. Tam oturmuştuk ki sahada biri dikkatimi çekmişti. Farkında olmadan ağzımdan şu sözler çıktı:
-''Yok artık bu kadarı da fazla." dedim. Bükre bana bakarak:
-''Ne oldu ki?'' dedi.Ben de Bükre'ye dönerek:
-''Sahaya bak anlarsın.'' dedim. Bükre de hemen sahaya baktı ve 32 diş sırıtmaya başladı:
-''Bu senin cüzdanına basan çocuk değil mi ya?'' dedi.Ben de:
-''Farkındayım yanındaki de seninki.'' dedim. Kızararak:
-''Saçmalama Masal!Benimki nereden oluyor?''dedi.Ben de içimden tamam Bükre eminim seninki değildir diye geçirdim.
Tam o sırada çocuklar maçı bitirip kafalarını bize çevirdiler.Ne yapsam bilemedim. Bükre salak salak sırıtmaya başladı.Ne yani böyle durumlarda hep ben mi kurtaracağım durumu?Elim ayağıma dolaştı.Hemen kalktım ve Bükre'yi de alarak uzaklaşmaya çalıştık.Cüzdanıma basan çocuğun bana baktığını fark ettim ama yapacak bir şey yoktu.Tam o sırada giderken arkadan bir ses Bükre dedi:
-''Merhaba,bugün serviste konuşmuştuk Bükreydi di mi ismin?''dedi esmer çocuk.Anlaşılan bizim kız işi baya ilerletmiş diye düşündüm.Tam o sırada Bükre:
-''Evet senin de Kuzeydi di mi?'' dedi.Esmer çocuk bana dönerek:
-''Evet,merhaba senin adın neydi? '' dedi. Ben de tam ismimi söylerken cüzdanıma basan peki geldi:
-''Kuzey, hadi abi gidelim artık.'' dedi odun çocuk.Ben de hemen:
-''Benim ismim Masal,seninle de tanıştığıma memnun oldum Kuzey.'' dedim ve ardından:
-''Hım seninle de tanıştığıma memnun oldum pekicik.'' dedim ki buna Kuzey ve Bükre gülerek karşılık verdiler.Peki diyen odun arkadaş baya bir bozuldu ve bir şey demeden sahaya geri döndü.Diyorum katıksız odun ne olacak. O sırada Kuzey:
-''Kusura bakma arkadaş biraz kabadır ,neyse kızlar tanıştığımıza memnun olduk.'' dedi. Bükre de sevinçle:
-''Biz de,bu arada bugün bana serviste yardımcı olduğun için çok teşekkür ederim.'' dedi bizimki sevimli bir şekilde.Kuzey:
-''Ne demek her zaman yardımcı olurum ne olursa olsun.'' dedi. Ve biz de onlarda oradan ayrıldık.
Eve geldiğimde hala aklımda o odun vardı.Acaba ismi neydi? İnsan söylerdi ve tanışırdı. Aa,pardon ya arkadaş odundu ben de insan diyorum.Acayip sinirlendim ama ben de Masal isem bunun intikamını alırım ya da o çocuğun peşimden koşmasını sağlardım. İnternete girdim ve bütün sitelerde bulmaya çalıştım okulla bağlantılı olan her şeyde ama yoktu.Bunda bir gariplik vardı ama neyse.
Sabah okula gittik. Bükre dünden kalma bir mutluluk yaşıyordu belli ki. İmalı imalı bakıp güldüm.Bütün gülümsemesi yüzünden silindi ve bir şey yokmuş gibi davranmaya başladı.Canım ya hemen de nasıl utanırmış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk rüzgarı
ChickLitLise tabii... Hayallerinizdeki gibi olmalı;dizilerde,filmlerdeki gibi mesela.. Siz öyle sanın! Lise dediğiniz her istemediğiniz insanları görüp,hocaların dırdırını çektiğiniz kısaca okul diye tanımladığımız yer.Boşu boşuna hayal kurmayın, biz kurdu...