25

330 17 10
                                    

Saat akşam sekiz buçuktu. Ben düşünmekten kafayı yiyecektim. Ne yapmam gerekiyordu? Gerçekten ne yapacaktım? Burak'ın beni öpmesi gerçekten beklemdiğim birşeydi. Gerçi beni sevdiğini dile getirmesini de beklemiyordum. Derin bir of çektim ve telefonumu elime aldım. Sms'e girdim ve bilinmeyen olarak yazdım.

Melek: Burak

Melek: Sana söylemem gereken şeyler var

Burak: Dinliyorum

Melek: Söyleyeceğim şeyleri burdan söyleyemem

Burak: Engeli mi kaldırayım?

Melek: Mal mısın acaba?

Melek: Görüşmemiz gerek diyorum

Melek: Yüz yüze

Burak: Nw dwmek yux yuze,?

Melek: Burak

Melek: Evet yüz yüze

Melek: Söylemem gereken şeyler var

Burak: Ben çok şaşırdım yani

Burak: Neden şimdi?

Melek: Bir takım şeyler öğrendim diyelim

Melek: Ama korkmana gerek kötü birşey demeyeceğim

Melek: Yani ben en azından öyle düşünüyorum

Burak: Tamam ne zaman?

Melek: Şimdi

Burak: Şimdi mi??

Melek: Evet

Melek: Kordon köprünün oraya gel

Melek: Bekliyorum

nceki gün Burak'tan Flashback'

Attığım basketbol topu potadan geçince seri adımlarla ilerledim ve topu yakaladım. Kaptan olduğumdan dolayı takım arkadaşlarımdan daha fazla çalışmam gerekiyordu ki onlara örnek olabileyim. Topu tekrar potaya atacağım sırada açılan kapı sesi ile bakışlarımı kapıya çevirdim. Ozan elinde su şişesi yüzü düşük bir şekilde geliyordu. Bana yaklaşırken su şişesini fırlattı. Yakalarken yere oturdum. Karşıma oturdu ve bağdaş kurdu. Belli ki bir sıkıntısı vardı.

"Hayırdır Ozan?"

Sorumu sorduğum gibi su şişesinin ağzını açtım dikledim.

"Hira'nın eski sevgilisi geldi, konuşuyorlardı ve barışacaklar sanırım. "

İçtiğim su boğazıma kaçarken sertçe öksürmeye başladım. Ne demek eski sevgilisi ile barışacaktı?!

"Ne diyorsun lan?!"

Ozan bu sinirle sesime tepki göstermedi ve dudaklarını büzdü.

"Ya Hira o çocukla barışırsa kaybederim onu. O pislik uzaklaştırır onu benden."

Sinirle ellerimi saçlarımın arasından geçirdim. Nedenini bilmediğim bir sinir kendini belli etmişti. Şuan o piçin ağzını yüzünü kırmak istiyordum.

"Hiç bir sik yapamaz. Uzaklaştıramaz!"

Ozan elini alnına yasladı ve ovdu. İş ciddiydi demek ki. Hira eski sevgilisine yüz vermezdi ki. Umarım vermezdi. Neden böyle davranıyordum ki!? Tamam Hira'dan etkileniyordum ama bu hissettiklerim etkilenmek değildi. Sikeyim böyle olmamalıydı!

"Onu daha kazanamadım! Kaybedemem!"

Sinirle basketbol topunu fırlattım ve yere çöktüm. Hira'yı kıskanıyordum. Nasıl böyle olmuştu Allah aşkına?

"Burak ne diyorsun lan?"

Sinirle ellerimi yere vurdum ve gözlerimi başımda dikilen Ozan'a çevirdim.

"Hira o piç ile barışmayacak anladın mı?! İzin vermiyorum buna!"

"Ya amına koyayım sen niye karışıyorsun?! Hadi ben en yakın arkadaşımı kaybetmek istemiyorum! Sen?!"

"Seviyorum lan Hira'yı! Bırakmayacağım o piçe onu! Hira sadece bana laf sokabilir!"

Sinirle ayaklandığımda çıkışa doğru ilerledim. Sikecektim o çocuğu da cibiliyetini de o konuşan ağzının rayını da sikecektim. Arkamdan Ozan'ın kahkahasını duyduğumda arkama baktım. Ozan yere yatmış elini yere vurarak anırıyordu. Sertçe yanına gittim ve yakasından kaldırarak yüzüme bakmasını sağladım.

"Ne oluyor amına koyim?!"

Ozan sakinleştiğinde derin bir nefes verdi ve yakalarını ellerimden kurtardı. Gözlerime bakarken piç gibi sırıtmaya başladı.

"Sonunda kabul ettin Hira'yı sevdiğini. Biraz daha inkar etseydin kıymetli popomla yüzüne oturacaktım Burak!"

Taşlar kafamda yerine oturunca sinirle gözlerimi kapattım. Ozan'ın oyununa gelmiştim. Hay ben Ozan'a inanan aklıma sokayım. Gözlerimi açtığımda Ozan hala bana bakıyordu gülerek.

"Hira'nin eski sevgilisi felan gelmedi yani?"

"Kaşlarını yukarı kaldırdı ve 'cık'ladı. Rahat bir nefes verirken kendime şaşırdım. Ben Hira'yı seviyordum lan! Kendime bile itiraf edemediğim şeyi Ozan sayesinde farketmiştim.

"Ozan senin şarap çanağını sikeyim! O nasıl yalan yolunu yordamını siktiğim!?"

"Abicim sen bana küfür edeceğine ne bok yiyeceğini düşün. Hira'nın talipleri çok... Elini çabuk tut derim."

Göz kırptıktan sonra spor salonundan çıktı ve beni tek başıma bıraktı. Hira'yı seviyordum. Bunu anlamıştım. Peki ya Melek ne olacaktı? Hira'yı severken Melek ile konuşmam doğru olmazdı. Ona bu haksızlığı yapamazdım. Ama Melek'in arkadaşına aşıkta olamazdım! Kalbimi sikeyim! Bu işi bir an önce halletmem gerekiyordu!

MELEK |TEXTİNG| *tamamlandı*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin