Passion // Marvel Imagine

Loki Odinson'un bir soyluyla nasıl kur yapabildiği rehberi -2

Seri adı: Loki Odinson'un bir soyluyla nasıl kur yapabildiği rehberi
Bölüm 2 - Dostluk Duygusu
Çeviri
Olay: Şimdi Loki iyi bir ilk izlenim bıraktığına göre, hızlı arkadaş oldun. Saraydan bir gün çıkmaya karar verdikten sonra, Loki ile biraz eğlenmek için yakındaki köye gizlice girersiniz.
Uyarı: FLUF FLUF VE FLUF
kelime sayısı: 2500

O geceden yaklaşık bir ay sonra bahçede, Loki bir kez daha kendini bir ağaçta düşünürken buldu. Ancak bu sefer seninle hiçbir ilgisi yoktu. Odin o sabah erkenden Alfheim'a diplomatik bir görev için ayrılmıştı ve yanına oğullarından sadece birini almıştı. Söylemeye gerek yok, Loki değildi. Genç tanrı, kardeşi bu kadar pervasız ve gaddarken babasının Thor'u getirme kararını anlayamıyordu. Loki derinlerde bunun Allfather'ın tahta geçmek için en büyüğünü tımar etmesi olduğunu biliyordu ama bu adil değildi. Loki hâlâ kral olma yarışındaydı ama o ahmakla aynı fırsatlar ona verilmezse asla kazanamazdı.

Loki iç çekti. Geride bırakılmasının Thor'un suçu olmadığının farkındaydı ama yine de kardeşine kızgın hissediyordu. Ne de olsa Loki adına konuştuğu şüpheliydi. Loki yapacak başka hiçbir şeyi kalmadan annesinin ona öğrettiği son büyüyü uygulamaya başladı. Havadaki enerjiye odaklanarak ne olmasını istediğini hayal etti. Derin bir nefes aldıktan sonra, elinde bir ışık topunu başarılı bir şekilde üretti, bir daha ki sefere hizmetçi geçitlerinde gizlice dolaşırken işe yarayacak bir numara. Daha fazla kontrol gerektirdiği için bir sonraki bölümü başarmak çok daha zordu ama Loki bir şeyde iyi olduğunu hissetmeye kararlıydı. Yavaş yavaş istediği etkiyi yarattı ve elindeki ışık titreşmeye başladı.

"Hey, Loki! Buraya gel" Onu büyüsündeki saplantısından çekerek ve ışığın kaybolmasına neden oldun.

"Merhaba." Diye cevapladı, etkileyici bir çeviklikle oturduğu dalı sallayarak. "Beni nerede bulacağını nasıl bildin?"

"Basit. Sadece titreşen ışık topunu takip ettim. Ağaçlarda oturmak için bir şeyin olduğunu söylememe gerek yok. "

İkiniz de buna güldünüz ve yanaklarında hafif bir kızarıklık hissetti. Yıldız gözleminden sonra Loki, sarayın koridorlarında birbirinizin yanından geçtiğinizde ona dostça davranacağını varsaydı, ama bunun ötesine geçince hoş bir sürpriz oldu. Onu aktif bir şekilde aramaya başlamıştın ve elbette onu birkaç kez bir ağaçta bulmuştun. Bu alışkanlığın ne zaman başladığından tam olarak emin değildi. İnsanlardan kaçınmak için en iyi yerlerden biri olduğunu biliyordu. Şans eseri, sık sık yukarı baktın. Ya da belki de onu bükülmüş dallar arasında arıyordun. Her iki durumda da, konuşmaları başlatmış olman, Loki'ye aynısını yapması için güven verdi. Yakında bahçede yürüyüşler haftalık bir olay haline geldi. Henüz kimsenin bilmediğinden emindi, çünkü bilselerdi, kesinlikle birçok dedikodunun konusu olurdu. Aslında birbirinizle kur yaptığınızı söylemezdi. Bu sadece arkadaşlıktı.

"Yeterince adil, sanırım. Nereye gidiyorsun?" Diye sordu, şüpheli bir şekilde gündelik giysilerin üzerine giydiğin pelerinini fark etti.

"Bence daha iyi soru nereye gidiyoruz?"

"Tamam iyi. Yine de soruyu yanıtlamadın." Diye ısrar etti siz yola çıkarken.

"Belli ki kasabaya. Aklıma gelmişken buna ihtiyacın olacak."

Kendi akan kaşmir kumaşının gizlediği bir çantadan başka bir pelerin çıkardın. Loki'yi ona uzattığında tereddütlü bir bakışla karşılandın.

"Bundan emin misin? Refakatsiz dışarı çıkmamız pek tavsiye edilmiyor. Ayrıca, bu benim kıyafetimle çakışabilir." Diye düşündü pelerini incelerken.