Kehribar Çocuk

4- Seni kaybederim

Ölmemi istemiyordu, neden istemiyordu?

Beni nefes alırken mı öldürecekti?

Gözümün önünde tüm sevdiklerimi katlederek mi?

Yoksa bana insan ölümlerini mi izletecekti?

Ya da bu odada aç susuz bırakıp acı çekerek mi ölecektim?

Bir ihtimal bana işkence mi yapacaktı?

İçeriye giren bedenle düşüncelerim bir an sustu,
"İnanmıyorum Kyungsoo, hayattasın! Söylemedin mi?"

Oturduğum yerde kıpırdamadım, evet hayattaydım.

"Söyledim." Diye fısıldadım dişlerimin arasından.

Karşıma oturup yüzüme baktı,
"Ne dedi?"

Ellerimi saçlarımdan çektim,
"Baekhyun.. biliyorum, dedi."

Baekhyun'un gözleri büyüdü, korkusu yüzünden okuyordu.

"Seni de biliyor, arkadaşlarımızı da biliyor. Kuzenini öldüren bombayı benim yaptığımı da benim attığımı da biliyor."

Öyle şaşkındım ki ne söylediğimi, ne anlattığımı bile kestiremiyordum; olanlar gerçek miydi, şu an gerçekten Baekhyun'la mı konuşuyordum yoksa kafamda mı kuruyordum ondan bile emin değildim.

"Nasıl hayattasın o zaman?" Dedi dehşetle suratıma bakarken.

Dudağımı ısırdım,
"Sen katil değilsin, dedi Baek. Suratıma baktı ve sen katil değilsin dedi."

Her kelimenin üstüne basıyordum, inanamıyordum ki.

"Ne diyorsun sen Soo?"

"Bilmiyorum Baek lanet olsun! Neden beni öldürmüyor bilmiyorum, işkence mi edecek sevdiklerimi mi öldürecek hiçbir şey bilmiyorum."

Eliyle omzuma dokundu,
"Kyungsoo bunları yapacak olsa inan bana beklemezdi."

Ellerimi açtım ve ona baktım,
"O zaman neyi bekliyor bu herif? Ne istiyor aklım almıyor ki."

"Kyungsoo... bir ihtimal sana ilgisi olabilir mi?" Dedi kuşkuyla yüzüme bakarken.

"Baek saçmalama istersen, ondan nefret eden bir insana -bak bu kısım önemli insana- ilgi duyacak kadar aptal mı sence? Ayrıca herif gay mi onu bile bilmiyoruz."

"Ne bileyim oğlum, başka bir açıklaması yok ki."

Haklıydı, başka bir açıklaması yoktu ama bana ilgi duyacak kadar aptal biri değildi o.

"Tamam ondan nefret ediyorum ama gerçekten zeki biri Baek, bir insana ilgi duyacak kadar aptal değil."

Kafasını eğip düşünmeye başladı, başka hiçbir şey gelmiyordu ki aklımıza.

"Soo."

"Hımm?"

"Her şeyi baştan al: sen onun gözlerinin içine baktın, kocaman bir nefretle dik dik ona baktın. Seni orda öldürme hakkı vardı, bu en katı kuraldı ama seni öldürmedi."

Kaşlarımı çattım, doğru söylüyordu.

"Sen intihar ettin, seni sırf güvenliğin için bu odaya aldırdı. Sen ona kuzeninin katili olduğunu söyledin, kılına zarar vermedi. Başka bir açıklaması yok."

Yüzüne baktım, son söyledi cümleler...

"Baekhyun.."

Doğrulup ona baktım,
"Ölmeni istemiyorum, dedi bana."