-13-

712 67 5
                                    

Aldığım kitabı okurken ortalıkta kimseler yoktu. Sanki huruza ermiş gibi mutlulukla kitabımı okuyordum. Karşımda ki koltuğa oturulduğun da yanında ki madam geri çekildi. Evet... Kim olduğu belli değil miydi?

"lisa"
"buyurun efendim"

Kitabımı kapatıp dizimin üzerine bıraktım.

"dün kötü bir başlangıç yapmış olduk. Bilirsin yanlış anlaşılmak istemem.."

Arkama yaslanmış onu dinlerken konuyu ablama getirdi.

"duyduğuma göre küçük bir veliaht yoldaymış"
"evet doğru duymuşsunuz"
"ahhh ne güzel... Hayallerimde hep kitty ve jungkooktan küçük bir çocuklarının olmasını düşünürdüm.."
"dediğiniz gibi efendim... Hayalleriniz de olan olaylar gerçeklerle kıyaslanamaz..."

Kitabımı alarak kapıya doğru yöneldim.

"bu arada... Kızınıza küçük bir borcum var.. Ödemeyi iple çekiyorum"

Oradan çıktığım jisoonun odasına doğru ilerledim. Bu kadar patavatsız davranışlar bu tür bir sultana nasıl yakışır dı? Ne demişler anasına bak kızını al.. Kitty ne ki annesi ne olsun.. Vücutlarında dolaşan damarda aynı kan akıyordu... Değişen bir şey de yoktu...

İçeri girdiğim de jisoo aynanın önünde kendine bakıyordu. Karnı hafiften büyümeye başlamıştı. Elbiseleri artık olmuyor,terzi her hafta yeni elbiseler dikiyordu.

"neye takıldı kafan jisoo"
"heyecanlıyım lisa... Hemde çok"
"annelik sana çok yakışacak"

Ona sarıldığım da beraber uzun süredir yapmadığımız şeyi yaptık. Saatlerce konuştuk. Sanki aylardır görüşmeyen kardeşler gibiydik.

Dinlenmesi için onu yalnız bıraktığım da jungkookun yanına gitmek için koridorun sonuna ilerliyordum. Yarım açık olan kapıdan konuşma sesleri duyduğum da yaklaşarak dinlemeye başladım.

"kraliçeliğini iyi yaşa.... Yakındır ki senin yerine ben geçeceğim."
"öyle birşey olmayacak muisa"
"elimde ki hançeri şuan saplamak isterdim ama elbet onun da zamanı gelecek değil mi?"

Ayak sesleri geldiğin de hızla oradan ayrıldım. Birşeyler dönüyordu ve bu hiç hoşuma gitmiyordu.

Saklandığım yerden çıkarken hızla jungkookun yanına ilerledim. Odaya girdiğim de ise hepsi farklı işlerle uğraşıyordu. Okunacak onlarca belge masanın üzerindeydi. Sessizce odadan çıkarak kapıyı kapattım. Belli ki bu olayı tek başıma halletmem gerekiyordu.

Mutfağa doğru ilerlediğim de gözlerim minnie ve yeriyi arıyordu. Bulur bulmaz jisoonun başına diktim onları. Ne isterse ne yaparsa onlar bakacaktı ona.. Yemeklerini sadece onlar yapacak onlar tadına bakacaktı ilk önce...

Yanlarından ayrılmayacaklarını söylediğim de hızla jisoonun yanına gittiler. Burada güvenebileceğim tek insanlar bu kadınlardı.

Odaya doğru ilerlerken kitty önüme çıktı. Üzerinde ince kumaştan yapılmış beyaz bir elbise vardı. Ve elinde ki bardağı sallayarak konuştu.

"bu gece çok eğleneceğiz lisa"

Ona aldırış etmeden odaya girdim. O kadar susamıştım ki masanın üzerin de duran şerbeti direk içmiştim. Yatağın üzerine oturduğum da ise birden başım dönmeye başladı. Gözlerim kararıken yatağın üzerine düşmüştüm. Bu sarayda neler dönüyordu böyle?..

Gözlerimi açtığım da hava iyice kararmıştı. İçtiğim şerbete baktığım da ise hızla odadan çıktım. Kitty in kapısına geldiğim de ise kapıyı açarak içeri girdim. Gördüklerim başımı döndürürken herşeyi çift çift görüyordum sanki...

Kendinden geçmiş jungkook ve üzerinde ki ceketi çıkarmaya çalışan kitty ile göz göze geldim.

Aslında ben niye karışıyordum bu işe? Öylesine evlendiği adam neden umrumdaydı... Bırakıp gitsem ya da gitmesem ne değişirdi...

Çok şey değişirdi Lisa çok şey..

Yanlarına geldiğim de kitty in suratına atabilidiğim en hızlı tokatı atmıştım. O yanağını tutarken elimi ona doğru sallayıp konuşmaya çalışıyordum.

"sakın kitty... Bir daha..."

İçimden geçen onca nefret cümlesini söylemek için kendim de o gücü bulamamıştım. İçe gömüp jungkookun kolunun altına girdim. Ceketini diğer elime aldığım da onu taşımaya çalışıyordum. Bizi gören jimin hızla yardıma geldiğin de odamıza kadar taşımama yardım etmişti.

Ona teşekkür ettiğim de jungkookun yanına uzandım.

"ya uyanmasaydım jungkook... Yanına gelmeseydim, Ne olacaktı...?"

Ellerimle saçlarını düzelttiğim de mırıldanmaya başladı.

"uyanıktım lisa"

Dediği şey ile elimi saçlarından çektim. gözlerini açarak bana bakmaya başladı.

"sen gelmeseydin, birkaç dakika içinde ağalardan birisi gelecekti ve kitty suç üstünde yakalanacaktı."

Ne yapacağımı bile bilmiyorken yataktan destek alarak üzerime eğildi. Gözlerim suratında volta atarken öylece dinliyordum.

"odaya girdiğin de garip davranıyordu. Bir şeyler olduğunu anladığım da böyle bir plan düşündüm"

Bi an sırıttığın da biraz daha yaklaşıp gözlerimin içine doğru bakmaya başladı.

"attığın tokatın sesi benim bile canımı acıttı."

Dediği şeye gülümserken gözleri dudaklarıma kaydı. Gözlerimi kırpmadan onu izliyordum ve dudaklarımı yavaşça öptüğün de tekrar gözlerimiz buluştu. Elimle yakalarından tutup kendime doğru çektim.

Hoşuna gitmiş olacak ki belimden kavrayarak yaptığım şeye karşılık verdi. Yaptığım şeyden pişman bile değilken hoşuma gitmişti. Eliyle gömleğinin düğmesini açtığın da o gece gökyüzü yıldızlarla örtülüydü.

Belkide bizim gecemiz olmuştu... Kim bilebilir?

☯Princess Lisa☯ - Liskook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin