Bölüm 10

10 0 1
                                    

İtfaiye sirenleri, patlamadan hemen sonra duyulmuş; Ebru'nun yüreğine biraz da olsa su serpilmişti. Yangın evin sadece küçük bir kısmına yayıldığı için şanslıydı. Dakikalar sonra İtfaiye erlerinin bir kısmı giriş kapısını yumruklamaya başladı. Eğer ses duymazlarsa, kapıyı kırmak zorunda kalacaklardı. Diğerleri ise pencerelere çoktan, merdivenleri dayamıştı bile. Ebru hemen gidip kapıyı açtı. Tüm vücudunu boydan boya is içindeydi. Kendini dışarı atıp, binanın çıkışına doğru yola koyuldu. Temiz havayı ciğerlerine çekerken, onu ablukaya alan meraklı komşuları pek sallamıyordu.

"Bir an gebereceğim sandım." diye geçirdi aklından, ona bir bardak su vermeye çalışan komşunun suratına bakarken.

Yangın 1 saat içinde söndürülmüştü. Mutfak kullanılmaz haldeydi. Ama evin diğer kısımlarında bir sıkıntı yoktu. İşlem tamamlanmış, gerekli sorgular alındıktan sonra, itfaiye erlerinden biri Ebru'ya doğru yaklaşarak elinde tuttuğu şeyi ona doğru uzatmıştı.

"Abla, bu sizin galiba?"

İtfaiyecinin elinde tuttuğu şey, o iğrenç antika mumdu. Sinirlerine hakim olmaya çalıştı.

"Y – yo. Benim ama ... Önemli değil. Merkeze dönerken benim için çöpe atabilirsin."

İtfaiyeci, başı ile onay verdikten sonra aracına binerek; o antika mum ile birlikte gözden kayboldu.

- SON -

İsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin