Mıntıka Hikayeleri | Mıntıka Serisi One-Shot

Ölüm İçkisi

Hikaye Bilgisi: Emma adındaki Muggle-Doğumlu intikamcı, aynı zamanda Mürver Asa'nın yeni sahibi, Azrail takma adıyla intikam almaya başlamıştı. Rabastan belki onun elinden ölmeyecekti ama artık bu işlerle uğraşmak için kendini fazlasıyla yaşlı görüyor ve yorgun hissediyordu. Rabastan'ın son yolculuğu ve arkadaşlarıyla yeniden buluşmasını anlatan tek bölümlük hikayedir.
Anlatıcı: Rabastan Lestrange
------------

Dominic olsa "Millet iyice delirdi." derdi, Regulus olsa "Şimdi ne yapmamız gerekiyor?" diye sorardı, Niall muhtemelen çözüm odaklı olmaya çalışırdı ama Evan ile Ace ise gözlerini bile kırpmadan ateşin ortasına tam da kaosun kalbine atlarlardı. Ben ise "Siktir!" diyordum. Tam anlamıyla SİKTİR! 

Ağzım açık kalmış bir halde Regulus'un dördüncü çocuğu, ikinci kızı, olan Rosalind Hope'un kesilerek bize gönderilmiş kafasına bakıyordum. Yuvarlak, dev bir masanın etrafında toplantı yapmak için bir araya gelmiştik ve odadaki herkesi tanıyordum. Bize gönderilen kutuyu açmış ve Rosalind Hope'un kesik başını göstermek zorunda kalmış olan Joutsen'ın beti benzi attı, kardeşi gibi gördüğü kızın başını kutuya geri koyarak olduğu yere oturdu. Odadaki kimseden gık çıkmıyordu. 

"Bu kabul edilemez!" diye hırladı Valerie Katie "Emma denen o Bulanık'ı bulup, bedelini ödetmek zorundayız." Cloe Hyena heyecanla kıpırdandı ama Evan Niall başını iki yana sallayarak ablasıyla aynı fikirde olmadığını belli etti "Görüyoruz ki intikam peşinde koşmak dünyayı daha iyi bir yer haline getirmiyor. Babam intikamcıları öldürdü, onları Azkaban'a gönderdi ya da bir şekilde bastırmayı başardı. Yani, intikam peşinde koşanlar hiçbir zaman zafere ulaşamadılar." 

"Peki, babama ne oldu?" diye sordu VK ve kendi sorusuna kendisi cevap verdi "Dengeyi sağlamaya çalışırken, kendi de dahil kimseyi mutlu edemeden öldü." Elimi tutmakta olan Arya Destiny'nin elleri kasıldı ve cevap verdi "Maalesef, dünyanın en güçlü asasına sahip olsan bile herkesi mutlu edemezsin. Babam hatalar yapmış olabilir ama son nefesine kadar bize ve bizim çocuklarımıza daha iyi bir dünya bırakmak için çalıştı." 

"Black'in en büyük hatası, benimle ittifakını sürdürmemek oldu." diye başladı Cloe Hyena ve masanın etrafında dolandı "Ona sahip olmak, bir ejderhaya sahip olmak gibiydi. Saf güç ve kudret. Babanız bunun kıymetini hiçbir zaman bilemedi ve huzur içinde yatsın ama mütevazılığı onun ölümüne sebep oldu. Tabii ben de ejderhamı kaybettiğim için üzgünüm." ellerini VK'nin omzuna koydu "Belki de gerçek ejderha sensindir, ne dersin Valerie Katie?" VK acı acı güldü "Sırf ateşe hükmediyorum diye ejderha mı oldum şimdi de?"

"Yok canım!" dedi Hyena "Gözündeki intikam hırsını görüyorum sadece. Emma denen o terörist senden babanı aldı, eşinin babasını da aldı ve şimdi size kız kardeşinin kafasını gönderiyor." etkileyici olmak için hüzünlü bir tonlamayla devam etti "Zavallı Rosalind, hamileliğinin keyfini çıkarıp, bebeği için heyecanlanacağına şimdi gövdesinden ayrı bir şekilde masamızda duruyor. Yeğeninizin yaşamak için hiç fırsatı olmadı." 

"Zaten hiçbir canlı, senin gibilerin olduğu bir dünyada yaşamak istemez." diyerek atıldım "Lanet olsun, hayatımıza girdiğinden beri bela dışında bir şey getirmedin. Bizi yine savaşa sürüklüyorsun ve muhtemelen Regulus, şu an her neredeyse, iyi ki öldüm diye mutluluktan kendini sikiyordur." Regulus'un çocuklarına baktım "Babanız iyi bir savaşçıydı, elindeki Asa tarafından kullanılıyordu belki ama yine de iyi bir savaşçıydı... Savaşmaktan nefret eden bir savaşçı." 

"Teşekkürler, Rabastan!" dedi Hyena, imalı bir çıkışla "Black'in bir asker, bir başbuğ olduğunu biliyoruz. Ölüleri anma seansımız bittiyse, gündemimize dönmek isterim. Emma Namable'ın elinde bir liste var. Bu bir intikam listesi ve bayağı kabarık. Daha da üzücü olanı, birkaç çizik atmaya başladı bile. Listesindekileri acımadan öldürüyor ve bu yüzden de ona Azrail diyorlar. Tabii ben sersem bir kadını süslü takma adıyla anacak değilim. O bu toplumun bir düşmanı ve ortadan kaldırılması gerekiyor."