"O zaman o burada kalır." Derken sesi son derece tereddütsüzdü.
Ann,öfkesinin yükselişine engel olamadan öne atıldı."Yanlış duydum değil mi?" Bunun teklif edilmiş olması dahi genç kızın öfkesini kırbaçlıyordu."Yibo'yu burada bırakmamızı teklif etmedin sanıyorum?"
Gulf'un yüzünde tek bir mimik dahi oynamamıştı."Oldukça iyi anlamışsın,bize ayak bağı olmaktan başka işe yaramaz." Bunu öyle rahat söylemişti ki,orada bulunan bir çok kişi sinirle kasıldı. Zhan,yumruk yaptığı ellerinden birini genç adamın yüzü ile buluşturmak için daha fazla beklemedi. Gulf önce ne olduğunu anlamayan bakışlar ile etrafına bakınsa da çabuk toparlandı,sağ elini yumruk haline getirip karşısında duran adamın gözüne sert bir yumruk attı.
İki adam da birbirlerine daha fazla zarar verme arzusu içindeydi. Yumruklar ardı ardına sallanıyorken,Mew tepkisiz kalan diğerlerinin aksine kavganın ortasına daldı. Bir eli ile Gulf'u tutuyorken,diğer elini Zhan'ın göğsüne koydu.
"Yaptığınız şey saçmalık!" Sesini olabildiğince sert çıkarmaya çalışıyordu. Daha yolun en başında bu şekilde olursa,hayatta kalmaları bir hayalden öteye geçemezdi."Bir kaç gün daha burada kalacağız,Yibo'nun yaraları biraz daha iyi oluncaya dek yani." Bakışlarını Gulf'a çevirmişti,genç adamın onu öldürmek istiyormuş gibi bakmasını umursamadı." Yibo kendini topladığında,Bay Stranger'ın kulübesine doğru yola çıkarız."
"Onunla kalmak isteyenler kalabilir!" Gulf,genç adamın hala göğsünde duran elini sertçe itti. Kimse için fedakarlık yapmaya niyeti yoktu,özellikle adını dahi bir kaç saat önce öğrendiği biri için hiç yapamazdı. Ann,genç adamın sözlerinden sonra sinirlerine hakim olmaya çalışma işini boşverdi. Zhan'ın yumruklarından sonra kaşı kanamaya başlamış adamın yüzüne,kendince sert olduğuna inandığı bir tokat attı. Genç adamın yüzü öfkeyle kasılmış,siyah gözleri ölümcül bakışlarını kendisine tokat atan kıza dikmişti. Kızın hala havada olan bileğini yakaladı,tutuşunun sertliği yüzünden kızın yüzü acı ile kasılmıştı.
"Onu bu kadar düşünüyorsan,burada kalıp onunla birlikte ölebilirsin!"
"Çek elini!" Gulf'un henüz adını bilmediği bir adam,kızın bileğini tuttuğu eline yapışmıştı. "Bir kez daha uyarmayacağım!" Adamın sözlerinden sonra,bir kaç kişi daha kızın yanına geçmişti. Gulf sinirle iç çekerek,tuttuğu bileği sertçe bıraktı. Bir avuç aptal ile uğraşmak şu anda istediği son şey bile değildi. Kenarda durup,kendisini korku ve endişe ile izleyen kızkardeşine doğru baktı. Diğerlerine ne olduğu onu ilgilendirmezdi.Burada kalıp ölmek istiyorlarsa,pekâlâ kalabilirlerdi.
"Kalıp ölmek istiyorsanız size bol şanslar dilerim,ama benim sizinle aynı acı dolu kaderi paylaşmaya niyetim yok!" Öfkeyle sıktığı dişleri ve çatılı kaşları ile korkutucu göründüğünü kimse inkar edemezdi."Hadi Nadia,gidiyoruz!" Genç kız önce abisine, sonra hala bir arada duran insanlara baktı. Abisi kötü biri değildi,buna sonuna kadar inanıyordu. Sadece küçük kardeşini korumak istiyordu,tüm yaşamları boyunca yaptığı gibi.
"Burada kalmak istiyorum," dedi. Sesi biraz çekingen çıkıyordu,abisinden gelecek tepkiden korktuğu her halinden belliydi. Ama buradan ayrılmak istemiyordu,herkes gitmişti kimse kalmamıştı. Daha fazla yanlız kalmak istemiyordu."Ve seninde benimle kalmanı istiyorum Gulf."
"Sen ne saçmalıyorsun!"
Gulf'un yüksek çıkan sesi yüzünden duyduğu korkuyla kalbi hızlansa da,kendini sakinleştirmeye çalıştı."Asıl sen ne yaptığını sanıyorsun!" Hissettiği tüm korkuya rağmen sesi kendinden ve söyleyeceklerinden emin çıkıyordu. Ne de olsa abisinin kardeşiydi."Belki de geriye kalanlar yanlız bizleriz,bir arada kalmamız gerek! Kafamıza estiği gibi davranamayız. Bu kez yanlız başına yapamazsın,yapamayız Gulf." Sonlara doğru sesi neredeyse yalvarır gibiydi. Genç adamın koluna sardı kendi küçük ellerini,başını ise hep güven bulduğu omuza dayadı."Burada,birlikte kalalım lütfen."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİTA
FanficBir zamanlar mavi bir gezegen vardı. Biz ona Dünya diyorduk,sonra onlar geldi ve herşey değişti. Bu bizim hikayemiz,insan ırkından geriye kalan bir avuç sıradan insanın hikayesi...