"Hazır mı benim yakışıklı bebeğim"
"Ben senden büyüğüm bebeğim"
"Dün öyle demiyordun ama"
"O sadece düne özel birşey değildi ama neyse hem ben uykuluydum o sırada"
"Aşığım sana"
"Biliyorum, duygularımız karşılıklı"
"Hazır mısın"
"Evet sen"
"Bende hazırım şimdi çıkarım evden buluşurmuyuz yoksa seni almaya gelmemi istermisin"
"Bilmem ne yapmak istersen"
"O zaman buluşalım hem seni beklerken yapmam gereken işlerimi hallederim"
"Soobin sana birşey sorabilirmiyim"
"Tabiki sorabilirsin"
"Eğer bana birşey olursa"
"Saçmalama yeonjun sana birşey olmayacak"
"O zaman ne yaparsın soobin sadece sorumu cevapla bunu birşey olacağı için değil olabileceği için soruyorum"
"O zaman senin yanına gelene kadar ben de beklerim yeonjun hiçbirşey yapmam"
"Seni çok seviyorum"
"Bende seni o zaman nerede buluşuyoruz"
"Hm kütüphanenin önünde olurmu hem durağa da yakın"
"Tamam görüşürüz bebeğim"
Soobin telefonu kapattı ve hızla yürümeye devam etti Beomgyu ve taehyun onu bir kafeye çağırmış ve önemli birşey olduğunu söylemişlerdi soobin hızla oraya gidiyordu çünkü bu şey yeonjunla ilgiliydi
Kafeye girdiğinde direk gözüne çarpan arkadaşlarının yanına oturdu ve onları dinlemeye başladı
"Hyung direk konuya girelim zaten yeonjunla buluşacakmışsın uzatmanın anlamı yok"
"Evet öyle daha iyi olur çocuklar bana anlayış gösterdiğiniz için çok teşekkür ederim"
"Hayır önemli değil, başlıyorum ; biz birkaç gün önce yeonjun hyugun günlüğünü aldık daha doğrusu ben aldım ve okuyacaktım ama tek başıma yapamadım bende taehyun çağırdım ve okuduk şey yeonjun hyung bir keresinde bileklerini kesmiş ve"
"Biliyorum Beomgyu söyledi bana"
"Birşey daha var hyung"
"Günlüğü çocukken de tuttuğu günlük uzun süre yazmamış ve sornadan yazmaya devam etmiş yaklaşık 1 yıl ara vermiş yazmaya ve biz günlükte birşey gördük ama yeonjun hyungun bunu görmediğini düşünüyoruz yoksa"
"Yoksa ne taehyun"
"Oraya gitmek istemezdi. Bak" taehyun yanından bir defter çıkarıp en arka sayfasını açmış ve soobine uzatmıştı soobin satırları okumaya başladı her kelime onun daha fazla şok olmasına sebep oluyordu
'Yeonjun canım oğlum, senden çok özür dilerim. Bunu belki görürsün diye yazıyorum ama sen defterlerin sonuna bakmayı sevmesin. Eğer bunu görüyorsan ilk olarak seni ne kadar sevdiğimi bilmeni istiyorum. Her ne kadar suçlu hissetsem bile böyle olması gerekti yeonjun. Sen beni ölü olarak bileceksin ama ben ölmedim oğlum. Bir gün beni bulacaksın ve o gün sana herşeyi anlatacağım anneciğim. Çok özür dilerim son olarak seni sevdiğimi de unutmanı istemiyorum.'
Soobin okuduğu satırlarda sorna sakin olamıyordu gözlerini kapattı ve derin nefesler aldı
"Yeonjun hyung bunu görmüşmüdür"
"Görseydi bu durumda olmazdı eminim ki"
"Ona söyleyecekmisin"
"Bugün gittikten sorna söylerim zaten bu aralar üzerindeki yük çok ağır birde bunu söylersek çöker"
"Haklısın sen git şimdi hyung geç kalma"
"Görüşürüz çocuklar teşekkür ederim bana söylediğiniz için"
"Hayır hyung bilmen gerekti zaten bunu onunda bilmesi gerek"
"Haklısın bunu sorna konuşuruz şimdi gitmeliyim sorna görüşürüz"
"Görüşürüz" soobin kafeden çıktı ve yeonjunla buluşacakşarı yere doğru koşmaya başladı
Koşarken bir yandan da yeonjunun annesinin gidecekleri yerde olmaması için dua ediyordu
.................
Ueueueu kaos
Yeni kitap attım marry me diye onada bir göz atın aşkolar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REALLY, Yeonbin
FanfictionSoobin Yeonjun'la olan arkadaşlığının bitmesine katlanamıyordu.